İcra Müdürlüğü'nün 2015/14202 Esas sayılı takip dosyasında; alacaklı tarafından aynı asıl alacak miktarı için bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı ve şikayetçi borçluların borçlu sıfatı ile takibin tarafı olduğu, takip talebinde ve ödeme emrinde; “tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla” kaydına yer verildiği görülmüş olup takip talebinde yazılı ibareler ve alacaklı vekilinin beyanı ile her iki takip dosyasına konu borcun aynı borç olduğu konusunda ihtilaf yoktur. Her ne kadar yukarıda anılan kanun hükümleri uyarınca borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilirse de somut olayda öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğinden alacaklı tercih hakkını bu takip türünden yana kullanmış olup aynı borca ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapamaz....
İcra Müdürlüğü'nün 2016/3785 Esas sayılı takip dosyasında; alacaklı tarafından aynı asıl alacak miktarı için bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine ...yolu ile ... icra takibi başlatıldığı ve şikayetçi borçluların borçlu sıfatı ile takibin tarafı olduğu, takip talebinde ve ödeme emrinde; “tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla” kaydına yer verildiği görülmüş olup takip talebinde yazılı ibareler ve alacaklı vekilinin beyanı ile her üç takip dosyasına konu borcun aynı borç olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar yukarıda anılan kanun hükümleri uyarınca borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilirse de somut olayda öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğinden alacaklı tercih hakkını bu takip türünden yana kullanmış olup aynı borca ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapamaz....
Anılan kanun hükümleri uyarınca borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilecektir. Bununla birlikte somut olayda öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip tercih edildiğinden, alacaklı tercih hakkını bu takip türünden yana kullanmış olup aynı borca ilişkin olarak artık ikambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılamayacaktır. Davacı borçlu T2 hakkında takibin iptaline karar verilmesi isabetlidir. Davacı borçlular T1 ve T3 rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibin tarafı olmadığından bu borçlular hakkın mükerrer takipten söz edilemez. Davacıların istinafı yerinde değildir....
İcra Dairesi’nin eski esası 2006/12237, yeni esası 2013/10254 olan takip dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus takip başlattığını, ancak müvekkilinin senette ciranta olduğunu, senette müracaat borçlularına gidilebilmesi için protesto keşide edilmesi gerektiğini, oysaki müvekkiline bu yönde bir protesto keşide edilmediğini, ayrıca senedin zamanaşımına da uğradığını ileri sürerek müvekkilinin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine, müvekkili lehine % 40 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Alacağı rehinle teminat altına alınan alacaklı, rehnin paraya çevrilmesi yoluna başvurmadan doğrudan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibi tercih edebileceği gibi, önce rehnin paraya çevrilmesi ve daha sonra veya aynı zamanda kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yoluna da başvurabilir. Alacağı için rehin alanın öncelikle rehnin paraya çevrilmesi yolu takibe geçebileceğini öngören İİK 45. Maddesi kambiyo senetlerine mahsus takip yönünden kendi içinde bunun istisnasını düzenlemiştir. Somut olayda, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip ve rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takiplerin aynı alacağa ilişkin olduğu tarafların kabulündedir....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe ilişkin olarak borçlu olmadığının tespiti, takibin iptali ve kötü niyet tazminatı istemine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesince; davanın kira sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesi ise kambiyo senetlerine mahsus takip yolunun müstakil bir takip yolu olması, alacaklının icra takibinde kira alacağından dolayı takip yaptığına dair beyanının bulunmadığı, uyuşmazlığın menfi tespit istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 03/04/2018 tarihli, 538 nolu kararı ile, 28/02/2018 tarihli ve 7101 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 46.maddesi ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanuna eklenen geçici 14.madde uyarınca, "1)İflas yoluyla adi takipten doğan; a)İflas davası (İcra ve İflas Kanunu 156.madde), b)İtirazın kaldırılması ve İflas davası (İcra ve İflas Kanunu 156.madde), 2)Kambiyo senetlerine mahsus iflas yolu ile takipten doğan; a)İflas davası (İcra ve İflas Kanunu 173.madde), b)İtirazın kaldırılması ve İflas davası (İcra ve İflas Kanunu 174.madde), 3)Doğrudan doğruya; a)Alacaklı tarafından talep edilen iflas davaları (İcra ve İflas Kanunu 177.madde), b)Borçlu tarafından talep edilen İflas davaları (İcra ve İflas Kanunu 178.madde), c)Sermaye şirketleri ile kooperatiflerin iflas davaları (İcra ve İflas Kanunu 179.madde), 4)İflas tasfiyesinde düzenlenen sıra cetveline yönelik davalar (İflas tarihinden önce açılıp yargılama...
İcra iflas hukukunun en önemli kaynağı İcra Ve İflas Kanunu olup, bu Kanun, icra ve iflas takibinden, tahsile kadar uygulanması gereken usul hükümlerini düzenlemektedir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, İcra ve İflas Kanunu'nda bir hüküm olmayan hallerde, ancak İcra Ve İflas Kanunu'nda açıkça gönderme olması (İİK 50, 68/a-4 gibi) veya bu kanunun özel veya genel hükümlerine aykırı olmaması hallerinde uygulanabilir. Bu ilkeler ışığında HMK’nun 57. maddesinin kambiyo senetlerine mahsus takiplere etkisi değerlendirilmelidir. “İhtiyari dava arkadaşlığı” başlıklı HMK’nun 57. maddesinde davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı veya birbirine benzer olması halinde birden çok kişi aleyhine birlikte dava açılabileceği belirtilmiştir. Yine aynı Kanunun 58. maddesinde “İhtiyari dava arkadaşlığında, davalar birbirinden bağımsızdır. Dava arkadaşlarından her biri, diğerinden bağımsız olarak hareket eder.” hükmü yer almaktadır....
İcra Dairesinin 2019/14770 esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe geçilmiş olup anılan kambiyo takibi dışında bir takip başlatılmadığı görülmekle bu borçlu yönünden şikayete konu kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatılmasında usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle davacı T1 yönünden açılan davanın reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, alacağı rehinle teminat altına alınan alacaklının rehnin paraya çevrilmesi yoluna başvurmadan doğrudan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip tercih edebileceği gibi rehne müracaatın akabinde dilerse aynı zamanda kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe başvurabileceğini belirterek kararın aleyhine olan kısmının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlulara tebliğ edilen örnek 10 numaralı ödeme emrinde takipten öncesi için %120 oranından işlemiş faiz istenmesine rağmen ve takip tarihinden sonrası için oran ve faizin niteliği belirtilmeksizin faiz talep edildiği anlaşılmıştır. Ödeme emrinde takip tarihinden sonrası için talep edilen faizin niteliği ve oranı belirtilmediğine göre, uygulanacak faizin alacağın nevine göre belirlenmesi gerekir....