Ltd Şti'nin icra dairesinin yetkisine dair itirazının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T7 Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekili tarafından müvekkil şirket hakkında Hadim İcra Müdürlüğü'nün 2018/2 Esas sayılı icra dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin borca itiraz ettiğini, diğer borçlu şirketin de yetkiye itiraz ettiğini, icra müdürlüğünce müvekkili şirket için borca itiraz, T8 yetki itirazı nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiğini, müvekkili şirketin itirazının geçerli bir itiraz olduğunu, icra müdürlüğünce icra takibinin durdurulmasına ilişkin kararın yerinde olduğunu, şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
-----sayılı takip dosyasının ------- incelenmesinde: Ödeme emrinin---- tarihinde borçlu ----- edildiği, borçlu ----- tarihinde tebliğ edildiği, borçlular adına -------- tarafından 06/08/2021 tarihinde borca itiraz dilekçesi sunulduğu, borca itiraz dilekçesinin yasal süresinde olduğu ancak borca itiraz dilekçesi ekinde sunulan vekaletnamenin incelenmesinde vekaletnameyi verenin borçlu---- --- adına vekaletin bulunmadığı, ibraz edilen vekaletin de borçlu ----kapsamadığı, icra dairesince --- karar tensip tutanağı ile takibin durdurulduğu, borçlu gider avansı olmadığından borca itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediği, öğrenme tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü sürede itirazın iptali davasının açıldığı tespit edilmiştir. Mahkememizce celse arasında---- ----- adına vekaletname sunulup sunulmadığı sorulmuş, icra dairesinin ----tarihli cevabı yazı ile --------adına düzenlenen vekaletnamenin gönderildiği görülmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/10/2022 NUMARASI : 2022/474 ESAS 2022/660 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili adına Kayseri Genel İcra Dairesinin 2022/38810 Esas sayılı dosyası ile davalı borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu henüz borcun içeriğini ve dayanak belgesini dahi görmeden kötü niyetli bir şekilde borcu olmadığını belirterek borcu inkar yoluyla borca itiraz ettiğini, borçlu T3 06.08.2022 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmesine rağmen borçlunun İcra İflas Kanununda açıkça belirtilen 7 günlük itiraz süresinde ve açıkça belirtilen usulde borca itiraz etmediğinden ödeme emrinin tebliği öncesi yaptığı borca itirazın değerlendirilmemesi...
da görüldüğü üzere İstanbul ili Kadıköy ilçesi sınırlarında olduğunu, İcra takibi İstanbul İli İstanbul Anadolu İcra Dairelerinde açılması gerekirken İstanbul Adliyesine bağlı bulunan icra dairesinde açıldığını, Bu sebeple yetkiye de itiraz etiklerini, Dosyanın yetkili İcra dairesi olan İstanbul Anadolu icra dairesine gönderilmesini talep ettiklerini, Gönderilen ödeme emri ekinde hiçbir dayanak belge olmadığından ve herhangi bir belgeye dayanılmadan icra takibi açıldığından takibe bu yönüyle de itiraz ettiklerini belirterek süresinde takibe, borca, faize, faiz oranına, işlemiş faize ve tüm ferilerine, ödeme emrine, takip talebine ve haksız takibe ilişkin açıkça süresi içerisinde itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep edilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/03/2022 NUMARASI : 2021/404 ESAS - 2022/129 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İcra Emrine İtiraz KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı şirket yetkilisi 13/08/2021 havale günlü dava dilekçesinde; Samsun İcra Müdürlüğünün 2021/58527 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, İcra emrinin kendilerine 11.08.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, alacaklı tarafından takip talebinde gösterilen %54 işlemiş temerrüt faizine itiraz ettiklerini, 08.06.2021 05.08.2021 tarihleri arası için işlemiş faiz olarak gösterilen 15.098,47 TL. faiz çok fahiş olduğunu, ayrıca, alacaklı bahka tarafından daha önce gönderilen 176.447,31 TL. toplam borca da T1 Ve Ltd. Şti. hem de Mahmut Karahan, T3 Ltd....
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı yan ile müvekkili şirket arasında ticari alışveriş olduğunu, davalının bu alacak ilişkisinin neticesinde müvekkili şirkete İstanbul Anadolu 4.İcra Müdürlüğünün 2019/25881 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, müvekkili şirket çalışanı olmayan bir şahsa ödeme emrinin tebliğ olduğunu, usulüne uygun tebliğ edilmeyen ödeme emrinin hukuka aykırı bir şekilde kesinleştiğini, 03/12/2020 tarihinde müvekkili şirket aleyhine başlatılan icra takibine itiraz ettiklerini, itirazlarının süresinde olmadığı ve yasal süresi içerisinde takip kesinleştiğinden bahisle itirazlarının reddine karar verildiğini, usulsüz tebligat nedeniyle tebliğ tarihinin 02/12/2020 olarak düzeltilmesini, İstanbul Anadolu 4.İcra Müdürlüğü'nün 2019/25881 Esas sayılı dosyasında süresinde yetkiye, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerinin tespit edilmesini, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece; "İcra dosyası getirtilip incelenmiş; davacı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 19.07.2019 tarihinde tebliğ edildiği, 23.07.2019 tarihinde borçlu davacının süresinde borca itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu görülmüştür. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının icra dairesine vermiş olduğu 23.07.2019 tarihli dilekçesinde borca itiraz ettiğini ve icra takibinin durdurulmasını talep ettiği anlaşıldığından takibin durdurulmasında yasaya aykırılık bulunmadığından şikayetin reddine karar verilmiştir." şeklinde karar verilmiştir. Davacı dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde icra müdürü borçluya İİK 60/1 maddesi hükmüne göre örnek 7 ödeme emri göndermesi gerekirken sehven örnek 4-5 icra emri gönderilmiş olup takip talebine aykırı olarak gönderilen icra emrinin süreye tabi olmadan şikayet yolu ile iptali mümkündür. İlamsız icra takibinde borçluya gönderilen icra emri ile takip kesinleştirilemez. Somut olayda ise borçluya icra emri gönderildiği bu icra emrine karşı borçlunun icra dairesinde itiraz ettiği takibin durdurulduğu, alacaklının icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmakla, mahkemece işin esasına girilmeden ilamsız icra takibine karşı icra emri çıkarılamayacağı gerekçesi ile itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Söz konusu tebligat parçasında ihtiyati haciz tutanağının da itiraz eden ...a tebliğ edildiğine ilişkin bir kayıt bulunmamakta olup, ödeme emrine itiraz da Sarıkamış İcra Müdürlüğü aracılığıyla ... 7.İcra Müdürlüğüne gönderilmiştir. Bu itibarla, ihtiyati haciz kararına itiraz süresinin ihtiyati haciz tutanağının borçluya tebliği tarihinden itibaren başladığı gözetilmeden, yazılı gerekçe ile itirazın reddedilmesi isabetsizdir. O hâlde mahkemece yapılacak iş, İcra ve İflâs Kanunu'nun 265’nci maddesine göre muterizin itirazlarının incelenerek, uygun sonuç çerçevesinde bir karar vermekten ibarettir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle ihtiyati hacze itiraz edenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek hâlinde iadesine, 6.10.2010 günü oybirliği ile karar verildi....
ödeme yapılmış olduğunu, 24/12/2020 tarihinde yapılan arabuluculuk görüşmesinde borcu kabul etmediklerini, 30/12/2020 tarihinde ödeme emrine "BORCUN TAMAMINA İTİRAZ EDİYORUZ" diyerek itiraz etmiş olduklarını, ancak ne hikmetse aynı gün içinde, ödeme emrine itiraz ettikten yaklaşık 2 saat sonra, müvekkiline haricen 20,000.00 TL.lık kısmi ödeme yapmış olduklarını, bu durumun borcun varlığının ikrarının belgesi olduğunu, öncesinde hiçbir şekilde taraflar arasında borç ilişkisi olmadığını iddia eden ve her seferinde borcun tümüne itiraz eden borçlunun, icra takibi başladıktan sonra ve borca itiraz ettikten sonra müvekkiline haricen 20.000,00 TL ödemesi borcu ikrar ettiğinin kesin delili niteliğinde olduğunu, bu sebeple borçlunun, ödeme emrine yaptığı itiraz hakkaniyete aykırı ve kötü niyetli olduğunu, dolayısıyla %20'den az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekliliği hasıl olduğunu, borçlunun belirli bir alacak için yapılan İcra takibinde borcun bir kısmına itiraz etmek...