dairesinin işleminin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla davanın kabulü ile harca ilişkin icra dairesi kararlarının iptaline, harç oranının %4,55 olarak düzeltilmesine buna göre işlem yapılmasına, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/01/2020 NUMARASI : 2019/654 ESAS 2020/44 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Adana 6. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 15/01/2020 tarih 2019/654 esas 2020/44 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından bonoya dayanılarak Adana 10. İcra Dairesinin 2018/6951 esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, Adana 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/470 esas sayılı dosyasından verilen 09/07/2019 tarihli ara karar ile takibin teminatsız olarak durdurulduğunu, borçlunun talebi üzerine, müdürlükçe 30/07/2019 tarihinde banka hesapları üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verildiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek 30/07/2019 tarihli kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, İcra Müdürlüğünce haciz talebinin reddi ve hacizlerin kaldırılması işleminin iptaline ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 5393 sayılı kanunun 15/son maddesi, 2004 sayılı kanunun 36. maddesi 3. Değerlendirme İİK'nın 36. maddesi gereğince; ilâmı temyiz eden borçlu, hükmolunan para veya eşyanın resmî bir mercie depo edildiğini ispat eder yahut hükmolunan para veya eşya kıymetinde icra mahkemesi tarafından kabul edilecek taşınır rehin veya esham veya tahvilât veya taşınmaz rehin veya muteber banka kefaleti gösterirse veya borçlunun hükmolunan para ve eşyayı karşılayacak malı mahcuz ise, icranın geri bırakılması için Yargıtay’dan karar almak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verilir. İİK’nın 36. maddesi gereğince, icranın tehiri için taşınmaz teminat olarak gösterilebilir ise de, taşınmazın satışı halinde, satış bedelinin, dosya borcunu ferileri ile birlikte karşılayıp karşılamayacağı belli değildir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; Ereğli İcra Müdürlüğü'nün 2019/4805 Esas sayılı doyasıyla kendisi hakkında icra takibi başlatıldığını ve taşınmazlarına haciz konulduğunu, alacaklı vekili tarafından 25/02/2020 tarihinde taşınmazlardaki hacizlerin kaldırılmasının talep edildiğini, icra müdürlüğünün 26/02/2020 tarihli tensip kararı ile gerekli tahsil harcının yatırılması halinde talep gibi işlem yapılmasına karar verildiğini, ilgili harcın tarafınca yatırıldığını, ancak Ereğli İcra Müdürlüğü'nün 03/12/2020 tarihli karar tensip tutanağı ile tensip kararının 26/02/2020 tarihli olduğundan ve haciz kaldırmalarına ilişkin gerekli tahsil harcının karar tarihinde yatırılmadığından dolayı talebin reddine karar verdiğini, işbu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, icra memur işleminin iptali ile icra dosyasındaki tüm hacizlerin kaldırılmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve şikayet etmiştir...
Hukuk Dairesinin 31/05/2019 tarih 2019/965 Esas 2019/1181 Karar sayılı kararıyla, yerel mahkemenin karar tarihi olan 08/02/2019 tarihinden geçerli olmak koşuluyla 1 yıl süre ile kesin mühlet verildiğini, akabinde konkordato talep eden müvekkilinin mal varlığı bütünlüğünün korunması ve alacaklılar arasında eşitsizliğe sebebiyet verilmemesi açısından yerel mahkeme tarafından da Bölge Adliye Mahkemesi'nin kararı yönünde ara karar verildiğini, bu gelişmeler nedeniyle icra müdürlüğünden 08/02/2019 tarihinden sonra konulmuş tüm hacizlerin fekkinin talep edildiğini, icra müdürünün bu talebi reddettiğini, bu durumun alacaklılar arasındaki eşitliği bozduğunu, borçlunun mal varlığı üzerine haciz koyduran alacağa imtiyaz sağladığını, bu hususun konkordato kurumunun ruhuna ve amacına aykırı olduğunu, vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığını bildirerek 22/09/2020 tarihli icra memur işleminin iptaline, konulmuş hacizlerin fekkine karar verilmesini istemiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/284 E. - 2018/796 K. sayılı dosyasında ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne yönelik olarak şikayette bulunduğu ve bu dosyada şikayetin kabulü ile tebliğ tarihinin 25.04.2018 tarihi olarak düzeltilmesine karar verildiği, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olması nedeniyle takip kesinleşmeyeceğinden, bu tarihten önceki hacizlerin hükümsüz kaldığının kabulü gerektiği yönünde karar verilmiş ise de bu kararın henüz kesinleşmediği, tebligat usulsüzlüğüne ilişkin mahkeme kararı kesinleşmeden icra edilemeyeceği, dolayısıyla şikayete konu hacizlerin kaldırılmasına yönelik icra memurluğu işleminin yerinde olmadığından...." bahisle 01/03/2019 tarihli icra müdürlüğü işleminin iptaline karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusunun ise Bölge Adliye Mahkemesince aynı gerekçeyle esastan reddedildiği anlaşılmaktadır....
İcra Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2022/404 E., 2022/465 K. Taraflar arasındaki ilama dayalı takipte icra memur muamelesini şikayet sebebiyle yapılan inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile, icra takip dosyasında icra müdürlüğünün 25.05.2022 tarihli kararının ve şikayetçi borçlu aleyhine uygulanan tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararın karşı taraf alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı karşı taraf alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
İcra Müdürlüğünün 2018/13340 Esas sayılı takibinin İzmir 11. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/753 Esas, 2021/1964 Karar sayılı ilamı ile müvekkili yönünden iptaline karar verildiği ve dosyada mevcut tüm hacizlerin kaldırıldığı bildirilerek gerçeğe aykırı beyanda bulunulduğunu, İzmir 11....
Hukuk Dairesinin 2018/13664 Esas ve 2019/17070 Karar sayılı içtihadına göre takip borçlusu olmayan üçüncü kişi taşınmaz malikinin hak düşürücü sürelerin geçmesinden kaynaklı hacizlerin kaldırılmasını talep etmekte hukuki yararının bulunduğu ileri sürülerek taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmiştir. SAVUNMA: Davalı T6 vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin alacaklarının tahsil edilmesi amacıyla Konya 6. İcra Müdürlüğünün 2019/8191 (2007/560 Eski) Esas sayılı dosyası ile 16.01.2007 tarihinde borçlu-diğer davalı T5 ve diğer borçlular aleyhine icra takibi başlatıldığını, Konya 6....
Davalı vekili tarafından 23/10/2020 tarihinde borca itiraz dilekçesi verildiğinden, İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra takibi durdurulması ve 23/10/2020 tarihinde konulan hacizlerin kaldırılmasına ilişkin icra memur işlemi şikayet konusu edilmiştir. İcra mahkemesi kararlarının infazı için kesinleşmesi zorunlu olmayıp, usulsüz tebligat şikayeti kararının infazı için kesinleşmesi gerektiğine ilişkin yasal bir düzenleme de bulunmadığından, davalının yasal süresi içinde borca itiraz etmesi nedeniyle takibin durdurulmasına ve itiraz tarihinden sonra konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....