Somut olayda, borçlunun başvurusu, “satış işleminin iptali istemi”ne yönelik olup taşınmazının haline münasip olduğundan bahisle üzerindeki haczin kaldırılması gerektiği hususunda bir iddiası ve talebi yoktur. Bu nedenle mahkemece başvurunun haczedilmezlik şikayeti olarak vasıflandırılması doğru değildir. Ancak şikayetçi borçlunun ileri sürdüğü iddialar cebri satışa engel teşkil etmeyeceğinden satış işleminin iptaline dair şikayeti yerinde değildir. O halde mahkemece, istemin “meskeniyet şikayeti” olarak vasıflandırılması doğru değilse de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu itibari ile doğru olan mahkeme kararının onanması yoluna gidilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 25/07/2020 tarihli ve 28/07/2020 tarihli dört adet kıymet takdiri raporunun taraflara tebliğ edildiğini, davacı vekiline 14/09/2020 tarihinde kıymet takdiri raporunun tebliğ edildiğini, şikayetin süresinde yapılmadığını, şikayetin icra mahkemesi yerine icra dairesinde yapılmasının hukuki bir sonuç doğurmayacağını, davacının iş bu şikayeti takip sürecini uzatmak amacıyla yaptığını beyanla şikayetin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; mahkemece yapılan değerlendirmeler sonucunda;" davacı vekili tarafından taşkın hacizlerin kaldırılması talep edilmiş ise de; taşkın haciz şikayeti İİK. 16 maddesi uyarınca 7 günlük süreye bağlı olmakla şikayet süresinin haczin öğrenilmesinden itibaren işlemeye başlayacağı, Adana 3....
Şikayetçi vekili ihalenin feshi davası açtığında mahkememiz 2022/97 Esas sayılı dosyasına ilişkin şikayeti henüz kesinleşmemiş olduğu dikkate alınarak, şikayetçinin şikayeti nedeniyle şikayetin reddine karar verilmiş ise de, hükmedilecek para cezasının en alt sınırdan verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının ihalenin feshine ilişkin şikayetinin reddine, şikayetçi borçlunun İİK 134. maddesi gereği ihale bedelinin %1'i (2.710,00- TL) oranında para cezasına hükmedilmesine'' karar verildiği görülmüştür....
Kabul edilmiş karar tümden ortadan kaldırılmış, davacının usulsüz tebliğ şikayeti ile takip öncesi zaman aşımı gerçekleştiği yönündeki itirazının reddi ile sadece İİK 71. maddeye dayalı zaman aşımı itirazlarının kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalının istinaf talebinin HMK 353/1/b/3 maddesi gereğince kabulü ile İstanbul 12....
, müvekkilinin başkaca oturacağı evi olmadığından hacze konu taşınmazın İİK' 82....
İlk derece mahkemesince, davacının ihalenin feshine ilişkin şikayetinin reddine -Esasına dair inceleme yapılarak karar verildiğinden İİK 134/2 mad. uyarınca ihale bedelinin % 10'u olan 2.060,00- TL tutarındaki para cezasının şikayet eden T1 alınarak hazineye irad kaydına, Davacının İİK 82. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti yönünden İstanbul İcra Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğundan mahkememizin yetkisizliğine, HMK 20 mad. gereği karar kesinleştikten sonra 2 haftalık kesin süre içerisinde başvurulması halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, dair karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; usul ve yasaya aykırı mahkeme kararının kaldırılarak, davanın kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, meskeniyet şikayeti niteliğindedir. Davacının davası İİK 82/12. maddesine dayalı, İİK 16/1.maddesinde düzenlenen şikayet nitelikli dava olup, bu nitelikteki davada, HMK 150. maddesinin uygulanma yeri bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, mahkemece taraflar gelmese de yargılamaya devam edilip şikayetin neticelendirilmesi gerekmesine rağmen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi isabetsiz olduğundan, davacının istinaf başvurusunun kabulüne HMK 353/1- a-6 maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin esasının incelenerek karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine oy birliği ile karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2017/42625 sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kabulü ile ... 36. İcra Dairesinin 2017/42625 sayılı dosyasındaki itirazın iptali ile takibin takip talebindeki koşullar ile devamına, İİK' nun 67. maddesi gereğince kabul edilen alacak tutarının %20'si oranında takdir edilen 19.045,63 TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, Bölge Adliye Mahkemesi’nce davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Melek Aras bulvarı, KOSB sitesi, no : 13 Tuzla/İstanbul" adresinde haciz işlemi uygulandığını, üçüncü şahıs hakkında istihkak iddiasında bulunulduğunu, icra müdürlüğünden istihkak iddiasının çözümü için dosyanın icra mahkemesine gönderilmesini talep etmelerine rağmen icra müdürlüğünce 11/01/2021 tarihli kararı ile icra dosyasının icra mahkemesine sevk edilmeksizin istihkak hususunda İİK 97/a maddesi uygulanması gerekirken İİK 99.maddesinin uygulandığını, haciz esnasında dosya borçluları adına evrak bulunduğunu, 3.kişi tarafından fatura ibraz edilmediğini, vergi levhasının mülkiyet karinesini ispat için yeterli olmayacağını belirterek davanın kabulü ile 11/01/2021 tarihli müdürlük kararının iptali ile İİK 97 maddesi gereğince takibin devamı yönünde karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece "İstanbul 28 İcra Dairesi'nin 2020/24802 numaralı dosyasında 11/01/2021 tarihli karara vaki şikayetin reddine" karar verilmiştir....
nin şikayeti, satış işlemlerinin iptali ve satışın durdurulmasına yöneliktir. Ancak; mahkemece hacizlerin kaldırılmasına karar verilerek, HMK.'nun 26. maddesindeki taleple bağlılık ilkesine aykırı şekilde hüküm kurulmuş, talepten fazlasına karar vermiştir. O halde mahkemece, taleple bağlılık ilkesi uyarınca, koşulların mevcut olması halinde satış işlemlerinin iptali ve satışın durdurulmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklıların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....