Ne var ki bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HMK'nın 355 maddesi ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede, davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin kabulü ile 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.2 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesinin ihtiyati tedbir ara kararı ile aynı mahkemenin ihtiyati tedbire itirazın reddi ara kararının kaldırılmasına ve konusuz kalan ihtiyati tedbir ve ihtiyati tedbire itirazın reddi talebiyle ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, Davalı Kurum vekilinin İstinaf isteminin KABULÜNE, İSTANBUL ANADOLU 20....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/... esas sayılı dosyası ile menfi tespit davasının açıldığı, görevsizlik nedeni ile usulden red kararı verildiği henüz kesinleşmediği ve davacı vekili tarafından dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi yönünde talepte bulunulduğu görülmüş olup, bu aşamada esas hakkında dava açılması nedeni ile artık ihtiyati tedbire itirazın değerlendirilmesi görevinin davanın esasına bakan mahkemeye ait olduğu anlaşılmakla, mahkemece ihtiyati tedbire itirazın değerlendirilmesi için bu dosyaya gönderilmesi ve itirazın bu dosya üzerinden değerlendirilmesi gerekirken bu husus gözetilmeksizin değişik iş dosyası üzerinden ihtiyati tedbire itirazın esası hakkında karar verilmesi yerinde görülmemiştir....
Mahkemece, ihtilafa konu arsa payı üzerine konulan tedbirin kaldırılması halinde muhtemel bir hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşabileceği ve tedbir kararının da teminatla verildiği gerekçesiyle, tedbirin kaldırılması yönündeki itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, ....06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
tedbire itirazın reddine......
Eldeki davada; İpoteğin tesisine ilişkin kefalet ticari krediden kaynaklanmakta olup 6102 sayılı TTK'nın 7. maddesinde düzenlenen teselsül karinesi gereğince, kefiller yönünden de dava ticari dava olup eldeki davada ticaret mahkemesi görevli olduğundan ihtiyati tedbir ve tedbire itirazın reddi kararlarının görev yönünden kaldırılması gerekmiştir. 2- Kabule göre de; Davacının davada talep sonucunun, borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekki istemi olduğu görülmekle, davanın bir menfi tespit davası olduğu, menfi tespit davalarında ancak İİK'nın 72- (2)-3) maddesinde yazılı tedbirlere hükmedilebileceği dikkate alınarak ihtiyati tedbir talebi ile ihtiyati tedbire itirazın bu hükümler kapsamında incelenmesi gerektiğinden kararın bu nedenle de kaldırılması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı ihtiyati tedbire itirazın reddine dair ara kararın temyizen tetkiki davalılar ... ve ... vekilince istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre mahkemenin ithiyati tedbirin kaldırılması isteminin reddine ilişkin 29.02.2012 günlü kararın ONANMASINA, 11.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
GEREKÇE: Dava, ipoteğin fekki istemine, istinaf başvurusu ise ihtiyati tedbire itirazın kabulüne ilişkin ara karara ilişkindir....
Eldeki davada; İpoteğin tesisine ilişkin kefalet ticari krediden kaynaklanmakta olup 6102 sayılı TTK'nın 7. maddesinde düzenlenen teselsül karinesi gereğince, kefiller yönünden de dava ticari dava olup eldeki davada ticaret mahkemesi görevli olduğundan ihtiyati tedbir ve tedbire itirazın reddi kararlarının görev yönünden kaldırılması gerekmiştir. 2- Kabule göre de; 6100 sayılı HMK'nın 394- (4) maddesi gereğince, itiraz duruşmalı incelenmesi gerekirken itirazın dosya üzerinden incelenmesi nedeniyle de ek kararın kaldırılması gerekmiştir. Diğer yandan; davacıların davada talep sonuçlarının, borçlu olmadıkları ve ipoteğin fekki istemi olduğu görülmekle, davanın bir menfi tespit davası olduğu, menfi tespit davalarında ancak İİK'nın 72- (2)-3) maddesinde yazılı tedbirlere hükmedilebileceği dikkate alınarak ihtiyati tedbir talebi ile ihtiyati tedbire itirazın bu hükümler kapsamında incelenmesi gerektiğinden kararın bu nedenle de kaldırılması gerekmiştir....
Açıklanan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince ihtiyati tedbire ilişkin karara karşı temyiz isteğinde bulunulamayacağından davacı vekilinin temyiz dilekçesinin (isteminin) REDDİNE ve 25,20 TL peşin harcın istek halinde davacıya iadesine 26.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İlk derece mahkemesince, 14/12/2021 tarihli tensip tutanağının 26 numaralı ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiş, davalı kooperatif vekilinin ihtiyati tedbir kararına itiraz etmesi sonucunda mahkemenin 18/02/2022 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiş, davalı kooperatif vekili bu karara karşı istinaf yasa yoluna başvurmamıştır....