Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlu, icraya itiraz ederek icra takibini durdursa dahi, icra mahkemesinden takibin ve ödeme emrinin iptalini İİK'nun 58 ve 61. maddelerine dayalı olarak talep etmesinde hukuki yararı vardır. Mahkemece borçlunun, şikayet dilekçesinde yazılı şikayet nedenlerinin incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, icra dosyasına yapılan itiraz nedeniyle borçlunun şikayet başvurusunda hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle istemin yazılı şekilde reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Somut olayda alacaklının, borçlu aleyhine “ipoteğin paraya çevrilmesi” yolu ile ilamsız takip başlattığı, örnek 9 ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun, süresinde itiraz etmesi üzerine alacaklının itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, Gölcük İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2013/64 Esas-2014/98 Karar sayılı ilamında, ipoteğin kesin borç ipoteği olduğu, bu nedenle icra müdürlüğünce icra emri gönderilmesi gerekirken ödeme emri gönderilmesinin doğru olmadığı, alacaklı tarafça ödeme emrinin iptali yönünde şikayette bulunulması gerekirken itirazın kaldırılması talep edilmesinde hukuki yarar olmadığından istemin reddine karar verildiği, alacaklının bu karara istinaden icra müdürlüğüne başvurarak borçluya icra emri gönderilmesi talep ettiği, talebin icra müdürlüğünce 17/09/2014 tarihinde kabul edilerek borçluya icra emrinin 23/09/2014 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda takip konusu çekteki imzaya ve borca itiraz ettiği anlaşılmıştır. İİK'nun 168. maddesinin 4. ve 5. bentlerine göre; imzaya ve borca itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup; mahkemece re'sen gözetilmelidir....

        İcra takibine konu ödeme emrinin usulsüz olduğuna yönelik itirazın icra hukuk mahkemesinin kararı ile reddedildiği, bu karara karşı yapılan istinaf talebinin de reddedilerek ödeme emrinin kesinleştiği, takibin devamına karar verildiği davacının beyanından anlaşılmış olmakla davacının dava açmakta hukuki yararı kalmamıştır. Davacı vekilinin, itirazın iptali davası açmadan önce, tartışmalı olan ödeme emrinin hukuki durumunu bekleyerek, ödeme emrinin iptali halinde yeni bir ödeme emri tebliği ile itiraz halinde huzurdaki davayı açması veya ödeme emrinin usulüne uygun olduğunun belirlenmesi halinde zaten itirazın iptali davası açmasına gerek kalmayacağından hukuki süreci beklemeden dava açmasına davalının sebebiyet verdiği kabul edilemeyeceğinden davanın reddi ile yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; Davanın hukuki yarar yokluğundan usulden REDDİNE, Alınması gerekli 80,70....

          İcra memurunca düzenlenen hatalı ödeme emri icra mahkemesi marifetiyle iptal ettirildikten sonra borçluya gönderilen takip talebine uygun ödeme emrine itiraz bulunması veya takip talebine yapılan itiraz yönünden sürelerin geçmesi halinde mahkemede itirazın kaldırılması ve davalının tahliyesi davası açılabileceğinden davanın reddi..." gerekçesi ile davanın reddine karar verildiğini, icra dosyasında iki ayrı ödeme emri bulunduğunu, müdürlükçe hazırlanan ödeme emrinde eksikliklerin olduğunu fark ettiklerinden taraflarınca hazırlanan ödeme emrinin tebliğe çıkarılmasının sağlandığını, itirazın kaldırılması ve tahliye istemi ile açtıkları davaya bakan mahkemece bu durumun kabul edilmediğini, bu durumda mükerrer takip olmaması için yeni bir icra takibi de başlatamadıklarını, bu nedenle de mevcut dosyadaki iki ödeme emrinin iptali sonrasında usulüne uygun yeni bir ödeme emri düzenlenmesi ve borçluya tebliğ edilmesi gerektiğini beyan ederek ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini talep...

          hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerektiğini, (Prof....

          İcra Müdürlüğü’nün 2019/10049 E. sayılı dosyasından düzenlenen 09.09.2019 tarihli icra emrinin ve aynı tarihli yenileme emrinin davacılar bakımından İPTALİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, “ karar verilmiştir. E) Temyiz; Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. F) Gerekçe: Davacıların talebi “ ... 6. İcra Müdürlüğünün 2019/10049 sayılı takip dosyasından taraflarına gönderilen 09.09.2019 tarihli icra emrinin ve 09.09.2019 tarihli yenileme emrinin iptaline, takibin düşürülmesine/iptaline “ karar verilmesidir. Davaya konu ... 6. İcra Müdürlüğünün 2019/10049 sayılı takip dosyasından gönderilen 09.09.2019 tarihli icra emri ile 09.09.2019 tarihli yenileme emrinin dayanağı ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi’ nin 06.02.2019 tarih ve 2019/61 E. 2019/166 K. sayılı kararıdır. İcra Müdürlüğü alacaklı vekilinin bu karara dayanarak yaptığı talep üzerine davaya konu yenileme emri ile icra emrini düzenlemiştir. Temyiz aşamasında yapılan yazışma sonucunda ......

            Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelerle, İcra ve İflas Kanunu'nun 269/2. maddesi hükmü gereğince ödeme emrinin tebliği üzerine (Somut olayda 25.03.2020 tarihinden itibaren) borçlunun yedi gün içinde itiraz sebeplerini aynı yasanın 62. maddesi hükümleri dâhilinde icra dairesine bildirmeye mecbur olduğuna, davalı alacaklı vekilince istinaf edilen ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir....

            Somut olayda, borçlu tarafından ödeme emrinden itibaren yasal sürede yetkiye itiraz edilmemiş, icra dairesinin yetkisi kesinleşmiştir. Davalı borçlu vekili tarafından istinaf başvurusunda icra mahkemesinin yetkisine de itiraz edilmişse de, icra dairesinin yetkisi itiraz edilmemesi üzerine kesinleşmiş olup İİK'nun 4. maddesi uyarınca takibin yapıldığı yer icra dairesinin bağlı bulunduğu yer icra mahkemesi davayı görmeye yetkilidir. Her ne kadar davalı borçlu vekili istinaf başvurusunda müvekkili borçlunun takipten haberdar olmadığını belirtmişse de, borçlu tarafından sunulan cevap dilekçelerinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği ileri sürülmemiş, yasal sürede şikayet yoluna başvurulmamıştır. Davalı borçlu ek cevap dilekçesinde ve borçlu vekili istinaf başvurusunda, borçlunun alacaklının banka hesabına yaptığı ödemeler olduğunu ve banka hesapları incelenerek kısmi ödemelerin dikkate alınmadığını ileri sürmüşlerdir....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/11/2021 NUMARASI : 2020/152 ESAS- 2021/1618 KARAR DAVA KONUSU : İCRA EMRİNİN İPTALİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 10....

            UYAP Entegrasyonu