Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı kurum vekilinin ihtiyadi tedbir kararına yapmış olduğu itiraz da reddedilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle: 1- Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, 2- Söz konusu ilaçların kesinleşmiş mahkeme hükmü bulunmamasına rağmen ihtiyati tedbir yoluyla ödenmesi durumunda, bu ödemeler nedeniyle yüksek meblağlı kamu zararı meydana geleceği, bu kamu zararının tahsil imkanının neredeyse imkansız oluşu göz önüne alındığında, dava sonucunda davacının haksız çıkması durumunda mahkemenin tedbir kararıyla birlikte kamu zararının daha da artacağı, Gerekçeleri ve resen tespit edilecek gerekçelerle ortadan kaldırılmasına ve verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf talebi, ihtiyati tedbire itirazın reddi kararına ilişkindir....

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Tedbire itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin.... (ara karar tarihi) tarihli kararının HMK 353/1-b-2.maddesi gereğince DÜZELTİLEREK KARAR VERİLMESİNE, 2)a)İhtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı vekilinin İTİRAZ TALEBİNİN KABULÜNE, Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin...Tarihli KARARININ KALDIRILMASINA, Davacı ...'...

    Sonuç itibarıyla kanun koyucu hem yürürlükte olan 391 ve 394’üncü maddelerde, hem de istinaf mahkemelerinin faaliyete geçmesi hâlinde yürürlüğe girecek olan 341’inci maddede açık bir sınırlama getirmiş ve ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yollarını kapatmıştır. Üstelik yukarıda değinilen madde gerekçelerinde de kanun koyucu bu yöndeki iradesini vurgulamıştır. Buna rağmen ihtiyati tedbir isteminin reddi ve ihtiyati tedbire itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceğini savunmak, kanun koyucunun iradesine aykırı olacaktır. Yukarıda yapılan açıklamalardan açıkça anlaşıldığı üzere kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür....

    Sayılı ara kararı ile, talebin mahiyeti ve sunulan sözleşme, ihtarname ve diğer tüm belgeler içeriğine göre aleyhine tedbir istenilenden alınarak yediemin olarak ihtiyadi tedbir isteyen T1 sözleşmenin 52/e maddesi uyarınca teminatsız olarak tedbir talebinin kabulüne karar verilmiştir. TEDBİR KARARINA İTİRAZ: Tedbire itiraz eden 3. kişi vekili vermiş olduğu itiraz dilekçesinde özetle; itiraz eden şirketin söz konusu taşınmazı T5 Ltd. Şti.'den kira sözleşmesine göre kiralayan alt kiracı Penah Mimarlık Mühendislik İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti.'den yazılı kira sözleşmesi ile kiralayan 3. Kişi olduğunu, Palmalife Otelcilik Aş. İle Penah Şti. arasında yapılan kira sözleşmesinde yalnızca otelin değil otel ile birlikte 10 adet villanın da tüm malzeme, teçhizat, bütünleyici parça ve eklentilerinin kullanılması ve işletilmesinin kararlaştırıldığını, alt kiracıyla yapılan kira sözleşmesi gereğince taşınmazın itiraz eden Palmalife Otelcilik Aş. zilyetliği altında iken Bodrum 2....

    Sayılı dosyasının 05.01.2022 tarihli ihtiyadi tedbir kararına itiraz edildiğini, Antalya BAM 6.Hukuk Dairesi 2022/1369 Esas 2022/1159 K. Sayılı kararı ile davalının istinaf dilekçesinin kabulü ile ihtiyadi tedbir kararına itirazın reddine dair ara kararının HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verildiğini, dosyanın kaldırma kararına uygun şekilde gereğinin yapılarak talep hakkında duruşma açılarak yeniden karar verilmesine karar verildiğini, Antalya 7. Sulh Hukuk Mahkemesi ise 05/05/2023 tarihli celsenin 7 nolu ara kararı ile davalı vekilinin de müdahale talebinde bulunan vekilinin de ihtiyadi tedbir kararının kaldırılmasına yönelik talebin reddine karar verildiğini, 08/05/2023 tarihli davalı vekilinin ihtiyadi tedbir talebine ilişkin yapmış olduğu itirazın reddine dair ara karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf yoluna başvurduklarını, Antalya 7.Sulh Hukuk Mahkemesi 2020/601 E....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 16/10/2020 tarihli tensip zaptı ile; Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile %15 oranında (2.601,7365- TL) teminat BEDELİ yatırıldığında davaya konu SGK Müdürlüğünün cezai işlem kararında yer alan toplam 17.344,91- TL ödemenin ihtiyati tedbir yoluyla dava sonuna kadar durdurulmasına karar verildiği, Davalı vekilinin 21/10/2020 tarihli tedbire itiraz dilekçesinde, kurum işlemi yerinde olduğundan 16/10/2020 tarihli mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz ettiği, 24/11/2020 tarihli ön inceleme duruşmasında, davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararına yapmış olduğu ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verildiği, İLK DERECE MAHKEMESİ'NİN 26/11/2020 TARİHLİ ARA KARARI İLE; Davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazı konusunda HMK 389 ve maddeleri uyarınca uyuşmazlık konusu olan idari yaptırım kararının infazının durdurulmaması halinde davacı yönünden telafisi güç veya imkansız zararların doğabileceği, dosya kapsamında davacının ihtiyati...

    Davalı T15 vekilinin itirazı üzerine mahkemenin bu kez 30/09/2020 tarihinde ihtiyadi haciz kararına yapılan itirazın reddine karar verdiği, davalı T15 vekili tarafından 30/09/2020 tarihli kararın kaldırılması istemiyle istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. Gerek ihtiyadi tedbir gerekse de ihtiyadi haciz hukukumuzda geçici hukuki koruma yolları olarak düzenlenmiştir. İhtiyadi tedbir, HMK'nun 389'uncu maddesinde düzenlenmiş olup ihtiyadi haciz ise İİK'nun 257 maddesinde düzenlenmiştir. İhtiyadi haciz ve ihtiyadi tedbirin geçici hukuki koruma tedbirleri olduğu, madde gerekçelerinde de açıklanmıştır. Konuları bakımından ihtiyadi haciz sadece taşınır ve taşınmaz mallarla alacak ve haklara ilişkin olabildiği halde ihtiyadi tedbirin konusu daha geniştir. Sonuçları bakımından ihtiyadi haciz kararından sonra alacaklı borçlu hakkında mutlaka dava açmak zorunda olmayıp icra takibinde de bulunabileceği halde ihtiyadi tedbir kararı alan kimse mutlaka süresinde dava açmak zorundadır....

    İDM'ce 09/08/2021 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile yeni 34 nolu bağımsız bölümün davalı yönünden cebri icra satışını engeller nitelikte ihtiyati tedbir konulduğu ve tedbir kararının infazı için İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğünün 2021/48 Esas sayılı dosyasına ve tapu sicil müdürlüğüne müzekkere yazılmasına karar verildiği, davalı tarafça 18/08/2021 havale tarihli tedbire itiraz edildiği, itiraz üzerine 18/08/2021 tarihli ara karar ile davalı Vakıfbank vekilinin tedbire itirazının reddine ve mahkemece verilen 09/08/2021 tarihli tedbir ara kararının aynı şartlarla devamına karar verildiği, davalı vekilince 18/08/2021 tarihli ara karar ile tedbire itirazın reddine ilişkin verilen ara kararın istinaf edildiği anlaşılmaktadır....

    Öninceleme duruşmasında 6 nolu ara kararla davalı vekilinin tedbire itirazının reddine karar verildiği görülmüştür. Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince bu yönde verilen tedbire ilişkin verilen kararın hatalı olduğunu, tedbire itirazların reddine ilişkin verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

    içine girdiği için davaya konu taşınmaz için ihtiyadi tedbir koymak istese de ihtiyadi tedbir için gereken teminat harcını bulabilecek ekonomik gücü olmadığından davalıdır şerhi konulmasını istediğini, müvekkilin üzerine bankalar tarafından ipotek ve tedbir konulan tedbire konu taşınmazın satılmaması için elinde bulunan menkul ve gayrimenkulleri yok pahasına satarak topladığı paralarla davalının ......

      UYAP Entegrasyonu