Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstihkak ve şikayet davaları birleştirildikten sonra mahkemece, borçlunun işçisine yeni bir şirket kurdurup faaliyetine bu kapsamda devam ettiğinden istihkak davasının reddine ve mahcuzların üçüncü kişiye ait olduğu iddiasında bulunan borçluların bu davayı açmakta hukuki yararları olmadığından şikayet davasının da reddine karar verilmiş, karar davacı üçüncü kişi şirket vekili tarafından istihkak davası yününden bozulması için temyiz edilmiştir.Davacı takip borçluları ... Ltd. Şti. ile ..., borçlusu oldukları icra takibi kapsamında 22.09.2011 tarihinde kendileri ile ilgili olmayan ... Ltd. Şti.'nin adresinde muhafaza işlemi yapılmak istendiğini öne sürerek bu yöndeki memur işleminin iptaline karar verilmesini talep etmişlerdir.Davacı üçüncü kişi ... Otel Ekipmanları San. Tic. Ltd. Şti. vekili, davacı şirketin taraf olmadığı icra takibinde ... Cad. ......

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı memur işlemini şikayete ilişkindir. Dava konusu memur işlemi bir hakkın yerine getirilmemesine ilişkin olduğundan niteliği gereği süresiz olarak şikayet konusu yapılabilir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin icra dosyasında 3. kişi değil, borçlu olduğunu, icra dosyasına borçlu sıfatıyla eklenildiğini, şikayet konularından biri de bu olmasına rağmen mahkemece bu konuda hüküm kurulmadığını, müvekkilinin borçlu olarak statü değişikliği talebi kabul görmemesine rağmen üçüncü kişi olarak değerlendirilerek hatalı hüküm kurulduğunu, müvekkili tarafından yatırılan 269,860,00TL icra müdürlüğü kasasında durduğunu, dolayısıyla sebepsiz zenginleşme veya istirdat davasına konu olacak alacaklı bulunmadığından, söz konusu paranın istenilmesi için gösterilen yol ve reddine dair hükmün yanlış olduğunu, söz konusu meblağın iadesi için İcra Müdürlüğüne başvurularının reddedildiğini, memur işlemini şikayet ile Bursa İcra hukuk mahkemesine açmış oldukları şikayetlerinin de reddedildiğini, İİK denetleme yükümlülüğü altında bulunan yerel mahkeme hakimin bu gerekçesinin de hatalı olduğunu, bu paranın aşkın olarak dosyada durması ve iade...

    tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 02.03.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 365/1. maddesinde; “İstinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara veya vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikâyetin reddine yahut süresi geçmiş bir şikâyete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri gereğince istem icra mahkemesince reddedilir” hükmü yer almaktadır. Aynı maddenin 3. fıkrasında ise; “Bölge adliye mahkemesi, birinci fıkra kapsamına girdiği hâlde reddine karar verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin karara bağlar” düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen karar, satış isteminin reddine dair icra memur işlemini şikayet olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır....

      tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 02.03.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 365/1. maddesinde; “İstinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara veya vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikâyetin reddine yahut süresi geçmiş bir şikâyete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri gereğince istem icra mahkemesince reddedilir” hükmü yer almaktadır. Aynı maddenin 3. fıkrasında ise; “Bölge adliye mahkemesi, birinci fıkra kapsamına girdiği hâlde reddine karar verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin karara bağlar” düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen karar, satış isteminin reddine dair icra memur işlemini şikayet olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır....

        Sayılı ilamın istinaf yolu açık olmak üzere karar verildiğinden, kararı istinaf edeceğinden dosyada icra takibinin yasalara aykırı olarak kesinleştirilmiş olması nedeniyle 3.şahıs T1 çıkartılan tebligatların usul ve yasaya aykırı olarak tebliğ edilmiş olması nedeniyle 89/3 haciz ihbarnamesinin ilamın kesinleşmesinden sonra çıkartılmasının 02.02.2022 tarihli dilekçeyle talep edildiği, eldeki davanın iş bu icra müdürlüğü işlemini şikayet için açıldığı anlaşılmıştır. İcra memur muamelesini şikayet sebepleri İİK madde 16'da belirtilmiştir. İİK m.16 memur muamelesini şikayet ve sebeplerini "Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikâyet olunabilir. Şikâyet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra müdürünün işlemini şikayet Uyuşmazlık, icra müdürünün işlemini şikayet istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 03.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Şikayet, icra (ve iflas) dairelerinin kanuna aykırı olan veya hadiseye uygun bulunmayan işlemlerinin düzeltilmesi veya yerine getirilmeyen veya sebepsiz sürüncemede bırakılan bir hakkın yerine getirilmesi için başvurulan bir kanun yoludur. Şikayet ve şartları İİK.'nun 16. maddesinde düzenlenmiştir. Şikayet, icra ve iflas dairelerinin işlemlerine karşı başvurulan kendine özgü bir kanun yolu olup, bir dava değildir. Bu nedenle şikayette davacı ve davalı terimlerinin yeri yoktur. Şikayette iki taraf vardır: 1)Şikayet eden, 2)Şikayet olunan (karşı taraf). İcra müdürünün bir işleminden zarar gördüğünü bildiren her ilgili, o işlem hakkında şikayet yoluna başvurabilir. Başka bir deyimle, icra müdürünün bir işlemini, yukarıda belirtilen dört sebepten birine dayanarak iptal ettirmek veya düzelttirmekte hukuki menfaati (yararı) bulunan herkes, şikayette bulunabilir....

          İcra İflas Kanunu 355. ve 356. maddesi maaş ve ücretlerin kesilmesinde usul başlığı ile '' Devlet işlerinde veya hususi müesseselerde bulunan borçlu memur veya müstahdemlerin maaş ve ücretlerinin kesilmesi '' işlemini düzenlemektedir. Somut olayda; takibin dayanağı ilamda borçlu ... Belediye Başkanlığı olup, ilgili belediye başkanlığında çalışan belediye başkanı yada diğer memurların borçla ilgisi bulunmamaktadır. Borçlu belediye başkanlığına gönderilen haciz müzekkeresinden sonra uygulama yeri bulunmadığı halde İİK 356 ve devamı maddeler uyarınca işlem yapılacağı şeklinde tekit yazılmasının bu nedenle usulsüz olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece şikayet kabul edilip muhtranın iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddi doğru değildir....

            Somut olayda, şikayetçi alacaklının işlemlerinin her türlü harçtan muaf olduğunu beyanla icra memur işlemini şikayet ile icra mahkemesine başvurduğu, İstanbul ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 19.07.2022 tarih ve 2022/456 E. 2022/375 K. sayılı kararı ile talebin reddine karar verildiği, şikayetçi tarafından, talebin reddine dair ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi'nin 25.10.2022 tarih ve 2022/3633 E. 2022/3094 K. sayılı kararı ile istinaf başvurusunun İİK’nun 365/3. maddesi gereği reddedildiği, bu kararın temyiz edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince temyiz talebinin de reddine karar verildiği, bu kez son kararın temyiz konusu yapıldığı anlaşılmaktadır. İstinafa ve temyize konu uyuşmazlığın vekalet suret harcı olan 11,50 TL'ye ilişkin olduğu görülmektedir....

              UYAP Entegrasyonu