ihbarnamelerinin iptali için şikayette bulunduğu görülmüş olup , 3.kişiye İİK 89/2.madde kapsamında haciz ihbarnamesi düzenlenip gönderilmeden doğrudan 89/3 haciz ihbarnamesi gönderilmesi yasaya aykırı olup bu konudak şikayet süreye tabi olmadığından, ilk derece mahkemesinin süre aşımı nedeniyle vermiş olduğu red kararı yasaya uygun olmamakla davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetçi 3.kişi aleyhine 2.haciz ihbaramesi düzenlenerek tebliğ edilmeden doğrudan çıkartılan İİK 89/3 haciz ihbarnamesinin iptaline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
ihbarnamelerinin 1.haciz ihbarnamesi ile çelişkili olduğu, 2.haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmesi gerektiği, 2.haciz ihbarnamesinin iptali ile 3.haciz ihbarnamesi de mesnetsiz kaldığından sonuç doğurmayacağı gerekçesi ile şikayetin kabulüne, İİK.89/2, İİK.89/3 haciz ihbarnamelerinin iptaline, karar kesinleştiğinde davacı adına konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı -takip alacaklısı vekilinin talebi üzerine davacı -3.kişi şirkete İİK 89/1,2 ve 3.haciz ihbarnameleri gönderildiği, davacı-3.kişinin 19/01/2021 tarihinde gönderilen haciz ihbarnamelerine itiraz ettiği, 89/1 haciz ihbarnamesinin 19/11/2020 , 89/2 haciz ihbarnamesinin 11/12/2020 ve 3.haciz ihbarnamesinin de 15/01/2021 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, gönderilen haciz ihbarnamelerinin tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğunu iddia eden 3.kişinin en geç itiraz tarihi olan 19/01/2021 tarihinde haciz ihbarnamelerinden haberdar olduğunun kabulü gerektiği, İİK 89/1 ve 2. haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiğini iddia eden 3.kişinin icra dosyasına yaptığı itirazla birlikte öğrenme tarihinden itibaren yasal 7 günlük süre içerisinde icra hukuk mahkemesine usulsüz tebligata yönelik şikayette bulunması gerektiği, şikayetin ise 15/06/2021 tarihinde ileri sürüldüğü, haciz ihbarnamelerinin...
Yönetimi, 28.04.2008 tarihli dava dilekçesi ile ... köyünde 01.11.20007 tarihinde ilan edilen orman kadastro çalışma çalışma sonuçlarına göre orman sayılmayan P.65 iç numarası verilen yerde 893 ile 894 - 895 - 886 nolu OS noktasına buradan OS 890-891-892-893 ve 890 noktaları arasında bulunan kısma yönelik çalışmaların iptali ile Hazine adına Devlet ormanı vasfıyla tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece açılan davaların kısmen kabul kısmen reddi ile 317 ada 1 nolu parselin davaya konu edilen ve 26.10.2010 havale tarihli fen bilirkişi ek raporuna ekli krokide (1A) ve (1E) olarak gösterilen kısımların tespitinin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına (1D) harfi ile gösterilen kısma yönelik davanın reddi ile davalı ... adına tespit ve tesciline, 317 ada 2 nolu parselin orman vasfıyla Hazine adına tespit ve tesciline, 317 ada 3 ve 4 nolu parsellere ait tutanakların işlemlerinin devamı için Alaşehir Kadastro Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ......
Köyü çalışma alanında bulunan 880, 881, 882, 883, 890, 891, 892, 893, 894, 895, 896, 897, 898, 899, 915 ve 916 parsel sayılı muhtelif yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydı, miras yoluyla gelen hak, harici pay satışı ve zilyetlik nedeniyle müştereken pay satın aldığı belirtilen İzzet Berent ve pay satışı yapmayan tapu maliki mirasçıları adına tespit edilmiştir. ...'ın itirazı Kadastro Komisyonunca kabul edilerek, iştirak halinde mülkiyette pay satışının mümkün olmadığı gerekçesiyle İzzet Berent'in payı iptal edilerek payları oranında tapu maliklerinin mirasçıları adına tespitine karar verilmiştir. Davacı ... ve ..., dava konusu taşınmazlara uygulanan tapu kaydı malikleri ... ve ...'ın 1/2 hisse ile müşterek malik olup aralarında iştirak halinde mülkiyet bulunmadığını, tespite sadece ...'...
Hukuk Mahkemesi'nin .... esas sayılı dosyasında İİK 89 1,2 ve 3 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasıyla açılan davada mahkemece davacıya çıkarılan haciz ihbarnamelerinin şirket temsilcisi bulunmayan adreste doğrudan farklı daimi işçi imzalarına tebliğ edilmesinin usulsüz olduğu davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile öğrenme tarihinin 12/02/2018 olarak tespitine karar verilmiş, karar istinaf incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Mahkememizce yapılan değerlendirmede; ....İcra Hukuk Mahkemesi kararı ile İİK 89/89. maddesi kapsamında gönderilen haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun tebliğ edilmemesi nedeniyle davacının öğrenme tarihine göre süresinde haciz ihbarnamelerine itiraz etmiş olması nedeniyle kesinleşmeyen borç yönünden dava açmasında hukuki yarar bulunmadığı anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, davalının dava açılmasına neden olmaması dikkate alınarak yargılama gideri davacı üzerinde bırakılmıştır....
Davacı/borçlu dava dilekçesinde; kendisine tebliğ edilen haciz ihbarnameleri bakamından cevap için masraf eklenmediği, haciz ihbarnamelerinin KEP sistemi yerine UETS üzerinden tebliğ edilmesinin usulüz olduğunu, UETS üzerinden kendisine bildirim gelmediğini, UETS adresinin aktif edilmesi hususunda bilgisi bulunmadığını, bu nedenlerle tebliğ işleminin usulsüz ve haciz ihbarnamelerinin iptali gerektiğini ve ayrıca haciz ihbarnamelerindeki borç miktarlarının da farklılık göstermesi nedeniyle iptali gerektiğini belirterek şikayet yoluna başvurmuş, Mahkemece davacı/3.kişiye gönderilen haciz ihbarnamesine cevap masrafı eklenmediği gerekçesi ile haciz ihbarnamelerinin iptaline karar vermiştir....
Sayılı kararları da göz önüne alındığında; Her ne kadar davacı tarafça maaş haczi için verilen karardan sonra İİK 89.maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceği belirtilerek iptali talep edilmiş ise de icra müdürlüğünce İİK 355- 356. maddeleri gereğince maaş haczi için davacıya gönderildiği ayrıca maaş dışındaki alacaklar içinde İİK 89. maddesi gereğince haciz ihbarnamesi borçluya gönderilebileceği davacıya gönderilen İİK 89/1 haciz ihbarnamesi incelendiğinde maaş için olmadığı, maaş dışındaki alacaklar için bu ihbarnamenin yazıldığı İİK 89.maddesi gereğince yapılan işlemin usul ve kanuna uygun olduğu ve davacıya yapılan tebligatlarında usulüne uygun olduğu anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kullanım kadastrosu sırasında Darısekizi Köyü çalışma alanında bulunan 891, 892, 894 parsel sayılı 8406.42, 2285.25, 699.85 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, beyanlar hanesinde “6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi verilerek Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ... 891 sayı parsele, davacı ... 891, 892 ve 894 sayılı parsellere fiilen zilyet bulundukları iddiası ile ayrı ayrı dava açmışlardır. Yargılama sırasında davacı ... murisi ... mirasçılarını davaya dahil etmiştir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık genel haciz yolu ile yapılan ilamsız takiplerde, takip dışı 3.kişi iken icra dosyasına borçlu olarak eklenen davacı şirkete yapılan haciz ihbarnamesine ilişkin tebligatların usulüne uygun olup olmadığı, haciz ihbarnamelerinin iptali gerekip gerekmediği ve bunun sonucuna göre icra müdürlüğünün 08/05/2019 tarihli kararına yönelik şikayet ile haciz ve blokelerin kaldırılması şartları noktasında toplanmaktadır. Mersin 7....