HMK'nın 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş, meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yada tamamen imkansız hale geleceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan haller, genel bir ihtiyati tedbir sebebi ve şartı olarak kabul edilmiştir. İhtiyati tedbirde asıl olan, ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyati tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş, ihtiyati tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyati tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir. Tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği düzenlenmiştir....
reddinin karar altına alındığı tarih değil mirasın reddi iradesinin (talebinin) Sulh Hukuk Mahkemesine verildiği tarih olduğunu, çünkü mirasın reddi talebi Sulh Hukuk Mahkemesine Ulaşır ulaşmaz sonuç doğuran varması gereken bir irade beyanı olduğunu, bu sebeple 6 aylık süre hesap edilir iken mirasın reddine yönelik Sulh Hukuk Mahkemesi kararı değil Sulh Hukuk Mahkemesine müracaat tarihinin esas alındığını, Mirasın reddinin iptali davasının mirası reddeden mirasçı ile birlikte diğer tüm mirasçılara karşı birlikte açılması gerektiğini, çünkü mirasın reddi sonucunda tereke üzerindeki payları artan mirasçılara davanın yöneltilmesi gerektiğini, zira mirasın reddinin iptali kararı üzerine, mirası reddetmiş mirasçı ve diğer mirasçılar arasında bir ayrım yapılmaksızın, mirasın resmen tasfiyesinin gündeme geleceğini, ayrıca İİK m. 282 uyarınca borçlu ve iptali kabil tasarruftan menfaat elde eden kişi zorunlu dava arkadaşı olduğundan, söz konusu hükmün de kıyasen uygulanması ile mirasın reddinin...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkillerinin mirasçı olduğunu bilmediğini, kendilerine tasarrufun iptali dosyasından gelen tebligat üzerine mirasçı olduğunu öğrendiğini, mirasın reddi kararından haberdar olmadıklarını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, mirasın gerçek reddinin tescili istemine ilişkindir. Mahkemece talebin reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı TMK'nın 605/1 maddesi gereği yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Aynı Kanunun 606. maddesi gereği miras 3 ay içinde reddolunabilir. Bu süre yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe miras bırakanın ölümünü öğrendikleri tarihten itibaren işlemeye başlar. Aynı Kanunun 611....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2004/404 Esas sayılı dosyasında mirasın hükmen reddinin tespiti davası açtığını ve dava sonucunda verilen kabul kararının henüz kesinleşmediğini ve beklenmesi gerektiğini, davacının bu şekilde mirası reddetmiş olması nedeniyle icra takibinde borçlu olmayacağını" iddia ederek, borçlu olunmadığının tespitine ve tedbiren de icra takibinin durdurularak dosyaya ödenen paranın alacaklıya ödenmemesine karar verilmesini istemiştir. İHTİYATİ TEDBİR KARARI: İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2018/389 Esas sayılı davasında verilen kararın istinaf edilmesi üzerine dairemizce yapılan inceleme sonucunda, 19/12/2018 tarih ve 2018/2047 Esas 2018/1383 Karar sayılı ilam ile; "İzmir 1. İcra Müdürlüğü'nün 2013/1367 Esas sayılı takip dosyasındaki alacağın %15'i oranında teminat karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda ihtiyati tedbir konulmasına" şeklinde karar verilmiştir....
İtiraz üzerine mahkeme, tedbir kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. İtiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Kanun yoluna başvurulmuş olması, tedbirin uygulanmasını durdurmaz. İhtiyati tedbir talebinin reddi halinde ise ihtiyati tedbir isteyen tarafça doğrudan istinaf yoluna başvurulabilir. Eldeki davada, davacılar vekilinin talebi üzerine, Denizli 4.İcra Müdürlüğünün 2020/520 Esas ve Denizli 2.İcra Müdürlüğünün 2019/1308 Esas sayılı takiplerinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verildiği, davalı Kadir vekilinin ihtiyati tedbire itiraz ettiği, mahkemenin 30/07/2021 tarihli ara kararı ile dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde ihtiyati tedbire yönelik itirazın reddine karar verildiği görülmektedir....
Hukuk Dairesi'nin 2015/18343 Esas, 2017/2890 Karar nolu ilamı) HMK'nın 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş, meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yada tamamen imkansız hale geleceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan haller, genel bir ihtiyati tedbir sebebi ve şartı olarak kabul edilmiştir. İhtiyati tedbirde asıl olan, ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyati tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş, ihtiyati tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyati tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir. Tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 05.08.2010 gününde verilen dilekçe ile mirası reddin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.10.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, Türk Medeni Kanununun 617. maddesine dayalı mirası reddin iptaline yöneliktir. Mahkemece, davalının mirasının reddinin iptaline karar verilmiştir. Hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse alacaklıları veya iflas idaresi kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinde başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler (TMK m. 617/1)....
İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir kurumu kabul edilmiştir. HMK'nın 389. maddesinde, ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş olup, söz konusu maddede; meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkansız hale gelebileceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan haller, genel bir ihtiyati tedbir sebebi veya şartı olarak kabul edilmiştir. Bu şartlardan birisinin mevcudiyeti halinde, mahkemece, uyuşmazlık konusu taşınmaz hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilecektir. İhtiyati tedbirde asıl olan ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyati tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş, ihtiyati tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyati tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi 2021/77 esas sayılı dosyası ile mirasın reddinin iptali davası açıldığını, mirasın reddinin iptali davasının sonucu eldeki davayı da etkileyeceğini, mirasın reddinin iptaline karar verildiği halde davacılar yeniden borçlu sıfatına haiz olacağından yerel mahkeme kararı istinaf incelemesi sonucunda kaldırılarak mirasın reddinin iptali davasının sonucu beklenmesi gerektiğini, davacılar, murisin alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla pek çok muvazaalı işlemler yaptıklarını, davacılar, murisin mirasını reddetmiş olsalar dahi muris hakkındaki icra takibi 09/11/2020 tarihinde başlatıldığını, davacılar ise mirasın reddi davasını söz konusu takip açıldıktan yaklaşık 8 gün sonra 17/11/2020 tarihinde açtıklarını, takip tarihinden önce kesinleşmiş bir mirasın reddi kararı bulunmadığını, davacılar tamamen murisin alacaklılarını mağdur etmek ve borçlarından kurtulmak için böyle bir yola başvurduklarını, işbu nedenle davacıların sadece takibi durdurmak adına yapmış olduğu şikayetlerinin...
Maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK 390/3. Maddesine göre , tedbir talep eden taraf , dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. HMK 391. Maddesinde, ihtiyati tedbir kararının şekil şartları belirtilmiş, mahkemenin ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddine ilişkin kararının bu şekil şartlarına uygun olduğu anlaşılmıştır. HMK 392.maddesinde (1) İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır....