WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan yasal düzenlemelere göre, dava dilekçesi ve ekleri ve mevcut delil durumu birlikte değerlendirildiğinde dava sebepleri yönünden yaklaşık ispat şartları birlikte değerlendirildiğinde ihtiyati tedbir talebi verilmesi yönünde yaklaşık ispat şartlarının oluşmadığı, deliller toplandıkça bu konunun talep üzerine tekrar ihtiyati tedbir şartlarının değerlendirildiğini, talep tarihi itibariyle mevcut deliller ile ihtiyati tedbir talebi verilebilmesi için yaklaşık ispat şartları oluşmadığı belirlenmekle ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir....

    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK'nun iptal davalarında yargılama usulü başlıklı 281. maddesinin 2. fıkrasında “Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir.” düzenlemesi mevcut olup burada düzenlenen, ihtiyati haciz kararı; tasarrufun iptali davasının yargılaması sırasında alacaklının talebi üzerine mahkemece tedbir niteliğinde verilmiş bir karardır. İİK'nun 283/1. maddesine göre tasarrufun iptali davası sabit olduğu takdirde alacaklı tasarrufa konu mal üzerinde cebri icra yoluyla hakkını almak yetkisini elde eder....

      Yürürlükte olan 6100 sayılı .. 389. maddesine göre "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir verilebileceği" düzenlemesi mevcuttur. Bu düzenlemede davanın konusu bakımından bir sınırlamaya tabi olmaksızın ihtiyati tedbir kararı verilebileceği anlaşılmaktadır. Keza yasa koyucu uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceğini belirtirken, davanın konusunu oluşturan alacağın, tazminatın ya da mal varlığının değeri ile sınırlı bir miktar hakkında tedbir kararı verilebileceğini anlatmak istemiştir. Bizzat müddeabihin kendisi hakkında tedbir kararı verilmesini şart koşmamıştır. Hakim ihtiyati tedbir kararı verirken kesin delillerin varlığını aramaz....

        Tüm bu nedenlerle somut olayda HMK'nun 389.maddesi gereğince ihtiyati tedbirin şartları oluştuğundan yerel mahkemece davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi ve dava konusu taşınmazların tapu kaydına 3.kişilere devir ve temlikinin önlenmesine yönelik ihtiyati tedbir konulması ile davalının ihtiyati tedbir kararına itirazlarının reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olup doğru görülmüştür. Zira ihtiyati tedbir kararının kaldırılması halinde ileride giderilmesi ve telafisi güç veya imkansız zararların doğabileceği ihtimali bulunduğu anlaşıldığından yerel mahkemece ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi, davalının ihtiyati tedbir kararına itirazlarının ve tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararının HMK 389 ve devamı maddelerinde yazılı hükümlere, dosya kapsamına, mevcut delil durumuna, hak ve yarar dengesine uygun olduğu anlaşılmaktadır....

        İhtiyati tedbir istemi yönünden talep değerlendirildiğinde, dava konusu uyuşmazlık iş kazasına dayalı tazminat istemi yani alacağı yani para alacağı olup, para alacağı hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün olmadığından şartları bulunmayan ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir. Talep ihtiyati haciz yönünden değerlendirildiğinde, somut olayda, davacının, iş yerinde 19/02/2021 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu vefat ettiği, dosyanın hali hazırdaki tensip aşamasındaki durumuna göre 19/02/2021 tarihli kazanın SGK tarafından tespit edilmiş bir iş kazası olup olmadığı ve henüz kusur raporu alınmadığından; taraflara izafe edilebilecek kusur durumunun belli olmadığı anlaşılmakla, ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir talebi için gerekli olan yakın ispat koşulunun gerçekleşmediği kanatine varılmış ve talebin reddine ..." şeklinde belirtilen gerekçe ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....

        Mahkemece, 09/06/2020 tarihli ara kararı ile, ihtiyati tedbir talebinin reddine istinaf yolu açık olarak karar verilmiştir. Davacı tarafça bu karar istinaf edilmemiş,yargılama sırasında 06/08/2020 tarihli dilekçe ile yeniden ihtiyati tedbir kararı verilmesi istenmiştir.Mahkemece bu talep üzerine, 07/08/2020 tarihinde "İhtiyati tedbir talebi ile ilgili Mahkememizin 09/06/2020 tarihli ara kararı ile reddine karar verilerek değerlendirildiğinden ve istinaf yolunun açık olduğundan istinaf harcı yatırıldığı takdirde dosyanın incelenmek üzere BAM'a gönderilmesine," şeklinde ara karar oluşturulmuştur....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : TALEP: İhtiyati tedbire itiraz eden vekili itiraz dilekçesinde özetle; ihtiyati tedbir isteyen vekilinin talebi uyarınca mahkemece müvekkilinin gıyabında ve evrak üzerinden yapılan inceleme neticesinde ihtiyati tedbir kararı verildiğini, söz konusu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkin koşulların bulunmadığını ileri sürerek Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/102-106 Esas-Karar (D.İş) sayılı dosyasında verilen 18.06.2020 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: İhtiyati tedbir isteyen vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararında bir isabetsizlik bulunmadığını savunarak itirazın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Dava konusunun mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz isteminden ibaret olduğu anlaşıldı....

          Yine aynı yasanın 390/3. maddesi, ihtiyati tedbir kararının kabul edilebilmesi için ihtiyati tedbir isteyenin haklılığı konusunda tam ve kesin değil, yaklaşık bir kanaatin yeterli olduğu şeklindedir. Somut talep bakımından, dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun hükümleri uyarınca anonim şirketlerde yönetim atama yetkisinin genel kurulda olduğu, yine dava konusu olmayan hususlarda tedbir kararı verilemeyeceği, ara karar tarihi itibariyle yaklaşık ispat koşulu sağlanmadığından yerel mahkeme kararı yerinde olup, ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik yerel mahkeme ara kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

          İLK DERCE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi ara kararıyla"...Somut durumda talep dilekçesi incelendiğinde; davacı vekilince 09/08/2021 tarihli dilekçe ile Mahkememizin 02/08/2021 tarihli ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir taleplerinin reddine dair ara kararından rücu edilmesi ve davalı şirketlerin malvarlıkları ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulması, yine davalı şirketlerin mallarının devrinin ihtiyati tedbir yolu ile önlenmesine karar verilmiş ise de: Rücu talebi yönünden; ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz reddi halinde HMK 341, HMK 391/3, İİK 258/son maddeleri uyarınca ancak istinaf yoluna başvurulabileceği anlaşılmakla, ara karardan rücu talebinin reddine, İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebi yönünden; Mahkememizce verilmiş olan 2/08/2021 tarihli ret kararından sonra dosyaya mahkeme kanaatini etkileyecek yeni bir delil de girmediği anlaşılmakla, davalı Tasfiye Halinde ... A.Ş. yönünden takiplerin kesinleşmiş olması, davalı ......

            Davalı Kurum vekili tarafından ihtiyati tedbir kararına 02.02.2021 tarihinde itiraz edilmesi üzerine ilk derece mahkemesince 05/03/2021 tarihli celsede ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Davalı kuruma 13.03.2021 tarihinde itirazın reddine dair ara karar tebliğ edilmiş, İlk Derece Mahkemesi hükmüne karşı davalı Kurum vekilinin 17.03.2021 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; İhtiyati tedbir talep edenin ihtiyati tedbir talebi haksız ve hukuka aykırıdır. İhtiyati tedbir talebi ve kararı, yargılama sonundaki karara yargılama başında varmayı gerektirici nitelikte olamaz. Verilen ihtiyati tedbir kararı ile ihtiyati tedbir talep edenin dava açarak ulaşmak istediği sonuç aynıdır. Ki bu da yasaya aykırıdır. H.M.K da tedbir kararı verilebilmesi için gerekli durumlar sıralanmış olup, talep konusu olayda bu durumların hiçbiri söz konusu değildir....

            UYAP Entegrasyonu