ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/617 Esas KARAR NO : 2023/350 DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 02/07/2018 KARAR TARİHİ : 04/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar Vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ... aleyhine İstanbul ...İcra Müdürlüğünün (Kapatılan-Şişli ...İcra Müdürlüğü)... Esas sayılı dosyası ile haksız yere başlatılan Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz Yolu İle Takip'ten dolayı; müvekkilinin kefil olarak imzası olmaması ve açıkça görüldüğü üzere imzanın müvekkilinin kardeşi diğer borçlu ...'e ait olduğundan bahisle davalıya karşı takibe konu herhangi bir borcunun olmadığının tespiti ile neticede takibin müvekkili yönünden iptaline, müvekkili adına kayıtlı iken dava konusu takip aşamasında hacizli olarak müvekkili ...'...
Mahkemece Verilen Önceki Karar Mahkemece 09.05.2019 tarih, 2015/456 E. ve 2019/265 K. sayılı kararı ile davacının borçlu olmadığının tespitini talep ettiği ... 2. İcra Dairesi'nin 2012/5594 sayılı dosyasının takip talebinde "2012/5593 numaralı dosyadaki alacağın tahsilinde tekerrür olmamak kaydıyla" şerhinin düşüldüğü, 2012/5593 sayılı dosyada takip dayanağı olan 11.10.2005 tarih ve 2005/43 numaralı kredi sözleşmesinde davacının kefaletinin bulunduğu, alacaklı vekilince dosyada alacağın tamamının tahsil olduğunun bildirildiği, ... 2. İcra Dairesinin 2012/5595 sayılı dosyasındaki takibe dayanak kredi sözleşmesinde davacının kefaletinin bulunmadığı, ... İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/150 E. ve 2016/4 K. numaralı dosyasında, davacı ... adına kayıtlı taşınmaz üzerine ... 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Kefaletin Geçersizliğinin Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 12.10.215 günü temyiz eden davacı ... ... ile vekili Av. ... ve karşı taraf davalı ...vekili Av... geldi. Davalı ... gelmedi. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın ile davalı ...'in boşanmasına dair, ... 6.Aile Mahkemesinin 2013/670 esas - 2013/1034 karar sayılı kararı 19.12.2013 tarihinde kesinleşmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre ,davalı tarafından başlatılan icra takibinde 04.08.2017 tarihinde haciz sırasında borçlu şirket yetkilisi tarafından ödeme taahhüdünde bulunulduğu ve ,icra kefili olmayı kabul ettiğine ilişkin beyanda bulunulduğu, davacıya icra emri düzenlendiği , icra emrinin 18.09.2017 tarihinde tebliğ edildiği ,davacı tarafından icra emri tebligatının usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile şikayette ve icra kefaletinin ve taahhüdün geçersiz olduğunun tespiti talebi ile dava açıldığı, ilk derece mahkemesi tarafından icra emrinin iptaline karar verildiği, davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 583....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/03/2022 NUMARASI : 2022/31 ESAS 2022/172 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya müdericatına tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Şikâyetçi T1 vekili dava dilekçesinde özetle: Bursa 16. İcra müdürlüğünün 2016/2275 esas sayılı dosyasında icra kefaletinin yasaya ve hukuka aykırı olması nedeniyle ödeme emrinin iptaline ve maaş haczinin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğini, emekli maaşı dışında kendisinin ve eşinin hiçbir gelir getirici faaliyeti bulunmadığını beyanla icra takibinin durdurulması, icra emrinin iptaline ve icra kefilliğinin iptaline karar verilmesi talebinde bulunmuştur....
İcra kefaletleri, müteselsil kefalet hükmünde olup, icra kefaletinin şekli hakkında İcra ve İflas Kanununda özel bir düzenleme bulunmadığından, kefalet tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 583 ve 584. maddeleri hükümlerinin göz önünde bulundurulması gerekir. İİK.'nun 38. maddesi uyarınca ilam hükmünde olan icra kefaletinin ilamlı icra takibine konu edilebilmesi ve icra kefiline icra emri tebliğ edilebilmesi için, icra kefaletinin Türk Borçlar Kanununda öngörülen şekil şartlarına uygun olarak yapılmış olması gerekir. TBK'nun 583. maddesinin birinci fıkrasında; ''Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz....
tespitine ve 160.845,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
tarafından dava dışı asıl borçlu ve davacı hakkında icra takibi başlatıldığını, takibe konu alacağın dava dışı kredi kullandıran ... tarafından davalı ... A.Ş'ye temlik edildiği, ancak icra takibine konu alacağın dayanağını teşkil eden kredideki davacının kefaletinin TBK 583 ve devamı maddeleri gereğince geçersiz olduğundan bahisle icra ve haciz tehdidi altında davacı tarafça ödenen 69.205,00 TL'nin istirdadına karar verilmesini talep etmiş olup, bu kapsamda davanın dayanağı dava konusu alacağı temlik eden ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, icra kefaletinin geçersizliği nedeniyle icra takibinden borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır. Davacı İzmir 7.İcra Müdürlüğünün 2019/1734 E.sayılı dosyasında bulunan kefaletinin geçersiz olduğunu beyan ederek kefilliğinin geçersizliğinin ve borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. İİK'nun 38. maddesinde ilam mahiyetini haiz belgeler arasında sayılmış olan icra kefaleti, bu maddenin son fıkrasına göre müteselsil kefalet hükmündedir....
İcra Müdürlüğünün 2006/6792 esas sayılı dosyası ile yaptığı icra takibinin kesinleştiğini, davalının ilk yıldan sonraki dönem kirasının artış olmadığı halde %25 artırımlı istediğini, icra takibinden sonra ödemeler yaptığını, ödenmeyen kiralar üzerinden sözleşmeye göre aylık %10 faiz istenmesinin doğru olmadığının, kefilin kefaletinin ilk yıl için geçerli olup, uzayan ikinci yıl için geçerli olmadığı gibi, ilk yıl kira süresinin bitiminden çok sonra icra takibi yapıldığından kefilin sorumluluğunun bittiğini bildirerek, icra takibi nedeniyle 8.500 YTL borçlu olmadıklarının tespitine, cezai şartın tenkisine, %40 tazminata hükmedilmesini, davacı 17.9.2007 tarihli islah dilekçesi ile 3.692 YTL'nin davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, sözleşmenin ve kefaletin geçerli olduğunu bildirip davanın reddini ve davacıların %40 tazminatla sorumlu tutulmasını savunmuştur....