Davalı, kefaletinin bulunduğu sözleşme nedeniyle kullandırılan kredinin 15.030,38 TL'lik kısmının dava dışı borçlu tarafından ödendiğini, bu kredi nedeniyle açılan hesapta icra takibinin başladığı dönemde sadece 4.019,62 TL borç bulunmakta olduğunu, bu sözleşmeden bir yıl önce alacaklı ile dava dışı asıl borçlu arasında imzalanan sözleşmeden ve kullandırılan 50.000 TL'lik kredi borcundan sorumlu tutulamayacağını bildirerek davanın reddini istemiştir....
Dava genel kredi sözleşmesinde kefaleti bulunan davalıdan kredi borcunun tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalının 2007 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi ile dava dışı....Reklam ve Promosyon Ürünleri San.ve Tic.Ltd.Şti'nin kullandığı kredide kefaletinin bulunduğu, 2009 tarihli sözleşmede ise kefaletinin olmadığı anlaşılmaktadır. Kefil kefaleti bulunan sözleşmeden dolayı kefalet limiti ve kendi temerrüdünün sonuçlarından sorumludur. Borcun bir aşamada sıfırlanmış olması kefaleti kendiliğinden sonra erdirmeyeceğinden, mahkemece kredi borcunun davalının kefalet imzası bulunan 2007 tarihli sözleşme kapsamında kullandırılıp kullandırılmadığının yerinde inceleme yaptırılarak uzman bilirkişiye tespit ettirildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönde bir inceleme yapılmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 05/03/2020 tarihli, 2019/894 esas, 2020/152 karar sayılı kararı ile, şikayetin kabulü ile "... alınan icra kefaletinin ve müştekinin kefil ve borçlu sıfatlarının geçersizliğinin tespitine ve takibe dayanak senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığından söz konusu senede dayalı olarak başlatılan icra takibinin müşteki yönünden iptaline" hükmedilmiş, davacı icra kefili tarafından bu ilama dayanılarak daha önce konulmuş olan hacizlerin kaldırılması talep edilmiş, icra müdürlüğünün 29/04/2020 ve 10/06/2020 tarihli kararları ile ilamın henüz kesinleşmediği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir. Kural olarak icra mahkemesi kararlarının uygulanması için kesinleşme gerekmez. İcra Mahkemesi kararları verildikleri tarih itibariyle hüküm ve sonuç doğurur. Ayrıca takibin ve icra kefaletinin iptaline ilişkin kararın infazı için kesinleşmesi gerektiğine dair özel bir yasal düzenleme de bulunmamaktadır (Yargıtay 12....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili bankanın dava dışı ...' a davalının kefaletiyle kredi kullandırdığını, kredinin geri ödemesinin yapılmadığını, ... 20. İcra Müdürlüğünün 2013/12767 E. sayılı icra takip dosyasıyla icra takibi yaptıklarını, davalının takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına ve davalının icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davaya konu kredinin asıl borçlusunun kardeşi ... olduğunu, davaya konu takipten başka yine kendisi hakkında ... 20. İcra Müdürlüğünün 2013/12767 ve ... 20....
Müvekkilin şahsi kefaletinin de geçersiz olması sebebiyle şirketin diğer borçlarında sorumlu tutulamayacağını, icra takibine konu borcun hangi tarihli krediye ilişkin olduğu belirtilmediğini, hal böyle iken asıl borçluya kullandırılmış olan kredilerden hangilerinin ödendiği veya ödenmediği belli değilken müvekkilin kefaletinin geçerliliğini iddia etmenin hukuka uygun olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir. Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır. Celp edilen ----- celp edilip incelenmiştir....
Mat….A.Ş. arasında üç adet finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin bu sözleşmelerden sadece ilkinde kefaletinin olduğunu, yine sözleşmelerde tadil yapılarak kiracının değiştiğini, ancak davalının müvekkili aleyhine kira borcunun ödenmemesi nedeniyle icra takibi başlattığını belirterek müvekkilinin bu takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava dışı şirketin kira bedelini ödememesi üzerine kefil olan davacı aleyhine icra takibine geçildiğini, her ne kadar kiracı değişse de davacının sorumluluğunun devam ettiğini belirterek davanın reddini istemiştir....
DAVA : İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 06/01/2020 KARAR TARİHİ : 16/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/06/2022 Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek davalının icra takibine itirazının iptaline, %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
kefaletinin devam ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 14.05.2008 Nosu : 109-285 Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava dışı Habib Çenkli ile Marmara Bankası A.Ş.arasında 1993 yılında konut kredisi sözleşmesi uygulandığını, davalılar sözleşmenin müteselsil kefili olduklarını, bankanın 09.02.2001 tarihinde hesabı kat edip 11.10.2001 tarihinde kefiller hakkında icra takibi yaptığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dava, icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir....
İİK'nın 38. maddesine göre, icra kefaletleri ilam niteliğinde olup, icra kefiline icra emri gönderilir. Ancak, usulüne uygun olarak verilen icra kefaleti ilam hükmünde sayılır. İcra kefaletinin geçersizliği nedeniyle iptali istemi, yargılamayı gerektirmesi nedeniyle genel mahkemede ileri sürülebilecek bir husus olup, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurularak iptali talep edilemez. Ancak, İİK'nın 38. maddesi uyarınca icra dairesindeki kefaletler, müteselsil kefalet niteliğinde olup, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tâbidir. Buna göre ilamlı icra takibine konu edilebilmesi, bir diğer ifade ile icra kefiline icra emri tebliğ edilebilmesi için icra kefaletinin yasada öngörülen şekil şartlarına uygun olarak yapılmış olması gerekir....