Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Alacaklı vekilinin talebi üzerine icra müdürlüğünce 01.09.2015 tarihinde yapılan dosya hesabı ile bankalardaki hak ve alacaklarına konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Genel haciz yolu ile takipte, borçlunun yasal sürede yapmış olduğu itiraz üzerine İİK'nun 66. maddesi uyarınca icra takibi olduğu yerde durur. Alacaklının duran takibin devamını sağlayabilmesi için icra mahkemesince verilmiş bir itirazın kaldırılması kararı (İİK. m.68) ya da genel mahkemece verilmiş itirazın iptali ilamı (İİK. m.67) sunmalıdır. Buna göre itirazın iptali ilamı itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlayan bir ilamdır. İtirazın iptali davasını kazanan alacaklının, ilamsız icra takibine devam edilmesini (haciz, satış, paranın ödenmesini) isteyebilmesi için itirazın iptali kararının kesinleşmesi gerekmez. Ancak, itirazın iptali kararını temyiz eden borçlu, Yargıtay'dan icranın durdurulmasına karar verilmesini isteyebilir....

    İlk derece mahkemesince tensip aşamasında 26/11/2020 tarihli ara kararda özetle; davacı tarafın geçici hukuki koruma tedbirinin dava değeri üzerinden %5 oranında teminat ile kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalıların ayrı ayrı süresinde itirazı üzerine İİK un 265/3 üncü maddesi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme üzerine,23/12/2020 tarihli ara karar ile; davalı T3 bakımından itirazın kabulüne, davalı vekili dava değeri olan -80.000.-TL kadar teminat mektubu sunduğunda, bu davalı T3 adına kayıtlı taşınır taşınmaz mal varlığı ile üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacakları üzerindeki ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, ihtiyati haczin teminat mektubu üzerinden devamına; diğer davalı T4 yönünden ihtiyati haczin kaldırılması isteminin reddine karar verilmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tasarrufun iptali (İİK 277 ve devamı) davasıdır. İlk derece mahkemesince 22.03.2023 tarihli ara karar ile davalı vekilinin talebinin kabulü ile 3.611.546,96 TL nakdi teminat mukabilinde dava konusu taşınmazın kaydına konulan ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verildiği görüldü. Ara kararı davalı T10 Şti. vekili istinaf etmiştir. Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 07.04.2022 tarihli, 2021/12136 Esas, 2022/4651 Karar sayılı ilamında ''Borçlunun, İİK'nun 266. maddesi uyarınca teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılması istemiyle İcra Mahkemesine başvurduğu, Mahkemece, şikayetin kabulü ile ihtiyati haciz miktarı kadar teminat mektubunun icra dosyasına sunulmuş olması nedeniyle ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılarak istemin, Afyonkarahisar 2....

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 5510 Sayılı Yasanın 93. maddesindeki değişikliğin 2008 yılı Ekim ayı başında yürürlüğe girdiği, haczin daha önce 19.06.2005 tarihinde konulmuş olmasının şikayete engel teşkil etmeyeceği, 5510 Sayılı Kanun'un 93. maddesindeki bu düzenleme kamu düzeni ile ilgili olup haczedilmezlik şikayetinin de herhangi bir süreye tabi bulunmadığı, bu durumda mahkemenin emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılması hükmüne yönelik davalı alacaklı vekilinin istinaf nedenlerinin yerinde görülmediği, ancak sonradan gelen yasal düzenleme ile haczin mümkün olmaması karşısında kusuru olmayan davalı alacaklı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle, davalının istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, Mahkeme kararının kaldırılmasına; şikayetin kabulüne, haczin kaldırılmasına, şikayetin niteliği gereği yargılama giderlerinin şikayetçi borçlu üzerinde bırakılmasına ve...

      Hal böyle olunca ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine dair 30/03/2021 tarihli ara kararın HMK'nun 341. maddesi gereğince istinaf kanun yoluna başvurulabilecek kararlar arasında yer almadığı gözetilerek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep eden davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 352. maddesi gereğince yapılan ön inceleme neticesinde usulden reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle; 1-İhtiyati haczin kaldırılmasını talep eden davalı ... vekilinin istinaf başvuru talebinin HMK'nun 341.maddesi gözetilerek istinafa konu olabilecek bir karar bulunmadığından USULDEN REDDİNE, 2-İhtiyati haczin kaldırılmasını talep eden davalı ... tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcı ve 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı toplamı olan 221,40 TL'nin talep halinde davalı ...'...

        Yapılan itiraz üzerine 15.09.2020 tarihinde duruşma açılmış ve verilen ara karar ile; dava değerinin 14.326,00 TL olduğu alınarak, ihtiyati haczin davalı T4 vekili tarafından 15.000 TL miktarlı ve 08/09/2020 tarihli teminat mektubu üzerinden devamına, davalılardan T4 aleyhine verilen ihtiyati haczin kaldırılması karar verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda, sadece 15.000,00 TL miktarlı ve 08/09/2020 tarihli teminat mektubu üzerinde devam eden ihtiyati haczin değerlendirilmesinde; dava koşulları yönünden dosya incelendiğinde, davacının Adana 6....

        Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Şikayetçi üçüncü kişinin icra mahkemesine başvurusunda; icra dosyasından haciz konulan taşınmazın kesinleşmiş mahkeme kararı ile kendi adına tescil edildiğini buna rağmen icra müdürlüğüne yaptıkları haczin kaldırılması istemlerinin İİK'nun 106. ve 110. maddeleri gereği haczin düşmüş olduğu da gözardı edilerek reddedildiğini ileri sürerek haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin icra müdürlüğü kararının kaldırılmasını talep ettiği, İlk derece Mahkemesince; alacaklının haciz tarihinden itibaren süresi içinde taşınmazın satışını talep ettiği, satış avansını yatırdığı icra müdürlüğünün haczin kaldırılması talebinin...

          İSTİNAF NEDENLERİ: Borçlu vekili istinaf dilekçesiyle; mahkemece sadece yetki itirazının değerlendirilerek ihtiyati haczin kaldırıldığı oysa itirazlarında, bonoların teminat senedi olduğu, bono vasfını taşımadığı itirazının da ileri sürüldüğünü belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, hem yetki hem de ihtiyati haciz şartlarının gerçekleşmemiş olması nedeniyle ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Alacaklı vekili istinafında; teminat karşılığı alınan ihtiyati haciz kararı tedbir mahiyetinde olduğundan mahkemenin yetkisiz olması nedeniyle kaldırılmasının Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğu bu nedenle ihtiyati haczin kaldırılması kararının kaldırılması gerektiği zira Yargıtay 12....

            İlk derece mahkemesince, davacı tarafın ihtiyati haciz isteminin 16/11/2017 tarihli tensip ara karar ile kabulüne karar verilmiş, ön inceleme ve tahkikat yargılaması sırasında bir kısım davalılar ihtiyati haciz kararı sonrası kendilerinden talep edilen alacağın icra veznesine ödendiğinden bahisle ihtiyati haczin kaldırılmasını istedikleri, ilk derece mahkemesince 28/01/2020 tarihli tahkikat duruşmasının (1) numaralı ara kararı ile İzmir 8.Ağır Ceza Mahkemesi dosyası içeriği ve mevcut delil durumuna göre, davalılardan Murat Kanadalı dışındaki davalılar hakkında verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verildiği, davacının bu karara itirazı üzerine dosyanın istinaf incelemesi için Dairemize gönderildiği, Dairemizin 2020/771 Esas, 2020/608 Sayılı 12/06/2020 tarihli kararı ile, ilk derece mahkemesi kararının ihtiyati hacze itiraz üzerine 2004 Sayılı İİK un 265 inci maddesi uyarınca mı, yoksa teminat karşılığı 266 ıncı maddesi kapsamında ihtiyati haczin kaldırılması istemi üzerine...

            İİK'nın 266. maddesinde ise “Borçlu, para veya mahkemece kabul edilecek rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut muteber bir banka kefaleti göstermek şartı ile ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemeden isteyebilir. Takibe başlandıktan sonra bu yetki, icra mahkemesine geçer.” hükmü yer almaktadır. Somut olayda talepte bulunan tarafından ihtiyati haciz kararına itirazlarının İş Mahkemesine sunularak ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını istediği görülmektedir. Bu durumda istemin İİK 265. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararına itiraz davası olduğu, İİK 266. maddesi kapsamında ihtiyati haczin teminat karşılığında kaldırılması istemine ilişkin olmadığı, bu nedenle iş mahkemesince verilen ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın kararı veren mahkeme tarafından değerlendirilmesi gerektiği, İİK.'nun 265/1. maddesine dayalı talepler hakkında genel mahkemelerin görevli olduğu anlaşıldığından (örn.: Yargıtay 17....

            UYAP Entegrasyonu