Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 07/11/2019 tarih, 2018/437 Esas ve 2019/352 Karar sayılı ilamına aykırı şekilde, müvekkil şirketlere karşı başlatılan takip haksız ve hukuka aykırı olduğunu ve söz konusu icra takibi ve dolayısıyla icra emri, usul ve yasaya aykırı olarak düzenlendiğinden iptal edilmesi gerekirken Tekirdağ İcra Hukuk Mahkemesince icra emrinin düzeltilmesi şeklinde verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ayrıca yerel mahkemesince davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlama uygun şekilde takip yaptıklarını ve icra emrinin hazırlandığını söyleyerek, kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ederek istinaf talebinde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İlamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümü olup bu kısmın aynen infazı zorunludur....

İcra takibi, İcra ve İflas Kanunu’nun 58. maddesi gereğince, icra müdürlüğüne yazılı ya da sözlü yapılan takip isteğidir. Kural olarak, başvurma ve peşin harç ödenmek kaydıyla icra harçlarının ödendiği tarihte yapılan takip talebi, Borçlar Hukuku bakımından zamanaşımını kesen sebeplerdendir. Bunun için ödeme emrinin düzenlenip borçluya tebliğ edilmiş olmasına dahi gerek yoktur. Yine yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılan takip talebinin de, aynı kural gereğince zamanaşımını keseceği doktrin ve uygulamada kabul edilmektedir. (Bkz. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku, cilt 1, Ankara 1988, sh.181; Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 9.11.2004 tarih, 2004/1770 esas 2004/11060 karar sayılı; Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 23.6.2009 tarih, 2009/13030 esas, 2009/13778 karar sayılı; Yargıtay 6....

    YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, dava dilekçesinde icra takibinin iptalinin talep edildiğini, ödeme emrinin iptalinin talep edilmediğini belirterek, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, usulsüz tebligat şikeyetinin kabulü ile ödeme emrinin davacı borçluya 19/11/2019 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmasına karar verilmiştir....

    Mahkemece, fazla talep edilen asıl alacak miktarının 3.325,19 TL, fazla talep edilen faiz toplamının 6.233,39 TL olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne, icra emrinin iptaline karar verilmiş, hüküm, alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK'nun 17. maddesinin 1. fıkrası; "Şikayet icra mahkemesince kabul edilirse, şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir." hükmünü içermektedir. Somut olayda, takibe konu alacak kalemleri brütten nete çevrilmiş ve yıllık ücretli izin alacağına ilişkin yasal faiz hesabı yapılmıştır. Mahkemece takipteki brüt alacak kalemlerinin net alacak kalemleri olarak, yıllık ücretli izin alacağı faizinin de yasal faiz miktarı üzerinden düzeltilmesi gerekirken icra emrinin tümden iptaline karar verilmesi doğru değildir....

      İcra Müdürlüğünün 2020/10290 Esas sayılı takip dosyasında ki icra emrinin iptaline, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Şikayetin kabulü ile İstanbul 5. İcra Müdürlüğünün 2020/10290 Esas sayılı takip dosyasında ki icra emrinin iptaline" karar verildiği görülmüştür....

      Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınarak şikayetin kabulü ile icra emrinin raporda belirtilen miktarlara göre düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm, borçlu vekilince temyiz edilmiştir. Borçlu vekilinin, asıl davaya ilişkin 16.08.2013 tarihli şikayet dilekçesinde diğer şikayet sebepleri yanında, takipten sonra işleyecek faiz oranının düzeltilmesi talebinde de bulunduğu görülmektedir. Anılan şikayet hakkında Mahkemece inceleme ve değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde bu konudaki şikayet incelenmeden hüküm kurulması isabetsizdir....

        Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda alınan 01.11.2012 tarihli ikinci bilirkişi raporunda 574.150 TL inkar tazminatı alacağı için karar tarihinden takip tarihine kadar talep edilecek faiz miktarının yasal faiz olacağına ilişkin değerlendirme doğru ve yerinde olmakla birlikte buna göre hesaplanan 20.956,48 TL yasal faiz miktarına göre icra emrinin düzeltilmesi gerekirken icra emrinin iptaline karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA taraflarca HUMK'nun 388/4....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet (icra memur muamelesi) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kabulüne dair kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 18.06.2013 tarihli ve 2013/11176 Esas, 2013/9462 Karar sayılı ilamı ile temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekilince, ilamlı takipte icra emrinin düzeltilmesinin talep edilmesi üzerine Mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmiş, kararın davalı vekilince temyizi hakkında Daire’nin 18.06.2013 tarihli ve 2013/11176 Esas, 2013/9462 Karar sayılı ilamıyla temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş, Dairemizin iş bu kararının düzeltilmesi davalı vekilince talep edilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet (icra memur muamelesi) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kabulüne dair kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 18.06.2013 tarihli ve 2013/11176 Esas, 2013/9462 Karar sayılı ilamı ile temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekilince, ilamlı takipte icra emrinin düzeltilmesinin talep edilmesi üzerine Mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmiş, kararın davalı vekilince temyizi hakkında Daire’nin 18.06.2013 tarihli ve 2013/11176 Esas, 2013/9462 Karar sayılı ilamıyla temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş, Dairemizin iş bu kararının düzeltilmesi davalı vekilince talep edilmiştir....

              Davalı borçlu vekili ödeme emri tebliğ tarihine göre süresinde olmayan ....04.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, müvekkili adına çıkarılan örnek ... ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüz olarak muhtara teslim edildiğini, bu şekilde takip kesinleştirilerek müvekkili aleyhine hacze girişildiğini, müvekkilinin iş bu icra takibinden haberdar olması ile iş bu itiraz dilekçesini verdiğini bildirerek borcun tamamına, faiz oranına, faiz miktarına ve tüm ferilerine itiraz etmiştir. İcra Müdürlüğünce süresinde yapılmayan itirazın reddine karar verilmiştir. Bunun üzerine davalı borçlu tarafından ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi istemi ile dava açılmış ve mahkemece ....05.2015 tarihli kararı ile, ödeme emrinin tebliğ tarihinin 03.04.2015 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından süresinde itiraz edildiğinin mahkeme kararı ile kabulü üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması isteminde bulunmuştur....

                UYAP Entegrasyonu