İcra Müdürlüğünün 2018/9886 Esas sayılı dosyası ile davacı borçlu hakkında davalı alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatıldığı, icra emrinin davacıya 14/11/2018 tarihinden tebliğ edildiği, 21/11/2018 tarihinde davacı vekili tarafından ödeme emrinin ve takibin iptali talebiyle iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesi gerekçesinde davalı tarafça davacı hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacının borca itirazlarını icra dairesine bildirmek yerine dava açtığı belirtilmiş ise de, Eskişehir 1. İcra Müdürlüğünün 2018/9886 Esas sayılı dosyası ile alacaklı tarafından İİK'nun 149. maddesi kapsamında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığı ve müdürlükçe düzenlenen icra emrinin davacı borçluya tebliğ edildiği anlaşılmıştır....
İcra Müdürlüğünde 2018/649 Esas sayılı dosya numarası ile ilamlı icra takibinde bulunulduğunu, düzenlenen icra emrinin usul ve yasaya aykırı olması sebebiyle sözkonusu icra emrinin iptali istemli şikayet yoluna başvurulduğunu, yerel mahkemenin davanın usulden reddine karar verdiğini, sözkonusu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, sözkonusu icra emrinde icra dairesinin IBAN hesap bilgilerinin bulunmaması sebebiyle iptaline karar verilmesi gerektiğini, Yargıtay 12....
Davalı vekili 16/06/2022 tarihli celsede davayı kısmen icra emrinin iptali yönünden kabul ettiğini belirterek takibin iptali ve tazminat yönünden ise davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: mahkemece yapılan değerlendirmeler sonucunda;" ilamların infaz edilecek kısmının hüküm bölümü olduğu, hükmün içeriğinin aynen infazının zorunlu olduğu ve ilamın aynen uygulanması gerektiğinden ve davaya konu takip ilama uygun olarak başlatılmış olduğu gibi yine takip ilamlı olup ilamlı takipte tazminata hükmedilmesine ilişkin kanun hükmü yer olmadığından takibin iptali ve tazminat talebinin ise şartları oluşmadığı görülmekle Davanın kısmen kabul-kısmen reddi ile Davacının icra emrinin iptaline ilişkin talebinin kabul nedeniyle kabulü ile, icra emrinin iptaline Takibin iptali ve tazminat talebinin ise şartları oluşmadığından reddine" karar verilmiştir....
O halde mahkemece, öncelikle takibe konu ilamın kesinleşmediği gerekçesiyle takibin iptali yönündeki şikayet incelenmeli ve takibin iptali gerekmiyor ise icra emrinde alacaklı ve vekilinin vergi kimlik numarasının bulunmadığı, sürelerin yer aldığı kısımların boş bırakıldığı ve takibe konu ilamın icra emrine ekli olarak gönderilmediği gerekçesiyle icra emrinin iptali yönündeki şikayet incelenmeli ve bu iddialar nedeniyle icra emrinin iptali gerekmiyor ise nihai olarak takip talebinde yer alan faiz miktarlarının neye dair olduğunun ve hangi tarihten itibaren hesaplandığının da belli olmadığı, hesaplamaların hatalı olduğu gerekçesiyle ilama aykırılığa dayalı icra emrinin iptali yönündeki şikayet incelenmeli, gerekli görülür ise uzman hesap bilirkişisinden rapor alınarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmeli ve her bir talep yönünden kurulan hüküm somut ve açık bir şekilde gerekçelendirilmelidir....
Borçluya gönderilen icra emri, ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK.nun 41, 16.maddeleri). Somut olayda; mahkemece, uyulan bozma ilamı doğrultusunda aldırılan bilirkişi raporuna uygun olarak şikayetin kabulü ile “Aksaray 2. İcra Müdürlüğü'nün 2013/7488 esas sayılı icra takip dosyasında …. net kıdem tazminatı 5.969,03 TL, faizinin 1.108,28 TL, fazla çalışma alacağı 1.910,97 TL, faizinin 140,66 TL, yıllık ücretli izin alacağının 1.028,72 TL, faizinin 70,51 TL, ihbar tazminatının 1.612,91 TL, faizinin 120,23 TL, ulusal bayram ve genel tatil alacağının 812,77 TL, faizinin 65,38 TL, harç alacağının 437,31 TL, faizinin 3,02 TL, İlam vekalet ücretinin 1.580,08 TL, faizinin 10,91 TL, yargılama giderinin 340,42 TL, faizinin 2,35 TL olduğunun tespiti ile icra emrinin (bu tespite göre düzenlenmesi için) iptaline” karar verildiği görülmüştür....
Vekili tarafından, borçlular Serdar Demir ve T1 hakkında 24/07/2019 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatıldığı, davacı borçluya örnek 6 icra emrinin 25/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından 24/02/2020 tarihinde takibin iptali/icra emrinin iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır. Somut olayda; ilk derece mahkemesince davalının kabul beyanı nedeniyle şikayetin kabulüne karar verilmiş ise de dosya kapsamında mevcut vekaletnameler incelendiğinde davalı alacaklı vekilinin kabul yetkisini içerir vekaletnamenin fiziken mevcut olmadığı gibi UYAP’a taranmış kabul yetkisi içerir vekaletnamenin de mevcut olmadığı görülmüştür....
Şöyle ki, 2004 sayılı İcra-İflas Kanunu'nun 76. maddesinde mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280). Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Bu durumda icra emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusudur. Takibin kesinleştirilmesi için takip talebine ve ilama uygun icra emrinin borçlunun ilamda yazılı olan vekiline tebliği gereklidir....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu hakkında başlatılan ilamlı takipte, borçlunun sair şikayetlerinin yanı sıra, takip dayanağı ilamda vekili olmasına rağmen icra emrinin borçlu vekiline tebliğ edilmediğini, borçlu asile tebliğ edildiğini,vekili varken borçlu asile yapılan tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek icra emrinin ve takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile asile çıkartılan icra emrinin iptaline karar verildiği görülmektedir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur...
İcra Müdürlüğü'nün 2019/9169 esas sayılı dosyasında ödeme emrinin davacı yönünden iptali ile hacizlerin kaldırılmasına, dair karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın açılmasına sebebiyet veren taraf olmadıklarından dolayı taraflarına vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilerek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, Bursa 1. İcra Müdürlüğü'nün 2019/9169 esas sayılı dosyasından başlatılan takipte usulsüz tebligat sebebiyle icra emrinin, takibin iptali ile hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 02/04/2021 tarih, 2021/132 esas 2021/199 karar sayılı ilamı ile davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile Eskişehir 1. icra müdürlüğünün 2018/9886 esas sayılı dosyasında 532,60 TL işlemiş faiz yönünden takibin iptaline, davacının icra emrinin iptali istemin reddine karar verildiği görülmüştür. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkiline gönderilen ödeme emrinde ipotek akit tablosu ve resmi senet bulunmadığından İİK'nın 148. maddesi uyarınca ödeme emrinin iptali gerektiğini, ödeme emrinde hemen ödenirse şeklinde hesap özeti bulunduğunu ve bu kısmında iptali gerektiğini, takip dayanağı belgelerin kendilerine tebliğ edilmediğini belirtmiştir. Uyuşmazlık, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takipte icra emrinin iptali istemine ilişkindir....