Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İtirazın iptali davası, takip alacaklısı tarafından ödeme emrine itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılır.Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukuki yarar yoktur. Yargılama usulü bakımından ise itirazın iptali davaları genel hükümlere tabidir (HMK m.67,I). İtirazın geri alınması itirazın iptali davasına özgü davayı sona erdiren bir taraf işlemidir. Ödeme emrine itiraz etmiş olan borçlu veya vekâletnamesinde "kabul" özel yetkisi bulunan vekili itirazdan her zaman vazgeçebilir. İtirazın geri alınması durumunda ortada geçerli bir itirazdan söz edilemez....

    Hukuk Dairesinin 2021/916 Esas, 2021/1207 Karar sayılı ilamı) "...İtirazın iptali davasının görülebilmesi için yetkili icra müdürlüğünce usulüne uygun şekilde ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi ve ödeme emrine borçlu tarafından usulüne uygun şekilde yapılmış itirazın bulunması gerekir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan takipteki ödeme emrine ilişkin yetkiye itiraz yanında borca da itiraz edilmiş olsa bile yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın gönderildiği yetkili icra dairesince yeniden ödeme emri çıkarılacak olup itiraz üzerine takibin durması için tebliğ edilen yeni ödeme emrine de ayrıca itiraz edilmesi gerekir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan borca itiraz yetkili icra dairesinde çıkartılan ödeme emri bakımından sonuç doğurmaz. Bu nedenle yeni ödeme emrine itiraz edilmemiş olması halinde takip kesinleşir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/3001 KARAR NO : 2021/1043 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DÖRTYOL İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/09/2019 NUMARASI : 2019/33 ESAS 2019/225 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Dörtyol İcra Hukuk Mahkemesi'nin 20/09/2019 tarih 2019/33 esas 2019/225 karar sayılı mahkeme kararının davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket hakkında Dörtyol 1.İş Mahkemesinin 2016/371 esas 2017/155 karar sayılı ilamı ile takibin devamına karar verilmiş olduğundan takip yolunun ilamın icrası yerine adi iflas yoluyla devam edilmesi talebinin icra müdürlüğünce kabulüne ve takibe, borca ve ferilerine itiraz ettiklerini, müvekkili şirket hakkında kesinleşmiş bir alacak bulunmadığını, takip dayanağı ilamın istinaf edildiğini, bu nedenle takip konusu tüm borca ve ferilerine...

      GEREKÇE : Uyuşmazlık borçlu tarafından maddi hata ile ibraz edilen borca itiraz dilekçesinin geçerli olup olmadığı noktasında memur muamelesini şikayet mahiyetindedir. Adana 9.İcra Müdürlüğünün 2020/647 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T3 vekili tarafından, borçlu T1 aleyhine, toplam 39.096,27 TL asıl alacak ve ferilerin tahsili amacıyla genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacı borçluya ödeme emrinin 17.01.2020 tarihinde tebliğ edildiği, 20.01.2020 havale tarihli itiraz dilekçesi ile davacı borçlu tarafından yetkiye, borca ve faize itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin başlığında Adana 8. İcra Müdürlüğüne gönderilmek üzere İcra Müdürlüğüne Besni yazıldığı, aynı tarihte Besni İcra Müdürlüğünün 20.01.2020 tarih ve 2020/90 Muh. Sayılı yazısı ile itiraz dilekçesinin Adana 8....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/01/2020 NUMARASI : 2019/1092 ESAS 2020/31 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafça aleyhine İstanbul 26. İcra Müdürlüğü'nün 2019/43648 e sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, ödeme emrine süresi içerisinde itirazda bulunduğunu, alacaklıya hiçbir borcu olmadığını, borca ve ferilerine itiraz ettiğini beyanla, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, faturaya dayalı alacak sebebiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir. Davacı, davalı ile aralarında katılım sözleşmesi imzalandığını bu sebeple davalı ile aralarında ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında hak ettiği fatura alacağının davalı tarafından ödenmediğini, alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        Davacı dava dilekçesinde ödeme emri itiraz başlığı altında ilamsız takibe ilişkin borcu olmadığına yönelik dilekçe vermiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin 16/05/2022 tarihinde sunmuş olduğu dilekçe iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağı çerçevesinde kabul edilmemiştir. İddia ve savunmanın genişletilmesi yasağının istisnası olan ıslahın davanın türü olan icra memuru işlemini şikayette uygulanamayacağı ve karşı tarafın açık muvafakati de bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı asıl dava dilekçesinde borcu olmadığından ödeme emrine itiraz etmiş olup, kendisine yapılan tebligatın usulsüz olduğuna ilişkin bir ibare bulunmadığı anlaşılmıştır. İlamsız takiplerde borca itirazın icra dairesine yapılması gerekir. İcra Mahkemesine yapılan ödeme emrine itiraz hüküm doğurmaz. Borçluya yapılan tebligat 29/03/2022 tarihinde tebliğ edilmiş olup, borçlu 12/04/2022 tarihinde icra dairesine borca itiraz etmiştir....

        İcra Müdürlüğü'nün 2009/4525 Esas sayılı dosyası ile fatura alacağından dolayı icra takibi açıldığını, davalının icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz ettiğini, davalının itirazı üzerine takip dosyasının yetkili Adıyaman 1. İcra Müdürlüğü'nün 2009/1156 Esas numarasını alarak davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, ancak davalı borçlunun haksız olarak icra takibine itiraz ettiğini, taraflar arasında uzun zamandan bu yana devam eden ticari ilişki bulunduğunu, davalı firmaya ıslak mendilin telası (hammede) satımı yapıldığını, aralarında cari hesaplar bulunduğunu, belirterek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Dava, alacağın tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı alacaklı tarafından Bakırköy/İstanbul adresinde başlatılan ilamsız icra takibine, yetki ve esas yönünden yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında, mahkemece, yetkili icra dairesinde takip yapılmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verildiği ve bu kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, bunun üzerine dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderildiği ve bu icra dairesi tarafından gönderilen ödeme emrine itiraz üzerine, işbu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmaktadır. Kesinleşen usule ilişkin Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kararı ilamsız icra takibin ortadan kalkması ve geçersizliği sonucunu doğurmayacağı gibi, aynı alacağa ilişkin İİK 68/1 maddesi uyarınca ikinci bir ilamsız icra takibi yapma olanağı da yoktur....

            Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra memur muamelesi şikayet edildiğinden taraflarına husumet yöneltilemeyeceğini, şikayetin süresinde yapılmadığını, menfi tespit davasında verilen tedbir kararı nedeniyle takip durdurulduğundan dava açmakta davacının hukuki yararı bulunmadığını, davacı tarafın icra dairesine verdiği dilekçesinde hiçbir borca itiraz lafzı geçmediği halde tüm borca itiraz olarak değerlendirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir....

            UYAP Entegrasyonu