Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlunun takibe itiraz aşamasında tayin ettiği vekilin bu davada yetkili bulunup bulunmadığı davanın açılması sırasında belli olmadığından dava dilekçesinin vekil yerine asile tebliğ edilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Bu nedenle, davalı vekilinin dava dilekçesinin vekile tebliği gerektiği yönündeki istinaf istemi yerinde bulunmamıştır. Ancak; davalı vekilinin icra takibine itiraz aşamasında icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, Mahkemece davalının icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmıştır. İtirazın iptali davaları, icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardan olup davada yetkili icra dairesinde yapılmış bir icra takibi dava ön şartıdır. İtirazın iptali davasında mahkemece, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir....

Davalı vekili,davacının açılan icra takibine itiraz ederek İcra Hukuk Mahkemesinde dava açıldığını,davacının imzaya itiraz etmediğini, açılan bu dava neticesinde itirazın kaldırılmasına karar verildiğini ve kesinleştiğini,davacı tarafından süresi içinde imzaya itiraz etmediğinden, senetteki imzayı kabul etmiş sayılacağını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece,taraflar arasında gayrimenkul satış sözleşmesi tanzim edilmiş ise de davacının bu sözleşmede satış vaadinde bulunan olduğu, satış bedelinin 22.000 DM olduğu, taraflar arasında başkaca bir borç ilişkisinin tespit edilemediği,... Kurumu ve grafoloji alanında uzman bilirkişi heyetinden aldırılan raporlara göre takibe konu senet altındaki imzanın davacının eli ürünü olduğu hususunun da tespit edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    icra takibine girişildiği, davalı ise, icra takibinin mesnetsiz olduğu, takibin yetkili icra dairesinde başlatılmadığı gerekçeleriyle icra takibine itiraz ettiği, davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden ve icra dosyasında haksız bir şekilde takibe itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğundan davacı yararına İİK'nın 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile--------- sayılı dosyasında davalının icra takibine vaki itirazının iptaline,takibin devamına, davalı borçlu tarafından icra takibine haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına, peşin olarak ödenen yargılama giderleri ve harçlarla tespit edilecek avukatlık vekâlet ücretinin davalı borçludan tahsili ile müvekkilimize verilmesine, karar verilmesini talep ve dava ettiği...

      takip tarihine kadar işlemiş faizleri ile işlemiş faizin KDV'si toplamının; 33.235,80 TL olduğunu, geçiş ücretlerinin süresi içerisinde ödenmemesi üzerine ödenmeyen geçiş ücretleri ve yasal ceza bedellerinin ödenmesinin sağlanması amacıyla icra takibine girişildiğini; davalının ise, takibe konu edilen borcun bulunmadığı gerekçesiyle icra takibine itiraz ettiğini, dava konusu icra takibinden sonra 7144 sayılı Kanun’un 18. maddesi ile 6001 sayılı Kanun’un 30. maddesinde değişiklik yapılarak uygulanan ceza kat sayısının ondan dörde düşürüldüğünü, bu nedenle davanın ceza uygulamalarında kanuni değişiklik sonrasında oluşan hukuki durum dikkate alınarak cezalar dört kat olarak belirlenerek harçlandırıldığını, bu yönüyle; icra takibine konu edilen geçiş ücretlerinin dört katını aşan ceza bedellerinin davanın konusu olmadığını, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’ nun 6. ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’ nun 190. maddeleri uyarınca, herkes iddiasını ispat etmekle mükellef olduğunu, iİhlalli...

        takibi başlatılmış ve alacağın cebri icra ile tahsili yoluna gidildiğini, davalı borçlu vekilinin icra takibine itiraz edilerek takip durdurulduğu, açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla;-----sayılı dosyasında davalının icra takibine vaki itirazının iptaline, takibin devamına, davalı borçlu tarafından icra takibine haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini vekaleten arz ve talep ederiz SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Somut olayda davalı müvekkili şirketin-------------- bulunduğu, para alacaklarında borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinin yetkili olduğunun, icra takibinde yetkili daire ----- İcra Daireleri olacağını, davanın dayanağı icra takibine dayanak olarak gösterilen hiçbir belgenin sunulmadığı...

          İcra Mahkemesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davalı ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı tarafından davalılar aleyhine kira alacağı nedeniyle tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine, davacı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi talebinde bulunmuştur. Mahkemece talebin kısmen kabulü ile kiralananın tahliyesine, itirazın kaldırılması ve alacağın tahsiline ilişkin talebin ise genel mahkemede yargılamayı gerektirdiğinden bahisle bu taleplerinin reddine karar verilmiş, karar her iki taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Davalılar vekilinin, kiralanın tahliyesine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; davacı tarafça davalılar aleyhine yapılan haciz ve tahliye istekli icra takibine davalılar tarafından süresinde itiraz edildiğinden takip durmuştur....

            Mahkemece toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında ayakkabı fermuar alım-satımı konusunda ihtilaf bulunmadığı, davalının icra takibine yönelik itiraz dilekçesinde faturalara, borcun tamamına fer’ileri ile birlikte itiraz edilmiş olup, davadaki savunmanın aksine mallardaki maddi ayıptan bahsedilmediği, davalının ayıp iddiasının mücerret beyandan ileri gitmediği, davacının davalıdan bakiye alacak miktarının 4.447.00.-TL.işlemiş faiz miktarının da 627.04.-TL.olarak tespit edildiği gerekçesiyle davalının takip dosyasına vaki itirazının 4.447.-TL.asıl alacak, 627.04.-TL.işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.074.04.-TL.üzerinden iptali ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanarak takibin devamına, işlemiş faiz ile ilgili fazla talebin reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı yanca yapılan icra takibine karşı davalı borcun tamamına ve ferilerine itiraz etmiştir....

              Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 10.03.2005 gün ve 2003/304-2005/105 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - 1-Dosya içerisinde gönderilen ... 2.İcra Müdürlüğü'nün 2001/22718 sayılı takip dosyası fotokopisinin içerisinde borçlu davalı ... tarafından verilen icra takibine itiraz dilekçesinin davacı yüklenici şirkete tebliğine ilişkin belge örneği bulunmadığından, sözkonusu icra dosyasının aslının gönderilmesi, ayrıca davalı ...'ın icra takibine itiraz dilekçesinin davacı yüklenici şirkete tebliğ edildiği tarihin bildirilmesi, 2-Dava dışı davalının ortağı olduğu Yeni Yorum Konut ... Kooperatifinin ana sözleşmesinin ve Genel Kurul kararlarının yazıldığı karar defterlerinin birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 28.02.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                . - K A R A R - Davacı vekili; davalının bakiye fatura bedelini ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; alınan bilirkişi raporları ile davalının ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 16.575,75 TL alacaklı olduğu, takip tutarının ise 13.169,49 TL olduğunun anlaşıldığı, davacı vekilinin davalının 10.000 TL ödeme yaptığını, alacak miktarının 6.575,74 TL olduğunu beyan ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının icra takibine itirazının 6.575,74 TL'lik kısmının iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı davalıdan faturaya dayalı bakiye alacağı olduğu iddiasıyla Çine 2. İcra (Karpuzlu) Müdürlüğü'nün 2009/37 sayılı dosyasıyla 01.06.2009 tarihinde ilamsız icra takibine geçmiştir....

                  Asliye Ticaret Mahkemesinde dava takip edip sonuçlandırdığını ve ilamı icraya koyduğunu, ancak kendisine vekalet ücreti ödenmediğini, bunun üzerine vekalet ücreti alacağının tahsili için başlattığı icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır....

                    UYAP Entegrasyonu