Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Aile Mahkemesi sıfatıyla) 2011/473 Esas sayılı dosyasında verilen müşterek çocuk ile ilgili kişisel ilişki süresinin arttırılmasına ilişkin 28.06.2012 tarihli ara kararına dayalı olarak ilamlı icra takibine başlandığı, borçluya örnek 3 numaralı icra emri tebliğ edildiği, daha sonrada ara kararında belirtilen şekilde icra müdürlüğünce infazın yapıldığı, borçlu vekilince, ara kararının ilam niteliğinde olmadığı halde icraya konulduğu belirtilerek takibin iptali istemi ile İcra Mahkemesine başvurulduğu anlaşılmıştır. Takibe konu ara karar, ihtiyati tedbir kararı olup, bu kararın infazı ile ilgili istek İİK'nun 25/a maddesine göre infaz edilemez....
Somut olayda, davacı şirket hakkında yapılan üç ayrı takip nedeniyle Kuruma üç ayrı ödeme emri gönderildiği, ödeme emirlerinin tebliğ edilmesinden sonra süresi içinde bu davanın açıldığı, bu dava açılmadan önce İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesinde 17.04.2009 tarihinde açılan iflasın ertelenmesi davasında 21.07.2009 tarihinde ihtiyati tedbir kararı verildiği, ancak iflasın ertelenmesi davasının halen derdest olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, henüz iflasın ertelenmesine ilişkin bir karar olmadığından, iflasın ertelenmesi davasının sonucu beklenmeden, bu davada verilen ihtiyati tedbir kararına istinaden İİK'nun 179/6. maddesi uyarınca davacı şirket hakkında yapılan takiplerin iptaline karar verilmesi isabetsiz olmuştur....
Şeklindeki düzenleme gereğince şirket yönetim kurulu üyeleriyle birlikte, şirket yönetiminde bulunan davacının emekli maaşı üzerine haciz konulduğu, haciz oranının 6183 Sayılı Kanun hükmüne uygun belirlendiğini belirterek ihtiyati tedbir kararının ortadan kaldırılması ve uyuşmazlık miktarı kadar teminat gösterilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, emekli maaşından yapılan kesintinin iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili; öncelikle müvekkilinin emekli maaşından yapılan kesintinin dava sonuna karar durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir Mahkemece 10.02.2022 tarihli ara kararı taleplerin kabulüne karar verilmiş ve 27.06.2022 tarihinde ihtiyati tedbir kararına yapılan itiraz reddedilmiştir. İtirazın reddine ilişkin verilen karara karşı, davalı –aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen T3 İstinaf yoluna başvurmuştur....
Bu nedenle, ihtiyati tedbir kararında, tedbirin, ihtiyati hacizleri de kapsayacağı belirtilmediği sürece, icra takiplerinin durdurulması/yapılmaması yönünde verilen tedbir kararı, ihtiyati haczin infazını engellemez." Y.12.HD. 2018/1698 E. 2018/7810 K.) Somut olayda; ihtiyati tedbir kararında; ihtiyati haciz yapılmasına engel bir hüküm bulunmadığına göre, geçerliliğini sürdüren ihtiyati haciz kararına dayalı olarak hacizler konulmasında yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Diğer taraftan ödeme emri ekinde ihtiyati haciz kararının bulunmadığı, bu nedenle de ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği ileri sürülmüş ise de; Y.12.HD.nin 2014/28068 E. 2015/2273 K. sayılı emsal içtihadında özetle;" İcra ve İflas Kanunu'nda takip öncesi alınan ihtiyati haciz kararının ayrıca borçluya tebliği zorunlu olmadığı gibi, takip talebi içeriğinde bu karara ilişkin bilgilerin de bulunduğu anlaşılmıştır." denilmiştir....
ATM'nin 2021/249 D.İş sayılı dosyasından alınan ihtiyati haciz kararının İstanbul 6. İcra Müdürlüğünün 2021/12353 E.sayılı dosyasında uygulandığını, haciz kararının devamında ödeme emrinin borçluya 18/05/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, borçlu tarafından icra takibi yapılmadan önce 27/04/2021 tarihinde itiraz dilekçesi ibraz edildiğini, icra müdürlüğünün aynı tarihli kararı ile takibin ihtiyati haciz aşamasında olması sebebiyle durdurulma talebinin reddine karar verildiğini, borçlu tarafından takip başlandıktan ödeme emri tebliğ edilmeden önce 28/04/2021 tarihinde itiraz dilekçesi ibraz edildiğini, ödeme emri tebliğ edilmeden müdürlükçe durdurma kararı verildiğini, durdurma kararının yerinde olmadığını, ayrıca ödeme emrinin tebliği üzerine verilen dilekçenin usulüne uygun bir itiraz dilekçesi olmadığını belirterek müdürlüğün 28/04/2021 tarihli kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu itibarla görülmekte olan usulen bir açılmış dava bulunmadığı ve yetkili icra dairesinde yeniden ödeme emri tebliği gerektiği gibi, takibe yetkili yerde devam edilip edilmeyeceği belli olmadığından istinaf incelemesi talep edilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara karara yönelik başvuru da konusuz kalmıştır. Bu nedenle ihtiyati haciz isteyen/davacı vekilinin istinaf başvurusu hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati haciz isteyen/davacı vekilinin konusuz kalan istinaf başvurusu hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, İhtiyati haciz isteyen/davacı tarafça yatırılan 59,30-TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, İhtiyati haciz isteyen davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte değerlendirilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.'nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/09/2021...
Asliye Hukuk Mahkemesinde açmış olduğu tasarrufun iptali davasının dayanağının İstanbul 9. İcra Müdürlüğünün 2017/30754 esas sayılı takip dosyası olduğunu, mahkeme ilamına dayalı olarak İstanbul 34. İcra Müdürlüğü'nün 2019/7461 esas sayılı dosyası üzerinden icra emrinin gönderilmiş olmasının yasal dayanağı bulunmadığını, İstanbul 34. İcra Müdürlüğü'nün 2019/7461 esas sayılı dosyasında müvekkili T1 ait taşınmaz üzerine konulan ihtiyati veya kesin bir haciz bulunmadığını, bu takip dosyasının Büyükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2017/261 esas sayılı açılmış bulunun tasarrufun iptali davasının dayanağı olmadığını öne sürerek İstanbul 34. İcra Müdürlüğü'nün 2019/7461 E. sayılı dosyasından yapılan takipten gönderilen icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
(İİK' m.257/1) Somut durumda, davacı vekili faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemi ile eldeki davayı açmış, aynı zamanda ihtiyati haciz talep etmiştir. Her ne kadar ilk derece mahkemesince talebin reddine karar verilmiş ise de, dosya kapsamında taraflar arasında akdedilen sözleşme olduğu, bu sözleşmeye istinaden yapılan iş karşılığı hak ediş raporu ve fatura düzenlendiği, yine dosya arasında ödeme emri bulunduğu, bu hali ile davacı yönünden yaklaşık ispatın gerçekleştiği nazara alınarak ihtiyati haciz talebinin kabulü gerekirken, reddine karar verilmesi yerinde görülmediğinden, ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, 6100 sayılı Yasanın 353/1- b-2 maddesi gereğince yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla ihtiyati haciz isteminin reddine dair kararın kaldırılmasına karar verilmiş ve ihtiyati haciz isteminin kabulüne dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Md.sine aykırı olduğunu, tahliye emrine konu taşınmazın başkasına devredilmemesi için İstanbul 12.Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiş tedbir kararı bulunduğundan, tahliye emrinin iptali gerektiğini, İstanbul 12.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/55 Esas sayılı dosyasından görülen davada tahliye emrine konu taşınmazın da dava konusu yapıldığını, bu davada mesken olarak kullanılan taşınmaz da dahil birçok taşınmazla ilgili ihalelerin iptali ve ihale alıcıları adına yapılan yolsuz tescilin düzeltilmesinin talep edildiğini, taşınmazı açık arttırmada alan T4’nin bu taşınmazı başkasına devretmemesi için yapmış oldukları ihtiyati tedbir kararının da kabul edildiğini, ihtiyati tedbir yoluyla mülkiyet hakkı kısıtlanan, T4’nin tahliye talebi ve bu talep üzerine İcra Müdürlüğünce gönderilen tahliye emrinin İstanbul 12....
Sayılı dosyası ile takipten önce olan menfi tespit davası açıldığını, menfi tespit davası kapsamında mahkeme veznesine yatırmış oldukları teminat ile icraya konu kambiyo senedi için 100.000TL'lik kısmı hakkında icra takibine konu edilmemesi adına ihtiyati tedbir kararı verildiğini ancak Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde verilmiş olan ihtiyati tedbir kararı olmasına rağmen kendilerine ihtiyati tedbir hiçe sayılarak tüm meblağ üzerinden icra ödeme emri gönderildiğini, bu şekilde ödeme emrinin gönderilmesinin hukuka ve kamu düzenine aykırılık oluşturduğunu, Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin vermiş olduğu ihtiyati tedbir kararının göz önüne alınarak acilen icra takibinin tedbiren durdurulmasını, konkordato sürecinde açılan ve akabinde yukarıda dosya numarası verilmiş olan mahkeme kararı ile iptal edilen takip için konkordato sürecinden sonra Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/39 E....