"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu şirketin, sair sebepler ile birlikte ihaleye fesat karıştırıldığı iddiası ile de İİK'nun 134. maddesine dayalı olarak ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, ihalenin usulüne uygun yapıldığı, ihaleye fesat karıştırıldığına ilişkin iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmüştür. İİK.nun 134/2. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanunu'nun 281. maddesi uyarınca Kanuna veya ahlâka (adaba) aykırı şekilde ihaleye fesat karıştırılmış olması ihalenin feshi sebebidir....
Öyleyse süresinde şikayet edilmeyen satış öncesi işlem kesinleştiğinden artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshi istenemez. Mahkemece; satış ilanı tebliğinden sonra yasal 7 günlük sürede bu işlemin şikayet konusu yapılmadığı göz ardı edilmek sureti ile bu aşamada borçlunun, taşınmaz açık artırma ilanında taşınmazın niteliğinin kıymet takdir raporuna aykırı yazıldığı iddiasının artık dinlenilmesine olanak bulunmadığı düşünülmeksizin yazılı gerekçeyle şikayet konusu taşınmazlardan 11 ve 12 no'lu bağımsız bölümler yönünden ihalenin feshine karar verilmesi yerinde değildir. Davalının diğer ihalenin feshi sebeplerinin incelenmesinde; İhalelerde somut olayın özelliğine göre taşınmazın takdir olunan kıymeti ve niteliği gözetilerek satış memurunun ilanla ilgili kararı, hakimlikçe denetlenecek ve sonucuna göre bir karar verilecektir....
alamadığını ve ödeme yapmak zorunda kaldığını, alacaklı vekilinin de daha önce ihalenin feshi davasını açacağını beyan ederek açılış fiyatı üzerinden ihale yapılmasına sebebiyet verdiğini, satışın muhammen bedelin yarısı üzerinde bir bedelle gerçekleştiğini, bu şekilde ihaleye fesat karıştırıldığını öne sürerek ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir....
İİK.nun 134.maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiştir. Sadece BK.nun 226.maddesinde yazılı nedenler de dahil olmak üzere, satış ilanının tebliğ edilmemiş olması, satılan malın esaslı niteliklerindeki hata ve ihaledeki fesat nedenleriyle ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir. Buna göre, ihalenin feshi sebepleri doktrinde ve Yargıtay uygulamasında; İhaleye fesat karıştırılmış olması, Artırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, İhalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler ve Alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması şeklinde kabul edilmektedir. İcra emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ihalenin feshi sebepleri arasında yer almamaktadır. Kıymet takdir raporunun usulsüz tebliğ edildiği veya tebliğ edilmediği iddiası ise, satış ilanının tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlayan yasal 7 günlük sürede şikayete konu edilmediğinden ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürülemez....
Haciz konulduktan dava tarihine kadar davacının haczi öğrendiğine ilişkin bir delil bulunmadığından, meskeniyet şikayetinin yasal süresinde olduğu anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1 maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nın 106 ve 110 maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi ve halen geçerli ve devam eden bir haczin bulunup bulunmadığının mahkemece resen tespit edilmesi gerekir. Şikayet tarihinden önce anılan maddeler uyarınca haczin düştüğünün veya haczin kaldırıldığının belirlenmesi halinde, davacının düşen bir haczin kaldırılmasını istemekte hukuki yararı olmayacağından meskeniyet şikayetinin fuzuli yapıldığının kabulü gerekir....
İhalenin feshi istenen taşınmazın muhammen değerinin 2.150.500,00 TL olarak belirlendiği, ilk arttırmada taşınmazın 1.641.000,00 TL bedel ile ihale edildiği, artırma bedelinin, muhammen değerin yüzde ellisi olan 1.075.250,00 TL'ye, satış giderlerinin eklenmesi halinde oluşan miktarı karşıladığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafça taşınmazın kıymetinin düşük takdir edilmesi değil, ihalede verilen tekliflerin yeterli olmaması, az olması sebebi ile ihalenin feshi talep edilmiştir. Dolayısı ile İİK 129. Maddeye uygun gerçekleştirilen ve fesat iddiası bulunmayan ihalede, ihalenin feshi nedeni olmayan düşük değerle satışın gerçekleştirilmesi iddiası ile feshe karar verilemez. HMK.'nın 355. maddesi hükmüne göre istinaf incelemesinin ancak istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılabileceği, ancak kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde bu hususun resen gözetilebileceği, HMK.'...
Zarar unsurunun gerçekleşmemesi halinde şikayetçinin ihalenin feshini istemesinde hukuki yararı bulunmayıp, İcra mahkemesince, yapılacak ilk inceleme sonucunda, ihalenin feshini isteyen kişinin ihalenin feshedilmesinde hukuki yararı bulunmadığı kanısına varılırsa ihalenin feshi talebi esasa girilmeden usulden reddedilmelidir. Bu sayede cebri artırmalara katılım artacak ve buna bağlı olarak da malın gerçek değerinde ihale edilmesi sağlanacaktır. (ARSLAN Ramazan; (1984), İcra – İflas Hukukunda İhale ve İhalenin Feshi, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara)....
Zarar unsurunun gerçekleşmemesi halinde şikayetçinin ihalenin feshini istemesinde hukuki yararı bulunmayıp, icra mahkemesince, yapılacak ilk inceleme sonucunda, ihalenin feshini isteyen kişinin ihalenin feshedilmesinde hukuki yararı bulunmadığı kanısına varılırsa ihalenin feshi talebi esasa girilmeden usulden reddedilmelidir. Bu sayede cebri artırmalara katılım artacak ve buna bağlı olarak da malın gerçek değerinde ihale edilmesi sağlanacaktır. (ARSLAN Ramazan; (1984), İcra – İflas Hukukunda İhale ve İhalenin Feshi, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara)....
sorulduğu, ve ayrıca davacının kendisi dışındaki ilgililere tebligat yapılması hususunu ileri sürmesinde hukuki menfaati olmadığından bu bakımdan da ve ayrıca kamu düzeni açısından ihalenin feshine sebep olacak bir usulsüzlük olmadığından şikayetin reddine, İİK m.134/2 gereğince esasa ilişkin nedenle ihalenin feshi isteminin reddine dair karar verildiği anlaşıldığından para cezasının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına..." dair karar verildiği görülmüştür....
Zarar unsurunun gerçekleşmemesi halinde şikayetçinin ihalenin feshini istemesinde hukuki yararı bulunmayıp, icra mahkemesince, yapılacak ilk inceleme sonucunda, ihalenin feshini isteyen kişinin ihalenin feshedilmesinde hukuki yararı bulunmadığı kanısına varılırsa ihalenin feshi talebi esasa girilmeden usulden reddedilmelidir. Bu sayede cebri artırmalara katılım artacak ve buna bağlı olarak da malın gerçek değerinde ihale edilmesi sağlanacaktır. (ARSLAN Ramazan; (1984), İcra – İflas Hukukunda İhale ve İhalenin Feshi, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara)....