Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bölge Adliye Mahkemesi Kararı C.1.Gerekçe ve Sonuç İhalenin feshine ilişkin şikayetin 21.10.2019 tarihli olduğu, icra emrinin iptali istemiyle açılan şikayetin ise 21.10.2019 tarihli olduğu, takibin durdurulmasına veya satışa engel bir tedbir kararı verilmediği, takip türünün yanlış olduğuyla ilgili fesih nedeninin ihalenin feshi davasında ileri sürülemeyeceği, ileri sürülen ihalenin feshi nedenleri yerinde olmadığı gibi kamu düzenine bir aykırılık da bulunmadığı gerekçesi ile alacaklı ve ihale alıcısının istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, ihalenin feshine yönelik şikâyetin reddine, ihale bedelinin takdiren %5'i oranında para cezasının şikayetçi borçludan alınarak Hazineye irat kaydına karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur. B....

    Sayılı ihalenin feshi davası açıldığı ve mahkemece 14.12.2016 tarihli ihalenin feshine karar verildiği, ihalenin feshi kararı gereğince aracın borçlu adına geri tescili talep edilmiş ise de icra müdürlüğünce 14.10.2021 tarihli karar ile taleplerinin reddine karar verildiği, ihalenin feshi kararı ile birlikte araç üzerindeki mülkiyetin, tescil iptal edilerek, yeniden borçluya geçmesi gerektiğinden ihale alıcısı ya da araç şuan farklı kişilere devredilmiş ise Emniyet'e yazılacak müzekkere ile bunun tespitine, aracın üzerine kayıtlı olduğu malikine yazılacak müzekkere ile aracın teslimine, ihalenin feshi kararı gereğince aracın borçlu Hüseyin Eğribel adına yeniden tescilinin sağlanmasına, müvekkili banka rehninin de rehnin konulduğu ilk tarih dikkate alınarak yeniden işlenmesi ve satış işlemlerine başlanmasına karar verilmesini istemiştir....

    Somut olayda; borçlunun dava dilekçesinde, diğer fesih nedenleri yanında, kıymet takdirinin kendisine tebliğ edilmesi gerekirken vekiline tebliğ edildiğini, kendisine yapılan tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek ihalenin feshi isteminde bulunduğu, ilk derece mahkemesince, ihalenin usul ve yasaya uygun olarak yapıldığı gerekçesi ile ihalenin feshi talebinin reddine karar verildiği, istinaf incelemesini yapan Bölge Adliye Mahkemesi'nce, borçlunun vekiline gönderilen satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmediğinden bahisle ihalenin feshine karar verildiği görülmektedir. Satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine aittir. İhalenin feshini isteyen şikayetçi borçlunun, kendisine ya da vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu ayrıca ve açıkça ileri sürmediği sürece, bu husus kamu düzeninden olmadığından mahkemece resen fesih nedeni olarak incelenemez....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçiler ve borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Borçlu ...'ın temyiz itirazlarının incelenmesinde; adı geçen borçlu tarafından ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurulmadığı ve davalı konumunda olduğu anlaşıldığından, ihalenin feshi isteminin reddine yönelik mahkeme kararını temyiz etme hakkı bulunmamaktadır. Bu nedenle borçlu ...'ın temyiz dilekçesinin (REDDİNE), 2-Şikayetçilerin temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi: Şikayetçiler tarafından, sair fesih nedenleri ile birlikte satış ilanı tebliğinin de usulsüz olduğu ileri sürülerek ......

        Somut olayda, borçlunun borca itiraz ve ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ... 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 24.01.2017 tarih ve 2016/422 E. 2017/54 K. sayılı kararı ile borca itirazın süresinde yapılmamış olması nedeniyle takibin iptali talebinin reddine, ihalenin feshi isteminin ise esastan reddine karar verildiği, borçlu tarafından, ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nin 12.05.2017 tarih ve 2017/807 E. 2017/907 K. sayılı kararı ile takibin iptali, borca itiraz talebinin süreden reddine ilişkin hüküm yönünden istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddine, ihalenin feshi talebinin reddi yönünden istinaf başvurusunun esastan kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılıp ihalenin feshine karar verildiği anlaşılmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi İhalenin feshi ve satış kararının iptali istemine ilişkin olarak açılan davada ...İcra ile ...İcra Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/.... maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ihalenin feshi ve satış kararının iptali istemine ilişkindir. ...İcra Mahkemesince, İİK’nın .... maddesi gereğince icra takibi hangi icra dairesinde başlamış ise bu takip ile ilgili arz ve şikayetler takibin...

            sürerek satış memurluğu işleminin iptaline karar verilmesini talep ettikleri, mahkemece; ihalenin feshi talebinden önce taşınmaz tapuda alıcı adına tescil edilmiş ve halen de alıcı üzerine kayıtlı ise, ihalenin feshi kararının kesinleşmesi üzerine, icra dairesinin, taşınmazın eski hissedarlar adına tescil edilmesi yani tapu kaydının düzeltilmesi için tapu müdürlüğüne yazı göndermesi gerektiği, satış memuru tarafından yapılan işlemin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği, istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, satış memurluğu işleminin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine dair hüküm kurulduğu görülmektedir....

              Bu durumda şikayetçinin borçlular hakkında başlatmış bulunduğu icra takibi devam ettiğinden ve yukarıda da açıklandığı üzere taşınmaz üzerine de haciz uygulattığından İİK'nun 134/2.maddesinde öngörülen ihalenin feshini isteyebileceği kişilerden bulunduğundan satış kararının kendisine tebliğ edilmesi zorunlu olduğundan, bu hususun yerine getirilmemesi tek başına ihalenin feshi nedeni olacağından mahkemece şikayetin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz olduğu gibi kabule göre de ihalenin yapıldığı tutanakta ihalenin başlama tarihi yazılmadığı gibi bir kısım imzaların da eksik olduğu, bu hususların göz ardı edilmesi de doğru görülmemiştir. Mahkeme kararının bu gerekçelerle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla şikayetçi vekilinin karar düzeltme istemi kabul edilmelidir....

                Bu durumda şikayetçinin borçlular hakkında başlatmış bulunduğu icra takibi devam ettiğinden ve yukarıda da açıklandığı üzere taşınmaz üzerine de haciz uygulattığından İİK'nun 134/2.maddesinde öngörülen ihalenin feshini isteyebileceği kişilerden bulunduğundan satış kararının kendisine tebliğ edilmesi zorunlu olduğundan, bu hususun yerine getirilmemesi tek başına ihalenin feshi nedeni olacağından mahkemece şikayetin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz olduğu gibi kabule göre de ihalenin yapıldığı tutanakta ihalenin başlama tarihi yazılmadığı gibi bir kısım imzaların da eksik olduğu, bu hususların göz ardı edilmesi de doğru görülmemiştir. Mahkeme kararının bu gerekçelerle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla şikayetçi vekilinin karar düzeltme istemi kabul edilmelidir....

                  Borçluya kıymet takdiri tebliğ edilmemiş veya borçlunun ihaleden önce süresi içinde usulüne uygun olarak kıymet takdirine itiraz etmiş olması şartı ile malın tahmini değerinin düşük olduğu sebebiyle ihalenin feshi talep edilmiş ise, ihale bedelinin, tahmini bedelden yüksek bulunması, tek başına şikayetçinin ihale dolayısı ile zarara uğramadığını göstermeye yeterli değildir. İhalenin, kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine aykırı olarak yapıldığı durumlarda, şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte kişisel yararı olduğunu ispat edemese dahi, ihalenin feshine karar verilmesi gerekir. Bu hallerde ihalenin feshinde kamunun da yararı bulunmaktadır. İİK'nun 134/2. maddesi, Borçlar Kanunu'nun 226. (TBK 281) maddesinde düzenlenen hukuka ve ahlaka aykırı yollara başvurularak ihalenin yapılması halinde, her ilgilinin ihalenin feshini isteyebileceğini düzenlemektedir....

                  UYAP Entegrasyonu