Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

tarafı olmadığını, aradan 15 sene geçtikten sonra Yargıtay HGK'nun 2010/-516 esas 2011/ karar nolu ilamıyla sorumlu tutulduklarını, bunu fırsat bilen diğer davalı ....’nin sayısı bilinmeyen eski tarihli yeni sözleşmeler akdettiğini, gelişen teknoloji ışığında ‘mürekkep yaş’ yöntemiyle bu tür sözleşmelerdeki imzanın atılış tarihinin tam olarak belirlenebildiğini, şirketten devre mülkü satın alan üye sayısının bilinmediğini, üyelerin iddia edilen tarihte mi yoksa Hukuk Genel Kurulu kararından sonra mı üye yapıldığının belirlenmesi gerektiğini, bu sahte ödeme belgeleri ve Belediye Başkanının şirket tarafından yetkisiz temsili sonucu büyük oranda zarara uğratıldığını, ödemelerin gerçekleşmediğini, şirketin ticari defterlerini ibraz etmediğini, bugüne kadar sayısı 300'ü geçen ve sadece bir kişinin 238 adet devre mülkü bu şirketten satın aldığının iddia edildiğini, devre mülk inşaatlarının yapı ruhsatlarının iptal edildiğinin hem yerel hem de genel basında defalarca yer aldığını, inşaata çivi...

    Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; davacı sigortalının davalıya ait inşaatta kalıpçı ustası olarak kolon kalıbına beton çivisi çakarken, çivi başının sağ gözüne girmesi sonucu görme kaybı oluşacak şekilde yaralandığı ve sürekli iş göremezlik oranının % 42 olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır. Zararlandırıcı olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 Sayılı Borçlar Kanununun 47. maddesine göre manevi tazminat isteme hakkı doğrudan doğruya cismani zarara maruz kalan kişiye aittir. Yansıma yoluyla aynı eylem nedeniyle üzüntü duyanlar manevi tazminat isteyemezler. Hal böyle olunca doğrudan doğruya cismani zarara maruz kalan yalnızca maddi sağlık bütünlüğü ihlal edilen kişi midir? Zarar kavramına (B.K. 46 ve 47) ruhsal bütünlüğün ihlali, sinir bozukluğu veya hastalığı gibi hallerin girdiği bu maddelerde sadece maddi sağlık bütünlüğünün değil, ruhsal ve sinirsel bütünlüğünde korunduğu doktrinde ve Yargıtay kararlarında kabul edilmektedir....

      ün ortak oldukları tel ve çivi üretimi yapan... Şirketi'ni telefonla aradığı ve malzeme almak istediğini söylediği, tarafların önce bir kamyon malzeme gönderilmesi konusunda anlaştıkları ve sanığın 15.07.2007 tarihli 15.000 TL bedelli, ... Şubesi'ne ait çeki imzalayarak posta yolu ile şirkete gönderdiği, tanık ...'ün telefonla bankayı arayıp çekin sağlam olup olmadığını sorduğu, çeklerin genelde ödendiğinin öğrenilmesi üzerine bir kamyon malzemeyi sanığın ...' daki işyeri adresine gönderdiği, sanığın, ilk çek bedeli ödenmeden bu defa ikinci kez mal istediği, şirket yetkililerinin, tanığın bir miktar peşin para göndermesi halinde, istenilen ikinci grup malzemeyi gönderebileceklerini söyledikleri, sanığın, 1.576 TL parayı şirketin hesabına havale etmesinden sonra tanık...'in, bir kamyon daha malzeme gönderdiği, sanığın, bu mallara karşılık olarak da, 22.642 TL bedelli ve 16.07.2007 tarihli çeki imzalayarak aynı şekilde posta yolu ile şirkete gönderdiği, tanık...'...

        Sonuç olarak yangın mahallinde bulunan malların azlığı ve çivi ile delinmiş boya kutusu dikkate alınarak yangının kasıtlı çıkarılma ihtimalinin güçlendiğini belirtmiştir. Yine dosyamız arasında bulunan Yangın uzmanı ... tarafından alınan raporda yangının elektrik tesisatından olmadığı, içeriye girişte ve içerde bulunulan esnada herhangi bir koku veya yangın başlangıcı meydana gelmediğinden LPG ve Solbent ( Tiner) kaçağının önceden meydana gelmemiş olduğu, yangının sigortalının içeriden çıktığı anda meydana gelmiş olduğu, yangını meydana getiren doğal bir duruma olmadığı, yangının tinerin zayıf buharlaşmasından olduğu bildirilmiştir. Yine raporda sigortalının iş yerine gelmeden önce LPG tüpünde kaçak olmadığı Solbent ( Tiner) dökülmesinin olmadığı olay yerini ilk inceleyen eksper ......

          Davacı iş yerinden çıkar çıkmaz patlama meydana gelmesi, gece geç saatlerde iş yerine gitmesi, yangın sonrası 10'luk çivi ile delinmiş sprey boya kutusunun yangın mahallinde bulunması, davacının hiçbir şey yokmuş telefon etmek için eve gitmesi, iş yeri yanan bir kişinin en yakın komşuya, yakıt istasyonuna vb yangını ihbar edebilecek bir yere gitmesi gerektiği, bilirkişi raporlarında yangının şüpheli olduğu dikkate alındığından davacının kendi kusuru sebebiyle yangına sebebiyet verdiği ve yangını kendi çıkardığı kanaati oluştuğundan davacının talepleri teminat dışı olması sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir....

            İcra Müdürlüğü'nün 2014/25705 esas sayılı dosyasından yazılan talimat sonucu Boyabat İcra Müdürlüğünün 2015/57 Talimat sayılı dosyası ile 05/03/2015 tarihli haciz tutanağı ile haczedilen 15 adet markasız yeşil renkli çivi makinası ile 1 adet 4 parça markasız tel çıkma makinası üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına, davacının tazminat talebinin reddine karar vermiştir....

            Söz konusu sözleşmedeki ediminin ifası amacıyla davacının 06/03/2008 tarihinde 5479 yevmiye no ile devrini vaad ettiği taşınmazı davalı T6 T7 tapuda resmen ve hiçbir takyidat olmaksızın devrettiği lakin davalı taraf 36 ay içinde tamamlayamayı üstlendiği bağımsız bölümü 10 yılı aşkın süredir yapmamış hatta söz konusu taşınmaza tek bir çivi dahi çakmadığı bu nedenlerle dava konusu taşınmaz hakkında taşınmazın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir olmadığı takdirde tapuya davalı şerhi verilmesi, taraflar arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi, sözleşmenin feshinde ve sözleşmeden dönmekte haklı olduklarının tespitine karar verilmesini, dava konusu taşınmazın tapusunun iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla uğradıkları zararın 500TL'sinin yasal faiziyle davalı kooperatiften tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir....

              Somut olayın incelenmesinde, 19/08/2009 tarihinde Kurum sigortalısı Hacı Oruç'un davalılardan T4'a ait evin inşaatında çalışırken, çekiç ile çivi çaktığı esnada çivinin dönüp gözüne batması sonucu yaralandığı anlaşılmaktadır. Dairemizin 08/02/2021 tarihli gönderme kararı sonrasında Mahkemece alınan 15/06/2021 havale tarihli biri inşaat ikisi maden mühendisi olan üç kişilik iş güvenliği uzmanlarından oluşan bilirkişi raporunda, davalı T3'ün kusuru adam çalıştıran olarak değerlendirilerek belirlenmiş, buna göre kazalı Haci Oruç %50, davalı T3 %30, dahili davalı T4 ise %20 oranında kusurlu kabul edilmiştir. Öncelikle belirtilmelidir ki Ergani Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 13/03/2014 tarih, 2013/1214 E., 2014/401 K. sayılı kararında Haci Oruç'un T3'ün işçisi olarak çalışırken gözüne çivi batması sebebiyle yaralanması hadisesinin iş kazası olduğunun tespitine, karar verilmiş ve verilen karar Yargıtay 21....

              Tarafından işçi olarak çalıştırıldığı şantiyede 20.04.2006 tarihinde bir iş kazası geçirdiğini ve sağ gözüne çivi batması sonucu yaralandığını, beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 15.000,00 TL Maddi Tazminatı ve 10.000,00 TL Manevi Tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 14/12/2016 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazmimat istemini 77.673,41 TL'ye ıslah etmiştir. B)Davalı Cevabı; Davalı ... Otelcilik İnş. Tur. İşl....

                Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 20/08/2021 tarih ve 2021/206 Esas sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı T1 01/02/2020 tarihinde, davalı T5 sevk idaresindeki 34 XX 429 plakalı, QUİCK sigorta şirketine kayıtlı sigortalı T4 'ye ait davalı Çay-Çilek koop dolmuşu firmasında kayıtlı araç ile yine Quick sigorta şirketine ait T3 sevk ve idaresindeki 34 XX 316 plakalı aracın kaza yapması sonucu; T5 idaresindeki minibüsün içerisinde yer alan yolcu konumunda bulunan davacı T1 ağır yaralandığını, hayat fonksiyonlarını 6.derece etkileyecek şekilde yaralandığını, kalça kırığı, omuz, boyun kırığı, çivi- vida takıldığını ve yatağa mahkum olduğunu, davacının 50.000 TL manevi tazminatın davalılardan olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsilini, hüküm altına alınacak alacağın tahsil edilememe riskine...

                UYAP Entegrasyonu