Davacılar vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle;Kararı istinaf eden 3.kişinin davada taraf sıfatı bulunmadığından kararı istinaf edemeyeceğini, mahkemece 3.kişinin davaya müdahale talebinin reddedildiğini, davacının İİK.nun 134.maddesine göre ihalenin feshini isteyebilecek kişilerden olmadığını ve taşınmazlar üzerinde mülkiyet haklarının olmadığını belirterek istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE; Uyuşmazlık, ihalenin feshi şikayetine ilişkin davada asli müdahale talebi reddedilen 3.kişinin feragat nedeni ile ihalenin feshi şikayetinin reddi kararını istinaf edip edemeyeceğine ilişkindir. Kararı istinaf eden 3.kişiler T10 T9 'ın Erdemli 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/105 esas sayılı dosyası ile Atılım İnş. Tur. Oto. Tic. Ve San....
Davacılar vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle;Kararı istinaf eden 3.kişinin davada taraf sıfatı bulunmadığından kararı istinaf edemeyeceğini, mahkemece 3.kişinin davaya müdahale talebinin reddedildiğini, davacının İİK.nun 134.maddesine göre ihalenin feshini isteyebilecek kişilerden olmadığını ve taşınmazlar üzerinde mülkiyet haklarının olmadığını belirterek istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE; Uyuşmazlık, ihalenin feshi şikayetine ilişkin davada asli müdahale talebi reddedilen 3.kişinin feragat nedeni ile ihalenin feshi şikayetinin reddi kararını istinaf edip edemeyeceğine ilişkindir. Kararı istinaf eden 3.kişiler T10 T9 'ın Erdemli 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/105 esas sayılı dosyası ile Atılım İnş. Tur. Oto. Tic. Ve San....
İİK’nın 134. maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiş, sadece, ihalenin Borçlar Kanunu’nun 226. maddesinde yazılı, satış ilanı tebliğ edilmemiş olması, satılan malın esaslı niteliklerindeki hata ve ihaledeki fesat nedeniyle ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir. İhalenin bozulma nedenleri gerek doktrinde ve gerekse Yargıtay uygulamasında; 1) İhaleye fesat karıştırılmış olması 2) Artırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, 3) İhalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, 4) Alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması, şeklinde sıralanabilmektedir. Dairemizce yapılan değerlendirmeler neticesinde; şikayetçinin dava dilekçesinde ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürdüğü tüm nedenlerin mahkemece tartışıldığı ve mahkemece bu sebeplere göre ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmıştır....
İİK.nun 114. maddesi uyarınca, menkul ihalelerinde satış ilanının ilgililere tebliği zorunlu değil ise de, ilgililere tebliğine karar verilmesi halinde, tebliğ edilmemesi Dairemizin süregelen içtihatlarına göre ihalenin feshi sebebidir. Satışı yapan .İcra Müdürlüğü'nün 2014/8793 esas sayılı dosyasında alınan 09.06.2014 tarihli satış kararında; yeteri kadar satış ilanının hazırlanarak ilgililere tebliğine karar verilmiştir.Bu durumda satış kararının araç üzerinde haczi bulunan, alacaklıya usulüne uygun olarak tebliği zorunludur. Somut olayda menkul satış ilanının, satış kararına rağmen haciz alacaklısı olan şikayetçi temlik alacaklısına tebliğe çıkarılmadığı anlaşılmıştır. O halde ihalenin feshi istemine yönelik şikayet süresinde olup, mahkemece ihalenin feshi isteminin süreden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan menkul ihalesinde de uygulanan İİK.nun 134/2. maddesinde ihalenin feshini isteyebilecek ilgililer sınırlı olarak sayılmıştır....
Satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise; İİK'nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Şikayetçi, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür....
Talebin reddi halinde ise alınan bu harç iade edilmez ve harcın kalan kısmı ihalenin feshini isteyenden tahsil edilir…” İhalenin feshi aslında bir tür şikayeti olmakla birlikte önemi nedeniyle ihalenin feshi sebeplerini ve prosedürü ayrıca düzenlenmiştir. İİK’nın 134. maddesi pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak eden kişileri ihalenin feshini isteyecek kişiler arasında saymakla birlikte bu kişiler ihalenin feshi isteminde bulunabilmesinin diğer ihalenin feshini isteyecek ilgililere göre daha ağır şartlara tabii tutmuş ihalenin feshi talebinin ihale bedeli üzerinde nisbi harca tabi olduğunu ve ayrıca ihale bedeli üzerinden %5 oranında teminat göstermesinin şart olduğu hükme bağlanmıştır....
Bu yasal düzenlemeler ve lehe değişiklik dikkate alınarak somut olay değerlendirildiğinde, ihalenin feshi taleplerinin yerinde olmadığı, re'sen yapılan incelemede başkaca feshi sebebi de bulunmadığı gerekçesi ile ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu görülmekte ise de; 7343 sayılı Kanun’la değişik İİK’nın 134/5-3. maddesi gereğince, ihalenin feshi isteminin kötü niyetle ihale sürecini uzatmaya matuf olmadığı ve Anayasa’nın 13. maddesinde düzenlenen ölçülülük ilkesi nazara alındığında, şikayetçi borçlu aleyhine hükmedilen para cezasının, ihale bedelinin %5’ine indirilmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının düzelterek onanması yoluna gidilmiştir. VI.KARAR Açıklanan sebeplerle; 1-Şikayetçi borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18....
Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesi’nce, icra emrinin iptali talepli açılan şikayet dosyasında alacaklının kabul beyanının kabul tarihi itibariyle geçerli olduğu ve mahkemenin sonraki tarihte verdiği icra emrinin iptali kararının kabul beyanının yapıldığı tarih itibariyle geçerli sayılacağı kabul edilerek ihalenin feshi yönünde hüküm tesis edilmişse de; davayı kabul ile dava kendiliğinden sona ermez. Bunun üzerine, dava konusu uyuşmazlığın kabul nedeniyle son bulduğunu tespit eden mahkemenin, davanın kabul nedeniyle (gereğince) kabulüne karar vermesi gerekir. Mahkemenin bu kararı temyiz edilebilir. Mahkemenin kararı, ancak şekli anlamda kesinleştikten sonra, maddi anlamda kesin hüküm teşkil eder (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 4, sh: 3701)....
Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayetçi borçlunun, ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, ihalenin feshi nedeni bulunmadığından şikayetin reddine ve şikayetçi aleyhine ihale bedelinin %10‘u oranında para cezasına karar verildiği, borçlunun kararı istinaf etmesi sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesince, şikayet dilekçesinde ve istinaf sebepleri arasında ileri sürülmemesine rağmen, re’sen yapılan inceleme sonucu, ihale tutanağında ihalenin bitiş saatinin yazılmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ihalenin feshine karar verildiği, anlaşılmaktadır....
O halde mahkemece 10 parsel sayılı taşınmazı da kapsar şekilde yazılı gerekçelerle ihalenin feshi yönünde karar tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının ve ihale alıcısının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....