Bu durumda mahkemece davacının manevi zarara yönelik talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkin davanın ayrı ayrı reddi yönündeki kararında istirdat talebi yönünden kısmen isabet görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istirdat talebi yönünden kaldırılmasına, istirdat talebinin kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; A)1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE, 2-Ankara 11....
İcra Müdürlüğünün 2013/2558 sayılı takip dosyası ile icra takibinin yapıldığı ve dosya borcunun belirtilen icra dosyasına yatırıldığı, istirdada konu alacağın icra dosyasına yatan tutarı da içerdiği, İİK 72/ son madde gereğince istirdat davasında yetkili mahkemenin davalının ikametgahı ve icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi olduğundan, icra takibinin yapıldığı yer ... 9. İcra Müdürlüğü, davalının ikametgahının da ... olduğu, ancak davanın her iki yer dışında ... da açıldığı, bu sebeple bu davada yetkili mahkemenin dava öncesi icra takibinin yapıldığı ... Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın HMK 20/1. madde gereğince yetkili ... Nöbetçi Asliye Ticaret mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2009/1461, 2009/1462, 2009/1464 sayılı dosyalarıyla tahsilde tekerrüre sebebiyet vermemek kaydıyla davacı hakkında ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2009/1465 esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlattığını, davacının ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2009/1461, 2009/1462, 2009/1464 sayılı dosyalarında yapmış olduğu ödemeler bulunduğu gibi bu 3 ayrı icra takipleri devam etmekte iken davalı tarafından temlik yolu ile üçüncü şahıslara devredildiğini, müvekkili hakkında başlatılan 2009/1465 esas sayılı takip dosyasının dayanağının temlike konu olan 2009/1461, 2009/1462, 2009/1464 sayılı icra takip dosyaları olduğunu ve temlik ivazlı olduğu için davacının davalıya herhangi bir borcunun kalmadığını ileri sürerek davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının 2009/1461 ve 1462 sayılı icra dosyalarında ödemeler yaptığını, bunun dışında bir tahsilat bulunmadığını, ... 2....
İstirdat davasında ise esasen iradi bir ödeme söz konusu olmayıp cebri icra tehdidi altında gerçekte borçlu olunmayan bir paranın ödenmesi söz konusudur. Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşmenin hukuka uygun bir sebebe dayanmaması gerekirken istirdat davasında böyle bir şart aranmaz. Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun illiyet bağı bulunması gerekirken istirdat davasında böyle bir bağ aranmaz. Örnek olarak, geçerli olmayan bir sebeple veya gerçekleşmemiş bir sebeple yapılan bir ödeme sebepsiz zenginleşme sayılırken, icra takibi sonucunda borçlu olmadığı halde ödenen bir para istirdat davası konusu olur....
Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi anılan yasa gereği olup, davacılar vekilinin borcun icra dosyasına ödendiği yönündeki beyanına ve özellikle davacı vekilinin davaya istirdat davası olarak devam edilmesi talebine rağmen, mahkemenin davayı menfi tespit davası olarak sonuçlandırması hatalı olduğu. Davaya İcra İflas Kanunu'nun 72/6. maddesi uyarınca istirdat davası olarak devam edilmesi gerektiği ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğini. Mahkemece Karabük İcra dosyasında davacının icra kanalı ile ödemek zorunda olduğu miktarın faizleriyle birlikte bilirkişi marifetiyle tespit edilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden davacı tarafın istinaf sebebinin yerinde bulunduğu belirtilerek dosyasının mahkemesine gönderildiği anlaşılmıştır. İLK DERECE MAHKEMESİNİN 2....
ın kefil olmasında kanuna herhangi bir aykırılık olmadığını, Mahkemenin icra takibine kefil olan davacının kendi isteği ve iradesi ile İcra Müdürlüğü'ne gelerek itiraz ve sürelerden feragat etmesi nedeni ile davayı kabul etmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu, Mahkeme davacının TBK m. 583' deki kendi el yazısı olmadığından bahisle davayı kabul etmişse de; davacının kefalet beyanının bulunduğu zabıt incelendiğinde davacının icra memuruna ve huzurda olan alacaklı vekilinin yanında dosyanın borcuna tamamına kefil oluyorum diyerek TBK m. 583 kefilin sorumlu olacağı azami miktar şartını yerine getirdiğini, Davacı ve icra dosyasının kefili ...'...
İcra Müdürlüğü'nün 2015/58 talimat sayılı dosyası ile hacze gidildiğini ve borçlunun gizli iş ortağı olan T1'ın kendi rıza ve inisiyatifi ile icra dosyasına kefil olduğunu, TBK'nun m. 582 "kefalet sözleşmesi, mevcut ve geçerli borç için yapılabilir." hükmünü taşıdığını, takip asıl borçlu yönünden kesinleşmiş ve geçerli bir borç olduğu için, davacı T1'ın kefil olmasında kanuna herhangi bir aykırılık olmadığını, Mahkemenin icra takibine kefil olan davacının kendi isteği ve iradesi ile İcra Müdürlüğü'ne gelerek itiraz ve sürelerden feragat etmesi nedeni ile davayı kabul etmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu, Mahkeme davacının TBK m. 583' deki kendi el yazısı olmadığından bahisle davayı kabul etmişse de; davacının kefalet beyanının bulunduğu zabıt incelendiğinde davacının icra memuruna ve huzurda olan alacaklı vekilinin yanında dosyanın borcuna tamamına kefil oluyorum diyerek TBK m. 583 kefilin sorumlu olacağı azami miktar şartını yerine getirdiğini, Davacı ve icra dosyasının kefili...
İcra Müdürlüğü'nün 2015/58 talimat sayılı dosyası ile hacze gidildiğini ve borçlunun gizli iş ortağı olan T1'ın kendi rıza ve inisiyatifi ile icra dosyasına kefil olduğunu, TBK'nun m. 582 "kefalet sözleşmesi, mevcut ve geçerli borç için yapılabilir." hükmünü taşıdığını, takip asıl borçlu yönünden kesinleşmiş ve geçerli bir borç olduğu için, davacı T1'ın kefil olmasında kanuna herhangi bir aykırılık olmadığını, Mahkemenin icra takibine kefil olan davacının kendi isteği ve iradesi ile İcra Müdürlüğü'ne gelerek itiraz ve sürelerden feragat etmesi nedeni ile davayı kabul etmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu, Mahkeme davacının TBK m. 583' deki kendi el yazısı olmadığından bahisle davayı kabul etmişse de; davacının kefalet beyanının bulunduğu zabıt incelendiğinde davacının icra memuruna ve huzurda olan alacaklı vekilinin yanında dosyanın borcuna tamamına kefil oluyorum diyerek TBK m. 583 kefilin sorumlu olacağı azami miktar şartını yerine getirdiğini, Davacı ve icra dosyasının kefili...
haciz esnasında borca icra kefili olduğu hususu sabit olup davalı alacaklı tarafça takibin devamına yönelik zaman aşımını kesen haciz taleplerinde ve icra takip işlemlerinde bulunulduğu, bu nedenle 10 yıllık zaman aşımı süresinin dolmamış olduğunun anlaşıldığı, davacının icra kefaletinin yasanın aradığı şekil şartlarına uygun olarak düzenlenmediği, haciz baskısı altına verildiği ve asıl borçluya yapılan takibin sonuçsuz kalmadan kefile başvurulamayacağı yönündeki şikayetlerinin incelenmesinde, icra kefaletinin geçersizliği nedeniyle iptali isteminin, yargılamayı gerektirmesi nedeniyle genel mahkemede ileri sürülebilecek bir husus olup, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurularak iptalinin talep edilemeyeceği, ancak, İİK'nın 38.maddesi uyarınca icra dairesindeki kefaletlerin, müteselsil kefalet niteliğinde olup, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tâbi olduğu, icra kefaletinin Borçlar Kanunu'na göre geçerli olmadığından icra emri gönderilemeyeceği şikayetinin, takip konusu belgenin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı... isimli şahıs arasında yapılan adi yazılı sözleşme ile dava dışı ...'nun maliki bulunduğu tapusuz taşınmaz ve bu taşınmaz üzerinde bulunan meskenin 35.000.00 TL bedelle satın alındığını ve karşılığında müvekkili tarafından 30/07/2007 tarihli,35.000.00 TL bedelli bononun tanzim edilerek dava dışı şahsa verildiğini,davalı ...'ın eşi ... tarafından dava dışı ...'in hile ile kandırılarak dava konusu senedin ele geçirildiğini ve ... İcra Müdürlüğünün 2007/2265 sayılı dosyası ile davacı ve dava dışı ... aleyhine icra takibi yapıldığını, dava dışı ... tarafından davalı ...'...