WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

sürerek, dava dilekçesinde bildirdikleri davalı alacak dosyalarındaki alacaklarına ihtiyati tedbir konulması hususunda tezkere yazılmasını istemiştir....

usule ve esasa ilişkin koşulların oluşması gerektiğini, tedbir talep eden tarafın, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğunu, -Tedbir kararı verilebilmesi için yasanın aradığı şartların dosyada gerçekleşmediğini, davacı tarafından haklılığını ispat edebilecek bir belgenin dosyaya ibraz edilmediğini, sadece davacı tarafın dava dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar doğrultusunda tedbir kararı verilmesinin hatalı ve hukuka aykırı olacağını, -Mahkemece ihtiyati tedbir talebinin teminatsız olarak kabul edildiğini, teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararının verilmiş olmasının ilerde haklılığı ispatlanacak müvekkili kurumu için telafi edilmez zarar ve sonuçlar doğuracağını, bu sebeple ihtiyati tedbir kararına itirazın reddi kararını istinaf ettiklerini, kaldırılmasını talep ettiklerini, verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesinin gerektiğini belirterek...

    Sulh Hukuk Mahkemesinin 26.08.2015 tarih ve 2015/1289 Esas, 2015/1155 Karar sayılı hükmü ile mirası reddettiğinin anlaşıldığını, idareleri gerekli şekilde bilgilendirilmiş olsa idi Türk Medeni Kanunu'nun 617. maddesinde belirtilen “red tarihinden itibaren 6 ay içerisinde” mirasın reddi işleminin iptali istemiyle dava açılabilmesi mümkün olabileceğini ancak İdarelerinin davalının mirası red ettiğini hasbelkader öğrendiklerini, 20.08.2021 tarihinden itibaren hesaplama yapılarak bu davalarının süresi içerisinde açıldığının kabulünü , söz konusu mirasın reddi işleminin amme alacağının takibini ve tahsili engellemeye yönelik işlem olması nedeniyle iptali ile müvekkil idareye taşınmazların satışını isteme yetkisi tanınmasını, miras yoluyla intikal eden taşınmaz kayıtlarına teminatsız ihtiyati tedbir konulmasını, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak (kanunen gerektiği için) açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Davacılar vekilleri istinaf dilekçesinde yazılı nedenlerle ilk derece mahkemesinin 17/07/2020 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddi ara kararını istinafa taşımış ise de, ilk derece mahkemesinin ara karanının usul ve yasaya uygun olduğu, davanın para alacağına ilişkin olduğu ve tedbir talep edilen taşınmaz malların mülkiyetinin çekişmeli olmadığı ve dava konusu olmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

    Mirasın reddinin iptali davası, mirasbırakanın alacaklılarının, mirası reddeden mirasçıların buna haklarının olmadığının tespiti için açtığı davadır. Mirasın reddinin iptaline karar verilmesi için; reddeden mirasçıların terekeden bir kısım malı kendilerine mal edindiklerinin, olağan yönetimi aşan işlerin yapıldığının, terekenin açık veya zımnen kabul edildiğinin vs. (Türk Medeni Kanunu 610/2. maddedeki hususların) kanıtlanması gerekir. Ayrıca, mirasçıların tamamının mirası reddetmiş olması gerekir. Bir mirasçı dahi mirası kabul ederse, reddin iptali istenemez. Dava açmak için, herhangi bir hak düşürücü süre veya zamanaşımı süresi öngörülmemiştir. Reddin iptaline karar verildikten sonra, başka işleme gerek kalmaksızın resmi tasfiye yapılması gerekir. Somut olayda, mirasçı ... kendi adına asaleten çocukları ... adına velayeten ... Sigorta Aracılık Hizmetleri Ltd. Şirketinin portföyünü ...’e devretmiştir....

      Davalı vekili, müvekkilinin 30/09/2010 tarihinde mirası ret isteminde bulunduğunu, murisin alacaklılarının ret tarihinden itibaren 6 aylık süre içerisinde dava açmalarının gerektiğini, bu sürenin geçirildiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davaya konu mirasın reddinin iptaline ilişkin kararın davalı mirasçının mirası ret ettiği 30/09/2010 tarihinden itibaren 6 aylık hak düşürücü sürenin davanın açıldığı, 11/09/2012 tarihi itibariyle dolduğu gerekçesiyle davanın hak düşürücü süreden ret edilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı ... muris ...’ın ölümü üzerine mirası 30.09.2010 tarihinde reddetmiştir. Davacı banka tarafından mirasın reddinin iptaline yönelik olarak Isparta 1 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/136 (2014/608) E. sayılı davanın açıldığı ve davanın derdest olduğu anlaşılmaktadır. Anılan davanın sonucu görülmekte olan itirazın iptali davasını etkileyecektir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.02.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, mirasın reddinin iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkili banka tarafından davalı borçlu aleyhinde... İcra Müdürlüğünün 2013/640 Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının murisi/babası ...'dan intikal eden taşınmazlardaki hisselerine bu icra dosyası üzerinden haciz konulduğunu, davalının ise borçlarını ödememek kastıyla mirası reddettiğini ileri sürerek davalının mirası reddinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; muris dedesinin mirasçısı olduğunu bilmediğini, kendisine tasarrufun iptali dosyasından gelen tebligat üzerine mirasçı olduğunu öğrendiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, mirasın gerçek reddinin tescili istemine ilişkindir. Mahkemece talebin reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı TMK'nın 605/1 maddesi gereği yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Aynı Kanunun 606. maddesi gereği miras 3 ay içinde reddolunabilir. Bu süre yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe miras bırakanın ölümünü öğrendikleri tarihten itibaren işlemeye başlar. Aynı Kanunun 611....

          İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir müessesesi kabul edilmiştir. HMK'nın 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş, meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yada tamamen imkansız hale geleceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan haller, genel bir ihtiyati tedbir sebebi ve şartı olarak kabul edilmiştir. İhtiyati tedbirde asıl olan, ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyati tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş, ihtiyati tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyati tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir. Tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği düzenlenmiştir....

          T11 vekilinin itirazı üzerine yapılan 26/01/2021 tarihli ara karar yargılaması sonucunda; Davalı T11 vekili mahkememize sunmuş olduğu dilekçesinde özetle; Hukuka aykırı verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz ettiklerini, davacı tarafın yasal süresi içerisinde mirası reddetmemiş olduklarından davanın açılmasında davacı tarafın sorumlu olduğunu, bu nedenle davacı taraf lehine ihtiyati tedbir kararı verilmesinin hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, açıklanan nedenlerle; ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İhtiyati tedbir; 6100 Sayılı HMK'nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Davanın açılmasıyla hüküm arasında geçen zaman içinde müddeabihin çeşitli şekillerde istenmeyen değişikliklere maruz kalması veya maruz bırakılması mümkündür. Bu değişiklikler sonucu davanın sonunda elde edilecek hükmün icrası, mümkün olmayabilir veya çok güçleşebilir. İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir müessesesi kabul edilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu