Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2015/1988 esas sayılı dosyası ile 3.794.82 TL asıl alacak ve 74.00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.868.82 TL alacak için genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başvurduğu, borçluya ödeme emrinin 26.08.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun icra takibine 07.09.2015 tarihinde itiraz ettiği tespit edilmiştir. ... İcra Müdürlüğü kanalıyla muhabere yoluyla icra müdürlüğüne ulaşan borçlu itirazı üzerine ... (...) İcra Müdürlüğünce 26.10.2015 tarihinde borçlunun itirazının süresinde olmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu 62. maddesinde itirazın süresi ve şekli, 65.maddesinde gecikmiş itirazın nasıl yapılacağı düzenlenmiştir. 66. maddesinde ise süresi içerisinde yapılan itirazın icra takibini durduracağı, itiraz süresinde değilse alacaklının talebi üzerine icra memurunun takip işlemlerine alacağın tamamı için devam edeceği düzenlenmiştir. Borçlunun itirazı süresinde olmadığından reddedilmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında, kooperatif üyeliğine dayalı aidat borcunun tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili, davalının müvekkili kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatife olan aidat borçlarını ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine de itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazlarının iptalini ve %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, kooperatife borcunun olmadığını ve gecikme faizini kabul etmediğini savunarak, davanın reddini ve %40 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir....

      Borçlu adresinde bulunamadığı için ödeme emri onun adına tebligatı kabule yetkili bir kimseye (örneğin, borçlunun eşine) tebliğ edilmiş ve borçlu bir seyahatte olduğu için eşi yedi gün içinde ödeme emrini borçluya verememişse borçlu, seyahatten döndükten sonra ödeme emrini öğrenince (üç gün içinde) gecikmiş itirazda bulunabilir. Buna karşılık, ödeme emri tebliği usulsüz ise örneğin ödeme emri borçlunun komşusuna tebliğ edilmiş ise, bu hâlde borçlunun gecikmiş itiraz yoluna gitmesine gerek yoktur. Borçlunun gideceği yol normal itiraz yoludur. Çünkü usulsüz tebliğde ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih, borçlunun usulsüz tebliği öğrendiğini bildirdiği tarihtir ve borçlu için yedi günlük normal itiraz süresi bu tarihten itibaren başlar (Baki Kuru, İcra ve İflâs Hukuku El Kitabı, Ankara, İkinci Baskı, 2013, s.241-242, Arslan vd., s.206-207). 7. Gecikmiş itiraz yazılı veya sözlü olarak icra mahkemesine yapılır....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/05/2023 NUMARASI : 2023/262 ESAS 2023/263 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2020/59243 esas sayılı dosyası ile kendisine ödeme emrinin gönderildiğini, takip konusu borçtan sorumlu olmadığını, yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığını, kapısına not bırakılmadığını, muhtara verilmediğini, muhtarında kendisini arayıp haberdar etmediğini, 103 davetiyesi gelince haberdar olduğunu, borçlu bir ilgisinin olmadığını, borcun şirkete ait olduğunu, borcun diğer borçluya ait olduğunu beyan ederek hacizlerin kaldırılmasına, takibin durdurulmasına, kötü niyetli takip nedeniyle %20 kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline...

        Gecikmiş itiraz başlığını taşıyan İİK’nun 65. maddesinde “Borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Anılan yasa hükmü gereğince gecikmiş itirazdan söz edilebilmesi için tebligatın usule uygun yapılması, ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması ve gecikmiş itirazda bulunacak kişinin mazeretini gösteren delillerle birlikte esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi zorunludur. Bir başka anlatımla gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır....

        SAVUNMA : Davalı şirkete usulüne uygun yapılan tebligata rağmen davaya cevap vermediği, icra dosyasında yapılan itirazda alacaklı görünen tarafa herhangi bir borçlarının olmadığını, alacaklı taraf ile aralarında sözleşme bulunduğunu, bu nedenle takibe, borca, ödeme emrine, faiz oranına ve işlemiş faize itiraz ettiklerini beyan etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, kaçak elektrik kullanımına ilşkin yapılan tespit ve bu hususta düzenlenen tutanağa konu borcun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir. Davacı, davalının kaçak elektrik kullanması sebebiyle müvekkilinin alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir....

          Sonuç olarak; Davacının İİK. 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz konusuyla açmış olduğu davada, icra dosyasında davacı borçluya tebligat yapılan dönemde davacının yurt dışında olduğunun sabit olduğu, yasal süresinde davayı açtığı bu sebeple gecikmiş itirazın kabulü ile icra takibinin durdurulmasına karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Gecikmiş itirazın KABULÜNE, Şikayetçi borçlu hakkında başlatılan Çorlu 4. İcra Müdürlüğünün 2020/5030 Esas sayılı icra takibinin DURDURULMASINA, " karar verildiği görülmüştür....

          İcra Müdürlüğünün 2019/9640 esas numarası ile kendisine gönderilen ödeme emrini 04/09/2019 tarihinde muhtardan teslim aldığını, müvekkilinin kapısına haber kağıdı yapıştırılmadığı için usulüne uygun tebliğ yapılmadığını, usulsüz tebliğ nedeni ile 04/09/2019 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmasını talep ettiğini, müvekkilinin davalı şirket ile denetim sözleşmesi olmadığını, takip konusu alacağın sözleşmeye dayalı dayalı alacak olduğunu, dava konusu inşaatta ruhsat ve eklerine aykırı imalat mevcut olduğunu, davalı şirketin denetleme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, denetimle ilgili alacak hak etmediğini belirterek, müvekkilinin ödeme emrinin 04/09/2019 tarihinde tebliğ edilmiş kabul edilmesine, müvekkilinin icra takibine süresinde itiraz etmiş sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, gecikmiş itirazın reddine, dair karar verilmiştir....

          Mahkemesin’ce borçlunun başvurusunun gecikmiş itiraz olarak değerlendirilmesi ancak öğrendiği tarihten itibaren 3 gün içerisinde itirazda bulunmadığından gecikmiş itirazın hak düşürücü süreden reddine karar verilmesi gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ile gecikmiş itirazın süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği görülmüştür....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında kooperatif aidat borcunun tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; Duruşma için belli edilen gün ve saatte taraflardan gelen olmadığı görülerek evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verildi. İnceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkili kooperatifin üyesi olan davalının birikmiş aidat borcunu ödemediğini, başlatılan icra takibine de haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile % 40 icra inkâr tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, önce icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş, esasa ilişkin ise müvekkilinin borçlu olmadığını savunmuş, %40 kötüniyet tazminatının tahsilini istemiştir....

              UYAP Entegrasyonu