Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Haciz ihbarnamesine itiraz edilmemesi üzerine yine davacı vekilinin UETS adresine 3.haciz ihbarnamesi tebliği istenildiğini ancak İcra müdürlüğünce sehven 3.şahsın kendi UETS adresine 3. haciz ihbarnamesi gönderildiğini, şifahi olarak icra müdürlüğünün uyarılması üzerine 2. kez yine davacı vekilinin UETS adresine 3. haciz ihbarnamesi gönderildiğini,vekille takip edilen işlerde asile çıkarılan tebligatın hükümsüz olduğunu;bu aşamada davacı vekili tarafından 3. haciz ihbarnamesi tebliği üzerine İİK gereğince herhangi bir menfi tespit davası açılmadığını, 11/11/2022 tarihli dilekçe ile 3. haciz ihbarnamesine itiraz edilmiş ise de İİK m.89 gereğince icra dairesine itiraz edilemeyeceğinden talebin reddedildiğini, haciz ihbarnameleri kesinleştiğinden bahisle 3. kişi hakkında haciz işlemi başlatıldığını, davacı vekili, istihkak iddiasını vekaleten sunarken vekil olduğunu kabul ederken haciz ihbarnamesine itiraz edileceği esnasında vekil olduğunu kabul etmeyişi bu davanın açıkça kötüniyetli olduğunu...

Şahıs müvekkiline gönderilen İİK 89/1, İİK89/2 ve İİK 89/3 (Birinci, İkinci ve Üçüncü) Haciz İhbarnamelerinin Usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek, tebliğ tarihinin düzeltilmesini ve 18/11/2021 olan öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesini, haciz ihbarnamesine itirazlarının kabulünü ve diğer haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından ".. İstanbul 1. İcra Müdürlüğü'nün 2016/36228 esas sayılı dosyasından davalı alacaklı tarafından borçlu Metin Çiftçi aleyhine başlatılan takipte, düzenlenen 89/1., 89/2. Ve 89/3. Haciz ihbarnamelerinin davacı 3. Kişi T1'a usulüne uygun tebliğ edilmediği iddia edilmektedir. Şikayetçinin mernis adresi olan "Yenidoğan Mah. Karadeniz Sk....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının murisi T5 İİK 89. maddesi gereğince tebliğe çıkartılan 1., 2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun olarak tebliğ olunduğunu, TK 32. maddesi gereğince, 1, 2 ve 3. haciz ihbarnamelerinin usulsüz olduğu varsayılsa dahi muris borçlu T5 kıymet takdiri raporunun 16/06/2021 tarihinde TK 21/2 maddesine göre usulüne uygun olarak tebliğ olunduğunu, borçlunun en geç kıymet takdirinin tebliği ile tebliğ işlemlerinden haberdar olduğundan İİK 16/1 maddesi uyarınca şikayetin süresinde olmadığından bahisle davanın reddine, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....

O halde mahkemece, İİK 'nun 89/2. ve 89/3. maddelerine göre düzenlenen haciz ihbarnamelerinin tebliğ edildiği tarih itibariyle, şikayetçi şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi araştırılarak, ticaret siciline kayıtlı adresi olması halinde haciz ihbarnamelerine ilişkin tebligatlar usulüne uygun olacağından şikayetin reddine, tebligat yapılan adreslerin ticaret sicilinde kayıtlı adres olmaması halinde ise; şikayetin kabulü ile İİK 'nun 89/2. maddesine göre düzenlenen haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin düzeltilmesine, usulüne uygun olarak ikinci haciz ihbarnamesi çıkarılmadan, üçüncü haciz ihbarnamesi çıkarılamayacağından veya çıkarılmış olsa bile hükümsüz sayılacağından İİK 'nun 89/3. maddesine göre düzenlenen haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm tesisi isabetsizdir....

    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davacı gerçek kişilerin ve müdahil davacıların davalarının reddine, Hazinenin davasının kabulüne ve dava konusu Yazıntı Köyü 886, 887, 888, 889, 890, 891, 892, 893, 894, 895, 896, 897, 898, 899, 900, 904, 906, 907 ve 909, 901, 902, 903 ve 905 nolu parseller hakkındaki kadastro komisyon kararının iptali ile tesbit gibi davalı Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacılar Abdulgani Babacan ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 26/05/2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

      Davacıya gönderilen haciz ihbarnamesinin borçlunun eşine tebliğ edilmiş olması nedeni ile 89/1 haciz ihbarnamesi tebliği usulsüz olduğundan 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 04.11.2021 olarak düzeltilmesine, öğrenme tarihine göre süresi içerisinde birinci haciz ihbarnamesine itiraz edilmiş olmakla ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin gönderilmesi yerinde olmadığından ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmesi gerektiğinden davalının istinaf talebinin kısmen kabulüne, haciz ihbarnamesinin tebliğine yönelik şikayetin kabulü halinde tazminat İİK da düzenlenmemiş olduğundan davacının istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      Davacı adına çıkarılan İİK 89/1 1.Haciz ihbarnamesi usulüne uygun tebliğ edilmediğinden İİK 89/2 ve İİK 89/3 haciz ihbarnamelerinin geçersiz olduğu belirlendiğinden iptaline karar verilmiş yine davacı adına usulüne uygun olarak İİK 89/1- 2- 3 maddesi uyarınca haciz ihbarnameleri tebliğ edilip itiraz hakkı tanınmadığından borçlu olarak takip dosyasına kaydının usul ve yasaya aykırı olduğu belirlendiğinden borçlu olarak takip dosyasına kaydına ilişkin işlemin iptaline karar verilerek karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Davanın kabulüne, İstanbul 14.İcra Müdürlüğünün 2019/385 esas sayılı dosyasında davacı 3.kişiye çıkarılan birinci ihbarnamesinin (89/1) ıttıla tarihinin 31/05/2019 olarak düzeltilmesine, Davacı 3.kişiye çıkarılan İİK 89/2 ve İİK 89/3 maddesi uyarınca haciz ihbarnamelerinin iptaline ve davacı 3. kişinin borçlu olarak takip dosyasına kaydına ilişkin işlemin iptaline karar verilmiştir....

      yapan ------------- karar sayılı ilamı ile mahkemenin kararını kaldırarak yeniden hüküm kurduğu, İİK'nın 89/1.maddesine göre yapılan birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 23/02/2022 olarak düzeltilmesine, 2. ve 3.haciz ihbarnamelerinin iptaline kesin olarak karar verdiği anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının, ------------ icra dosyasında kendisine gönderilen 1., 2. ve 3.haciz ihbarnamelerine dair tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek bu işlemlerin iptalini istediği, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilerek, davacıya İİK 89/2.maddesine göre gönderilen haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olan 23/02/2022 olarak düzeltilmesine, 1.haciz ihbarnamesine yönelik talebin reddine karar verdiği; kararın istinaf edildiği, istinaf incelemesini yapan ----------- sayılı ilamı ile mahkemenin kararını kaldırarak yeniden hüküm kurduğu, İİK'nın 89/1.maddesine göre yapılan...

        Sayılı dosyadan yürütülen cebri icra işlemlerinin durdurulmasını, Zile İcra Müdürlüğünün usulsüz kararlarının iptalini, dava dilekçe ekindeki evrak örnekleri referans alınarak kep evrakı süreci ile ilgili gerekli araştırmanın yapılmasını ve 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerine süresinde cevap verildiğinin tespitini belirterek, bu nedenle de İcra Müdürlüğünün İİK'nın 89/2 ve İİK-89/3 md. gereği düzenlediği usulsüz haciz ihbarnamelerinin iptalini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Eldeki davada; davanın ikame edildiği tarihte 89/3 haciz ihbarnamesinin iptali için icra hukuk mahkemesi nezdinde yargılamanın devam ettiğinin (derdest) sabit olduğu, velev ki icra hukuk mahkemesi tarafından verilen kararların maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediği, İİK m.89/1'e yönelik yasal sürede davacı tarafından beyanlar sunulduğu halde 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin tebliğ edildiği, davanın ikamesinde davacının hukuki yararının bulunduğu, HMK m.331 gereği ilk derece Mahkemesi tarafından hükmedilen vekalet ücret ve yargılama giderinin hukuka uygun olduğu, davanın açılmasına sebebiyet verenin davalı olduğu sabit görülmekle ilk mahkemesi kararı isabetli bulunmuştur....

        UYAP Entegrasyonu