A.Ş. aleyhine, 09/11/2020 tarihinde, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 13/11/2020 tarihinde tebliği üzerine borçlu vekilinin 16/11/2020 tarihli dilekçe ile borca vs. ve yetkiye itiraz ettiği, takibin durduğu, Alacaklı vekili, şikayet dilekçesinde, itirazın iptali davası açılmadan önce arabuluculuk yoluna gidilmesi zorunlu olduğundan arabuluculuk talep ettiklerini, alacaklı ve borçlu arabuluculuk görüşmeleri sonucunda anlaşmaya varıldığını, arabuluculuk anlaşma tutanağını Konya 9....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/549 KARAR NO : 2021/2098 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BURDUR İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2020 NUMARASI : 2020/49 ESAS 2020/107 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Takip alacaklısının aynı alacak için Afyonkarahisar İcra Dairesi’nin 2020/3284 Esas sayılı dosyası ile faturaya istinaden ilamsız icra takibi yaptığını, icra takibine yapılan itiraz ile takibin durdurulmasına karar verildiğini, takip miktarları ve takip dosyalarının içeriğinden her iki takibin aynı...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2020 NUMARASI : 2019/431 2020/714 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı dava dilekçesinde özetle; aleyhine Bursa 17. İcra Müdürlüğünün 2019/6141 Esas sayılı dosyasından takip başlatıldığını, ikametinin Orhangazi ilçesi olduğunu, Bursa 17....
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 21.01.2014 gün ve 2013/9059 Esas, 2014/326 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Davacı vekili, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'ne verdiği 30.01.2012 tarihli dava dilekçesinde, müvekkili kooperatif üyesi ve daire sahibi olan davalının ödenmeyen aidat ve sermaye arttırım borcunun tahsil amacıyla ... 6. İcra Müdürlüğü'nün 2011/9645 Esas sayılı dosyasında girişilen icra takibinin, yetkiye ve borca yapılan haksız itirazlar nedeniyle durduğunu ileri sürerek, yetkiye ve borca itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra dosyasına yaptıkları yetki itirazının kabul edilerek, ... İcra Müdürlüğü'nce dosyanın ......
Hukuk Dairesi'nin 2014/29924 esas, 2015/4701 karar sayılı kararı ) Takip dayanağı senette tanzim yeri İstanbul, borçlunun yerleşim yeri Ümraniye olup, takip Bakırköy icra dairelerinde başlatılmıştır. Borçlu tarafından icra dairesine verilen itiraz dilekçesinde, borca itiraz edilerek hukuki ilişkinin kabul edilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, sözleşmesel ilişkiye dayalı olarak yetkinin belirlenmesi mümkün değildir. TBK'nun 89. maddesi uyarınca alacaklının bu hukuki ilişkiye dayanarak kendi yerleşim yeri olan Bakırköy icra dairelerinde takip yapmasına yasal olanak bulunmadığından, mahkemece itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğundan, istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
- K A R A R - Davacı vekili, Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının tahsili için giriştikleri icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevabında, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davalının 15.9.2009 tarihli icra dosyasına verdiği dilekçesinde sadece takip şekline itirazını bildirdiği, borca itiraz niteliğinde olmadığı, itirazın iptali davasının görülüp dinlenebilmesi için her şeyden önce usulüne uygun olarak bu icra takibine itiraz yapılmasının gerektiği, davalının borca itirazının bulunmaması nedeniyle davanın ön şartının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava itirazın iptali istemine ilişkindir....
Davacı, davalının kaçak elektrik kullandığından bahisle aleyhine genel haciz yoluyla icra takibine girişmiştir. Davalının borca itiraz ettiği ve bu nedenle takibin durduğu gerekçesiyle itirazın iptali isteminde bulunmuştur. İcra İflâs Yasası'nın 62/1. maddesi uyarınca "borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra dairesine itirazını bildirmeye mecburdur" Aynı Yasanın 66/1. maddesine göre "müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur, itiraz müddetinde değilse alacaklının talebi üzerine icra müdürü takip muamelelerine alacağın tamamı için devam eder" Somut olayda davalı (borçlu)'ya ödeme emri 01.07.2003 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu itiraz süresi 08.07.2003 günü dolduğu halde 09.07.2003 tarihinde borca itiraz etmiştir. O halde icra takibine davalının itirazı süresinde değildir. Bu haliyle davacı alacaklı icra dairesinden takip muamelelerine devam edilmesini İcra İflâs Kanunu 66. maddesi gereğince isteyebilir....
İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı diğer takip dosyasının incelenmesinde; davacı takip alacaklısının, davalı/takip borçlusu aleyhine ilamsız yolla ticari ilişkisi sonrası 1.817,84-TL lik fuar stand dekorasyon protoklünden kaynaklanan bakiye fatura alacağının takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği, İcra dosyası uyap'tan incelendiğinde 08/06/2020 tarihinde dosyanın takipsizlik ile kapatıldığına dair karar tensip tutanağının olduğu ve İcra takibiin 30/01/2019 tarihinde yapıldığı ödeme emrinin 02/02/2019 tarihinde takip borçlusuna tebliğ edildiği ve takip borçlusu tarafından yetki ve borca itiraz dilekçesinin 05/02/2019 tarihinde süresi içerisinde sunulduğu, İcra Müdürlüğü'nce takibin durdurulmasına karar verildiği ve süresinde olarak asıl alacağına yönelik itirazın iptali ve takibin devamı bakımından işbu itirazın iptali davasının açılmış olduğu görülmüştür....
GEREKÇE: Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde yetkiye ve borca itirazına ilişkindir. Muş İcra Müdürlüğünün 2021/2800 takip sayılı dosyasında keşidecisinin T2 ve Nimet Yıldız, lehdarının T3 olduğu, senedin ciro yoluyla takip alacaklısı Bankaya geçtiği ve 250.000,00- TL bonoya istinaden takip alacaklısı banka tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı ödeme emrinin takip borçlularından Münasip ve Ömer'e 02/07/2021, Nimet'e ise 30/07/2021 tebliğ edildiği, borca ve yetkiye itiraza ilişkin davanın ise 07/07/2021 tarihinde süresi içerisinde yönlendirildiği görülmektedir. Davacı borçluların itiraz dilekçesinde, takip talebine konu bonodaki imzaya açıkça itiraz etmediği görülmekle mahkemece imza itirazına ilişkin değerlendirme yapılmaması yerindedir....
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılmadığının tespiti halinde mahkemece takibin iptalinin söz konusu olduğu, alacaklının yetkili icra dairesinde yeniden takip açması gerektiği, davacının İzmir İcra Dairesinde başlattığı icra takibine davalı tarafından yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında mahkemece davanın reddine karar verildiği, ardından davacının talebi üzerine takibin Kemaplaşa İcra Dairesine gönderildiği, davacının Kemal Paşa İcra Dairesinde yeni bir takip talebi bulunmadığından ödeme emrinin de geçerli olmadığı, bu durumda itirazın iptali davasının ön şartı olan geçerli bir takip talebi, ödeme emri ve itiraz bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir....