Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 265. maddesinde, ihtiyati haciz kararına karşı itiraz usulü düzenlenmiş olup, düzenlemeye göre borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde mahkemeye itiraz edebilecektir. Somut olayda, ihtiyati haciz kararına itiraz eden davalı borçlular dinlenmeden mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İtiraz eden borçluların henüz huzuri ile yapılan haciz ve/veya yokluklarında yapılan haciz tutanağının kendilerine tebliği söz konusu olmadığından ihtiyati haciz kararına itiraz edenin itirazının süresinde olduğu kabul edilmiştir. İİK'nun 265. maddesinde, ihtiyati haciz kararına itiraz nedenleri tahdidi olarak sayılmıştır....

    Maddesi uyarınca davalı şirket hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesinin usul ve yasaya uygun nitelikte olduğu, ihtiyati haciz kararının takip konusu olan 76.027,63 TL ile sınırı olarak verildiği anlaşılmakla ihtayati haciz kararına karşı verilen itirazın reddi ara kararının usul ve yasaya uygun nitelikte olduğu anlaşılmakla istinaf isteminin HMK'nın 353(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....

      Maddesi uyarınca davalı şirket hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesinin usul ve yasaya uygun nitelikte olduğu, ihtiyati haciz kararının takip konusu olan 76.027,63 TL ile sınırı olarak verildiği anlaşılmakla ihtayati haciz kararına karşı verilen itirazın reddi ara kararının usul ve yasaya uygun nitelikte olduğu anlaşılmakla istinaf isteminin HMK'nın 353(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....

        hileli herhangi bir davranışı bulunmadığı halde ihtiyati haciz kararı verilmesinin yasal dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkilinin aktif olarak ticari faaliyetlerine devam etmekte olduğunu, mahkemenin İİK'nun 259. maddesine aykırılık oluşturacak şekilde ihtiyati haciz açısından kanuni zorunluluk olan teminat şartını yerine getirmediğini ileri sürerek, ihtiyati haciz kararına itirazlarının kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          E. olduğunu, İcra dosyası incelendiğinde, ihtiyati haciz kararının halen geçerli olması nedeniyle, müvekkillinin taşınmazına ihtiyati haciz uygulandığının görüleceğini, haciz kararının kaldırılması talep edildiğinde icra dairesinin talebi ihtiyati haciz kararının halen geçerli olması nedeniyle reddettiğini, aradan 15 sene geçtiğini, ihtiyati haciz kararlarının amacının, borçluların malvarlıklarını kaçırmasını engellemek olduğunu, olayda geçen süre içerisinde bu amacın bir anlamı kalmadığını, müvekkillerinin mağdur edildiğini, kredi sözleşmelerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığını, bu nedenle alacaklı bankanın itirazın iptali davası açmadığını, kazanamayacağı bir dava içinde alacaklı tarafın uğraşmadığını, verilen ihtiyati haciz kararının müvekkilini mağdur ettiğini, alacaklı taraf için beklenen fayda sağlanmadığını, red kararının doğru ve yasal olmadığını, yerel mahkemenin talebi ihtiyati haciz kararına itiraz olarak değerlendirdiğini ve İİK 257. maddesi uyarınca bu talebin itiraz...

            Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; ihtiyati haciz kararının verilmesinde usulsüzlük bulunmadığı, iflas erteleme talebinin ihtiyati hacze engel teşkil etmediği, ileri sürülen sebeplerin, İİK m.265'de sınırlı olarak sayılan ihtiyati hacze itiraz sebepleri arasında bulunmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, itiraz edenler (borçlular) vekili temyiz etmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati haciz kararına itiraz edenler (borçlular) vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ihtiyati haciz kararına itiraz edenler (borçlular) vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 24/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              yer alan itirazlar mahiyetinde olmadığı anlaşıldığından ihtiyati haciz kararına itirazın reddine karar verilmiştir....

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden vekili istinaf dilekçesi ile, İhtiyati Haciz talep eden şirket vekilince müvekkili aleyhine ilk derece mahkemesinin 2021/229 d.iş sayılı ihtiyati haciz kararına istinaden Bakırköy ...İcra Müd. ......

                  SAVUNMANIN ÖZETİ İhtiyati haciz talep eden vekili; karşı tarafın ihtiyati haciz kararına karşı itirazının 7 günlük süre içerisinde yapılmadığını, öncelikle itirazın süre yönünden reddi gerektiğini, öte yandan karşı tarafça takibe konu senede mahsuben yapılmış bir ödeme bulunmadığını, ayrıca itiraz eden borçluların teminat miktarına veya sebebe itiraz edebileceklerini, karşı tarafın itirazına konu ettiği hususların yargılamayı gerektirdiğini, icra mahkemesinin görev alanına girdiğini belirterek, karşı tarafın ihtiyati haciz kararına karşı yapmış olduğu itiraz haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, karşı tarafın ihtiyati haciz kararına karşı yapmış olduğu itirazın reddine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir....

                    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati haciz kararına itiraz edenler (borçlular) vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ihtiyati haciz kararına itiraz edenler (borçlular) vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenlerden alınmasına, 02.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu