Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenlerle, şikayetçi vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının HMK.nun 353/1- b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, ihalenin feshi şikayetinin kısmen kabulü ile 14 nolu parsele ilişkin ihalenin feshine, 13 ve 15 nolu parsellere yönelik ihalenin feshi şikayetinin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, işin esası incelenmediğinden 13 ve 15 parsel sayılı taşınmazlar bakımından para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1- Şikayetçi vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, 2- Adana 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/531 E. 2022/750 K. Sayılı kararının HMK.nun 353/1- b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, A- İhalenin feshi şikayetinin KISMEN KABULÜ ile Adana 5....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece kıymet takdiri raporunun 24/07/2019 tarihinde ve satış ilanının 10/09/2019 tarihinde borçlu T1 usulüne uygun tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, satış ilanında satışa konu taşınmazın niteliklerinin eksik yazıldığına dair şikayetin satış öncesi döneme ilişkin bir şikayet olduğu, satış ilanı tebliğ edildiği halde süresinde şikayet edilmeyen satış öncesi işlemler kesinleştiğinden artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshinin istenemeyeceği, ayrıca ihalenin feshi şikayetinde kamu düzenine aykırılık yönünden de inceleme yapılması gerektiği, bu şekilde yapılan incelemede dosyamızda ihalenin İİK'nın 128/a maddesi uyarınca kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren yasal 2 yıllık süre içinde yapıldığı, İİK.nun 126/3. maddesine göre yapılan ilanın satılacak şeyin cinsi, mahiyeti, önemli vasıfları, tahmin edilen kıymeti, bulunduğu yer, birinci ve ikinci ihalenin yapılacağı yer, gün ve saat ile diğer bilgilerin nereden ve ne suretle öğrenilebileceği hususlarını...

Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, şikayetçilerin ihalenin feshi talebinin reddine yönelik temyiz itirazları ile aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 3-Şikayetçiler aleyhine taktir edilen para cezasına ilişkin re'sen yapılan değerlendirmede; İİK'nın ihalenin feshi şikayetine ilişkin usül ve esasları belirten 134. maddesine 24/11/2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa'nın 27.maddesi ile eklenen fıkra ile; "İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir....

    İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/238 Esas sayılı dosyasıyla itirazda bulunduğu, davacının ihalenin feshi isteminde de kıymet takdir raporunda belirlenen değere ve tebliğin usulsüzlüğüne yönelik itiraz ve şikayetlerini ileri sürmüş olmasına göre bu şikayetin sonucunun beklenilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi yahut davacının ihalenin feshi isteminde de öne sürdüğü bu hususların incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Zira davacının kıymet takdirine ilişkin usulsüz tebliğ ve taşınmaz değerine yönelik şikayetinin sonucu davacının davada hukuki yararının bulunup bulunmadığını ortaya koyacaktır. O halde davacının kıymet takdiri ve usulsüz tebliğ şikayetinin gerek açılan davada gerekse ihalenin feshi davasında incelenmeksizin ve davacının davada hukuki yararının bulunup bulunmadığı tespit edilmeksizin sonuca gidilmesi doğru değildir....

    Dolayısıyla zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, şikayetçinin usulüne uygun süresinde yaptığı kıymet takdirine itiraz da bulunmadığından, İİK' nun 134/8. maddesi kapsamında ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunmamaktadır.Bu durumda, mahkemece, ihalenin feshi isteminin, İİK.nun 134/8. maddesi gereğince zarar unsurunun bulunmaması nedeniyle esasa girilmeden reddine karar verilmesi ve para cezasına hükmedilmemesi gerekirken, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: İhale alıcısı ve alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Açıklanan gerekçelerle borçlu malik adına kayıtlı olması haczi için gerekli ve yeterli olan (HGK 07.04.2004 gün, 2004/12-210 E, 2004/208 K.) taşınmazın haczedilip satılması durumunda, tapu kaydında aile konutu şerhi bulunması hali de dahil, malik olmayan eşin ilgili sıfatı bulunmadığından ihalenin feshi davası açmakta İİK'nın 138/2 maddesine göre aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Dairemizin malik borçlunun, eşi durumunda olan kişilerin meskeniyet şikayetine (haczedilemezlik) gelebilmekte aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı yönündeki kabulü de dayanağını bu gerekçelerden almaktadır. Bu nedenledir ki ihalenin feshi davasında da eşin aktif husumet ehliyetinin bulunmadığının kabulü içtihatlar arasındaki uyumsuzluğu giderip paralellik sağlayacaktır. Somut olayda ihalenin feshini isteyen eşin dava açmakta aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. İcra mahkemesince davanın bu nedenle reddi gerekirken işin esası incelenerek sonuca gidilmesi doğru değildir....

        Açıklanan gerekçelerle borçlu malik adına kayıtlı olması haczi için gerekli ve yeterli olan (HGK 07.04.2004 gün, 2004/12-210 E, 2004/208 K.) taşınmazın haczedilip satılması durumunda, tapu kaydında aile konutu şerhi bulunması hali de dahil, malik olmayan eşin ilgili sıfatı bulunmadığından ihalenin feshi davası açmakta İİK 138/2 maddesine göre aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Dairemizin malik borçlunun, eşi durumunda olan kişilerin meskeniyet şikayetine (haczedilemezlik) gelebilmekte aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı yönündeki kabulü de dayanağını bu gerekçelerden almaktadır. Bu nedenledir ki ihalenin feshi davasında da eşin aktif husumet ehliyetinin bulunmadığının kabulü içtihatlar arasındaki uyumsuzluğu giderip paralellik sağlayacaktır. Somut olayda ihalenin feshini isteyen eşin dava açmakta aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. İcra mahkemesince Davanın bu nedenle reddi gerekirken işin esası incelenerek sonuca gidilmesi doğru değildir....

          GEREKÇE:Ortaklığın satış suretiyle giderilmesi ilamına dayalı olarak Sulh Hukuk Hakimliği Satış Memurluğu tarafından yapılan 645 parsel, 227 parsel ve 378 parsel 2 BB sayılı taşınmazlara ilişkin ihalelerin feshi paydaş-şikayetçiler T3 ve T1 vekili tarafından istenmiş olup şikayetçi T1 28.11.2016 tarihinde 645 parsel ve 227 parsel bakımından ihalenin feshi şikayetinden feragat ettiği, yerel mahkemece verilen ilk hükmün HMK.nun 353- 1- a-6 maddesi gereğince Dairemizce kaldırıldığı, ilk derece mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucu Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile; 1- Davacılardan T1'nun dava konusu Hatay ili, İskenderun ilçesi, 3. Mıntıka Mahallesi 645 parsel ve 227 parsel sayılı taşınmazlar yönünden feragati nedeniyle İhalenin Feshi Talebinin REDDİNE, 2- Davacılardan T3'in ihale konusu 227 ve 645 nolu parseller yönünden İhalenin Feshi Talebinin REDDİNE, 3- İhale konusu 378 parsel yönünden 19/04/2016 tarihli İHALENİN FESHİNE, karar verilmiştir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2022 NUMARASI : 2019/363 ESAS, 2022/7 KARAR DAVA KONUSU : İhalenin Feshi KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Silivri İcra Mdnün 2017/1289 talimat sayılı dosyasında 27/02/2019 tarihinde yapılan ihalenin feshi gerektiğini, ihaleye fesat karıştırıldığını, tarafından 50.000,00 TL haraç istendiğini, haraç isteyen ve ilk satışa teminat yatıran kişinin T3 olduğunu öğrendiğini, cebir ve tehdit ile ihaleye katılımcıların sokulmadığını, ihaleye fesat karıştırıldığını, ihalenin hile ile alındığını söyleyerek ihalenin feshini istemiştir....

          konulmasını talep ettiğini, bu sırada taşınmaz üzerine haciz konulduğunun müvekkiline bildirildiğini, başvuru üzerine tapu müdürlüğünce satışa konu taşınmaz üzerine aile konutu şerhi işlendiğini, müvekkili T2 ihalenin feshini isteyebilecek kişilerden olmasına rağmen kendisi adına gönderilmiş bir satış ilanı tebligatının bulunmadığını, bu nedenlerle ihalenin feshine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu