İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/03/2020 NUMARASI : 2020/92 ESAS 2020/209 KARAR DAVA KONUSU : Takibin İptali, Ödeme Emrinin İptali KARAR : Adana 3. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 20/03/2020 tarih 2020/92 esas 2020/209 karar sayılı mahkeme kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından müvekkili hakkında Bursa 19. İcra Dairesinin 2019/13936 esas sayılı dosyası ile başlatılan takipte yetkiye itirazları üzerine alacaklının yetki itirazını kabulü üzerine Adana İcra Dairesine gönderildiğini, Adana 12....
İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/1500 E. -2017/59 K. sayı ve 17.01.2017 tarihli kararı ile 21.09.2016 tarihli ödeme emrinin iptal edilmiş olduğunu ,ilk ödeme emrinin mahkeme tarafından iptal edilmesinin akabinde davalı tarafın aynı icra takibi dosyasından müvekkiline ikinci defa ödeme emri gönderdiğini ,müvekkiline 28.03.2018 tarihinde tebliğ edilen bu yeni ödeme emrinin de iptali talebiyle 29.03.2018 tarihinde, 7 günlük yasal süresi içinde, şikayet yoluna gidildiğini şikayetin süresinde olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/577 Esas ve 2014/323 Karar sayılı 23/09/2014 tarihli kararı ile örnek 4- 5 icra emri düzenlendiği, düzenlenen icra emrinin davacı Hakan Bayam'a 17/06/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Genel haciz yolu ile takipte, borçlunun yasal sürede yapmış olduğu itiraz üzerine İİK'nun 66. maddesi uyarınca icra takibi olduğu yerde durur. Alacaklının duran takibin devamını sağlayabilmesi için, icra mahkemesince verilmiş bir itirazın kaldırılması kararını (İİK. m. 68) ya da genel mahkemece verilmiş itirazın iptali ilamını (İİK. m.67) icra dosyasına sunması gerekir. İtirazın iptali ilamı, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlayan bir ilamdır. İtirazın iptali davasını kazanan alacaklının, ilamsız icra takibine devam edilmesini (haciz, satış, paranın ödenmesini) isteyebilmesi için, itirazın iptali kararının kesinleşmesi gerekmez....
İcra kefaletinin geçersizliği nedeniyle iptali istemi, yargılamayı gerektirmesi nedeniyle genel mahkemede ileri sürülebilecek bir husus olup, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurularak icra kefaletinin iptali talep edilemez. Ancak, İİK'nun 38. maddesi uyarınca icra dairesindeki kefaletler, müteselsil kefalet niteliğinde olup, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tâbidir. Buna göre ilamlı icra takibine konu edilebilmesi, bir diğer ifade ile icra kefiline icra emri tebliğ edilebilmesi için, icra kefaletinin yasada öngörülen şekil şartlarına uygun olarak yapılmış olması gerekir....
Hüküm, alacaklı vekilinin temyizi üzerine Dairemiz’in 2014/1487 Esas, 2014/19046 Karar ve 23/10/2014 tarihli kararı ile İş Ortaklığı adına çıkan icra emrinin iptali ile yetinilmesi gerekirken İş Ortaklığı yönünden takibin iptali yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu belirtilerek bozulmuştur. Mahkeme'ce bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda diğer borçlu..... yönünden icra emrinin iptaline karar verilmiştir. Hüküm borçlular vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlular vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Mahkemece, bozma ilamı gereğince .... Ortaklığı adına çıkan icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken diğer borçlu ...... yönünden icra emrinin iptaline karar verilmesi doğru olmamıştır. Bozmaya uyulduğu halde, gereklerinin yerine getirilmemiş olması ve bozma ilamı doğrultusunda karar tesisi için hükmün yeniden bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İcra Takibinin, İcra Emrinin İptali ve Faizin Tenkisi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık takibe konu edilen ilamdaki iştirak nafakasının tahsiline yönelik başlatılan icra takip dosyasında, icra emrinin ilama aykırı şekilde düzenlendiği gerekçesi ile, takibin ve icra emrinin şikayet yolu ile iptaline ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay * 12. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 12. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 03.03.2008 (pzt.)...
Somut olayda; mahkemenin icra emrinin iptaline dair gerekçesinde herhangi bir isabetsizlik yoktur. Öte yandan; borçlu vekili tarafından şikayet dilekçesi ekinde bir örneği sunulan ve iptali istenen icra emrinin 29/07/2019 tarihli icra emri olduğu, ilk derece mahkemesinin gerekçe kısmı incelendiğinde; 29/07/2019 tarihli icra emrinin inceme konusu yapıldığı, icra müdürlüğü dosyasına bakıldığında da alacaklı vekilinin 18/07/2019 tarihli talebi doğrultusunda 29/07/2019 tarihli icra emrinin borçlu vekiline tebliğe gönderildiği, icra müdürlüğünce, 18/07/2019 tarihli herhangi bir icra emrinin düzenlenmediği, buna rağmen hüküm kısmında 18/07/2019 tarihli icra emrinin iptaline karar verildiği görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı icra yoluyla takipte borçlu vekili, sair şikayetinin yanısıra takibe dayanak ilamda vekil olarak bulunmalarına rağmen icra emrinin borçlu asile tebliğ edildiğini ileri sürerek, icra emrinin ve takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; borçlunun takip dayanağı kararda kendisini vekille temsil ettirdiği gerekçesiyle borçlu asile gönderilen icra emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır....
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde ödeme emrinin iptaline ilişkin icra mahkemesi kararının Yargıtay 12.Hukuk Dairesi tarafından 26.01.2010 tarihinde onandığı alacaklı banka vekilinin yeni bir ödeme emri gönderdiği, kredi sözleşmesinin kefili olan davalı ...’nın yeni ödeme emrini 21.12.2009 tarihinde tebellüğ ettiği, itirazın iptali davasının 19.10.2009 tarihinde açıldığı, bir başka ifade ile itirazın iptali davası açıldıktan sonra ödeme emrinin davalının şikayeti üzerine icra mahkemesince iptal edilmesi halinde itirazın iptali davasının konusunun kalmadığı gerekçeleri ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm her iki taraf vekilince de davalı lehine hükmolunan vekalet ücretinin doğru olmadığı gerekçesi ile temyiz edilmiştir....
Mahkemece, itirazın iptaline konu icra takip dosyasında düzenlenen ödeme emrinin davalı borçluya 01.12.2010 tarihinde tebliğ edildiği, itirazın ise yasal 7 günlük itiraz süresi geçirildikten sonra 10.12.2010 tarihinde yapıldığı, bu haliyle duran bir takibin olmadığı gerekçesiyle koşulları oluşmayan dava hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, araç satış sözleşmesine dayalı bakiye satış bedelinin tahsiline yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İtirazın iptali davasında usulüne uygun olarak başlatılmış ve itirazla durmuş bir takibin varlığı dava şartıdır....