İcra Müdürlüğü'nün 2011/5178 sayılı takip dosyasından ecrimisilin tahsili hususunda başlatılan icra takibine itiraz ederek durdurduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, kira ilişkisinin zımnen yenilendiğini, ihtar sonrası yatırılan kiraların ihtirazi kayıt konulmadan alındığını, mahkemenin 2011/354 Esas sayılı dosyasının aynı mahiyette olduğunu ve o dosyada alınan bilirkişi raporu ile ödeme yapıldığının sabit olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı tarafından yapılan ödemelerin icra takibine konu miktarı karşıladığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü....
Davalı tarafın zamanaşımı defi yönünden yapılan incelemenin taraflar arasındaki ilişkinin sözleşmesel ilişki olması, sözleşmesel ilişkilerde -----uyarınca zamanaşımının -----yıllık süre olması, takibe konu faturaların --- yılına ait olması ve takip tarihinin ----- yılı olması nedeniyle takip tarihi itibari ile zamanaşımının dolmamış olması nedeniyle zamanaşımı definin reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı tarafça mutabakat formunun altındaki imzaya itiraz edilmiş ise de; icra takip dosyasında mutabakat formu ile birlikte ödeme emrinin tebliğ edildiği, ancak davalı tarafça icra takibine itiraz edilirken imzaya itiraz edilmediği, İİK 62/5.maddesi uyarınca takibin dayanağı olan belgenin altındaki imzaya takipte itiraz edilmemesi nedeniyle eldeki davada davalının imza inkarının dinlenemeyeceği kanaatine varılarak davalının bu yöndeki itirazı yerinde görülmemiştir....
Davacı tarafça ilk olarak ---- dosyası ile icra takibi başlatılmış olup, davalı yanın yetki itirazı sonucu icra takibine------- Müdürlüğü dosyası ile davacı tarafça 47.200,00 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlatılmış ve alacak miktarına takip tarihinden itibaren yıllık %19,75 oranında avans faizi talep edilmiştir. ---- gönderilen ödeme emrinde ise----işlemiş faiz olmak üzere toplam --- asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %13,75 oranında avans faizi ile birlikte tahsili talep edilmiş ve bu hali ile ödeme emri davalı yana tebliğ edilmiştir. Yetki itirazı sonrası açılan ikinci icra dosyası ilk icra takibinin devamı niteliğinde olup, ilk icra takibi ile talep edilmeyen bir alacağın yetki itirazı sonrasında talep edilmesi mümkün değildir. Bu nedenle davacı yanın işlemiş faiz istemi yerinde görülmemiştir....
. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete fişlerle satıp, teslim ettiği akaryakıt bedelinin ödenmediğini, alacağın tahsili için girişilen icra takibine itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına, %40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yetki itirazı ve zamanaşımı def'inde bulunduğu gibi sunulu teslim fişlerinde müvekkili şirketi temsile yetkili kişilerin de imzası olmadığını, davacıya borcu bulunmadığını bildirerek davanın reddi ile tazminata karar verilmesini istemiştir....
AŞ vekilleri süresi içinde 30.3.2005 tarihinde icra takibine itiraz ederek takip durmuştur. İcra takip dosyasında, en son 15.4.2005 tarihinde davalı (borçlu) şirketin takibe itirazı nedeniyle, bu borçlu yönünden takibin durdurulması yönünde karar verilmiş olup; yapılan bu işlemden sonra 4.2.2008 dava tarihine kadar hiçbir işlem yapılmamıştır. Davalı şirket vekili süresinde verdiği cevap dilekçesinde,zamanaşımı def'inde bulunmuş; mahkemece ara kararı ile zamanaşımı itirazının reddine karar verilmiştir. Oysa, icra takip dosyasında 15.4.2005 tarihinden 4.2.2008 dava tarihine kadar zamanaşımını kesen hiçbir işlem yapılmadığından 2918 sayılı KTK'nun 109/1.maddesinde öngörülen 2 yıllık zamanaşımı süresi de dolmuştur....
İcra müdürlüğünün 2016/23232 esas sayılı takip dosyasında icra takip dosyasının harçsız olarak yenilenmesine ilişkin 01/08/2016 tarihli icra müdürlüğü kararı ile bu karar sonrası yapılan icra müdürlüğü işlemlerinin iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine," karar verildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğü'nün 2015/5083 esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını; ancak icra takibi borçlusu olan davalı tarafın takibe haksız olarak itirazda bulunması ile takibin durduğunu belirterek icra takibine yapılan itirazın iptaline ve takip çıkış değeri üzerinden %20 inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın zamanaşımı süresi içerisinde açılmadığını, ayrıca ilama dayanarak ilamsız takip yapılamayacağını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile .... İcra Müdürlüğü'nün 2015/5083 Esas sayılı İcra takibine yapılan itirazın iptaline, icranın devamına, davacı lehine 24.000 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında görülen mal rejiminin tasfiyesine ilişkin ... Aile Mahkemesi'nin 2011/129 Esas ve 2014/869 Karar numaralı dosyasının incelenmesinde; davacı ...'ın davalı ...'...
Saruhanlı İcra Müdürlüğü'nün 2010/1665 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı tarafından, diğer borçluyla birlikte davacı keşideci borçlu aleyhine bir adet bonoya dayanılarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 ödeme emrinin davacı borçluya 23.12.2010 tarihinde tebliğ edildiği, takip dayanağı bononun şekli unsurlarının tam olduğu, 12.01.2011 tarihine kadar alacaklı tarafından takibin devamına yönelik taleplerde bulunulduğu, dosyanın takip edilmemesi üzerine işlemden kaldırıldığı ve 28.08.2012 tarihinde alacaklı tarafından yenileme talebinde bulunulduğu, bu tarihten sonra 22.10.2019 tarihli yenileme talebine kadar herhangi bir işlem yapılmadığı görülmüştür....
Davalı, söz konusu ücret alacağına ilişkin olarak davacı aleyhinde icra takibi başlatmış, ödeme emri davacıya tebliğ olunmuş, itiraz edilmeyerek takip kesinleşmiştir. Davacı, aleyhinde yapılan ilamsız icra takibine karşı zamanaşımı definde bulunmadığından, takip kesinleşmiştir. Bundan sonra salt zamanaşımı define dayalı olarak menfi tespit isteminde bulunulamaz. Hal böyle olunca mahkemece, istemin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne ilişkin karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle ------- Esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.İİK. mad. 67/I -III, V‟de düzenlenmiş bulunan itirazın iptali davası, borçlunun itirazının hükümsüz kılınarak, itiraz ile duran ilâmsız takibe konu olan alacağın varlığının saptanarak, icra takibinin devam etmesini (ve bu suretle, takip konusu alacağın borçludan alınmasını) sağlamak amacı ile açılır.İtirazın iptali davası açılabilmesi için; a) Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmalıdır. İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz....