Mahkemece, ihtiyati tedbir kararına ilişkin ara kararını kaldıracak şekilde isteklinin talebinin kabulü gerekirken soyut gerekçelerle reddi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 23.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
talebinin reddine karar verilmiştir....
Karara, karşı taraf vekilinin itiraz etmesi, ihtiyati tedbir isteyen vekilinin tedbirin genişletilmesini istemesi üzerine mahkemece, ihtiyati tedbir kararının HMK'nun 389 ve devamı maddelerine uygun olarak verildiği, ihtiyati tedbirin yasal koşullarının oluştuğu, kararın yasal süresi içerisinde uygulandığı, kararın değiştirilmesini veya kaldırılmasını gerektirir bir hususun mevcut olmadığı gibi ihtiyati tedbir kararının kapsamının genişletilmesi koşullarının da oluşmadığı gerekçesiyle, ihtiyati tedbir isteyen vekilinin 12.12.2012 tarihli dilekçesi ve 14.05.2013 tarihli dilekçesindeki belirlenen ihtiyati tedbire itirazlarının reddine, karşı taraf vekilinin 27.05.2013 tarihli ihtiyati tedbirin genişletilmesine yönelik talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1-İhtiyati tedbir isteyen(davacı) vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde, talep, asıl dava ile birlikte verilen ihtiyati tedbir kararının genişletilmesi istemine ilişkindir....
İlk derece mahkemesince; tensibin 16. bendinde ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile 6.000,00 TL teminat yatırılması karşılığında taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiş, bu karara bir kısım davalı vekili tarafından itiraz edilmiş, mahkemece itiraz duruşmalı olarak incelenerek 12/01/2021 tarihinde reddine karar verilmiş ve 05/02/2021 tarihli gerekçeli ara karar yazılmıştır. İhtiyati tedbirin uygulanması sırasında karşı taraf hazır bulunuyorsa, tedbirin uygulanmasından itibaren; hazır bulunmuyorsa tedbirin uygulanmasına ilişkin tutanağın tebliğinden itibaren bir hafta içinde, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak, kararı veren mahkemeye itiraz edebilir." hükmü yer almaktadır. HMK'nın 394. maddesinde, ihtiyati tedbire itiraz nedenlerinin sınırlı olarak sayıldığı, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itiraz edilmesi mümkündür....
Bu nedenle davalı vekilinin Yerel Mahkemenin ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine dair kararına karşı temyiz isteminin, temyiz yolunun kapalı olması nedeniyle reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, peşin harcın istek halinde iadesine, 06.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yapılan incelemede; davanın mehir alacağı istemine ilişkin olduğu, ihtiyati tedbir konulan taşınmaz ve banka hesaplarının dava konusu olmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda, ilk derece mahkemesince, davalı adına kayıtlı taşınmazlar ile banka hesaplarına ihtiyati tedbir konulması usul ve yasaya aykırı olup, davalının ihtiyati tedbire yönelik itirazının kabulüne karar verilmesi ve ihtiyati tedbirin kaldırılması gerekirken, hatalı değerlendirme ile davalının itirazın reddi doğru olmamıştır. Bu sebeple, davalının istinaf talebinin kabulüne, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1- b.2. maddesi uyarınca, yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeple, A-1- Davalının istinaf talebinin KABULÜNE, Elazığ 2....
Böyle bir talep, durum ve koşulların değişmesi nedeniyle ihtiyati tedbirin değiştirilmesine ilişkin olup, mahkemece bu konuda verilen karara karşı temyiz yolu açık olmadığından temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz isteminin REDDİNE, 01.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
, belirterek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir GEREKÇE : Talep, ihtiyati tedbir istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir. 1....
HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; İhtiyat-i haciz talebinin reddine ilişkin karara karşı başvurulacak kanun yolu İİK'nın 258/3 maddesinde, kabulüne ilişkin kararlara karşı başvurulacak kanun yolları ise İİK'nın 265. maddesinde düzenlenmiş olup kanunda ihtiyati haciz kararının kaldırılması, değiştirilmesi ve düzeltilmesi halinde müracaat edilecek yasa yolunun ne olduğu gösterilmemiştir. İhtiyat-i haciz, ihtiyati tedbir gibi geçici bir hukuki koruma tedbiridir. Bu nedenle ihtiyat-i haciz ile ilgili olarak hüküm bulunmayan hallerde niteliğine aykırı düşmedikçe 6100 sayılı HMK’nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş bulunan ihtiyat-i tedbir kurumuna ilişkin yasa maddelerinin kıyasen uygulanması gerekir. Bu cümleden hareketle ihtiyati tedbirin kaldırılması veya değiştirilmesine ilişkin ara kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulması mümkün değildir....
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; haksız davanın reddine, araç üzerindeki tedbirin kaldırılmasına, banka hesapları, taşınır ve taşınmaz varlıkları üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 23/02/2023 tarihli ara karar ile "davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulü kısmen reddi ile; 34 XX 652 plakalı araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, davacı vekilinin taşınmazın cebir icra yoluyla da satılamayacağı yönünde ibare eklenmesine talebinin REDDİNE" hükmolunmuştur. Davalı erkek vekilinin cevap dilekçesi üzerine verilen ilk derece mahkemesinin 07/04/2023 tarihli ara kararı ile "davalının 34 XX 652 plakalı araç üzerine konulan ihtiyati tedbirin kaldırılması yönündeki İTİRAZIN REDDİNE" karar verilmiştir. Davalı erkek vekili, yerel mahkemenin 07/04/2023 tarihli ara kararının kaldırılarak ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik talebinin kabulü gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....