Ödeme emrine itiraz edebilme ehliyetine sahip olan kimse takip talebi ve ödeme emrinde borçlu olarak gösterilmiş ve kendisine bu sıfatla ödeme emri tebliğ edilmiş olan borçludur (m.62/1.) Takip ehliyetine sahip olan borçlu ...'in kendisi ödeme emrine itiraz edebilir. Takip ehliyeti bulunmayan kişilerin yapmış oldukları icra takiplerine kanuni temsilcileri icazet verebilir. Takip ehliyeti bulunan kişi dilerse kendisine bir temsilci (vekil, avukat) ile temsil ettirebilir. Fakat borçlu icra dairesinde kendisini vekil ile temsil ettirmek isterse yalnız bir avukatı vekil olarak atayabilir. (Avukatlık K. m.35) İcra dairesi avukat olmayan bir kişinin vekil sıfatıyla yaptığı talepleri yerine getiremez. Getirirse böyle bir kişinin talebine dayanarak yapılan işlemler şikayet yolu ile iptal edilir (m.16.) İcra daireleri ve mahkemelerde avukatlık sıfatı bulunmayan kimselerin vekaleten iş takip etme yetkisi yoktur. Davalı ...'...
Dava takibe konu faturalardan dolayı bakiye alacağın tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı borçlu vekili icra dosyasında ödeme emrine itiraz dilekçesinde ''...icra takibine dayanak teşkil eden faturalara ilişkin bedeller makbuz karşılığı alacaklı tarafa ödenmiş olup, müvekkilimin iş bu faturalara ilişkin herhangi bir borcu bulunmamaktadır'' şeklinde beyanda bulunmuş olup, sözkonusu itiraz dilekçesinde icra takibine konu faturalarda belirtilen malların teslim alınmadığına yönelik herhangi bir itiraz mevcut olmayıp, ödeme definde bulunulmuştur. Davalının makbuz karşılığı yaptığı belirtilen ödemelerin ise bilirkişi incelemesine göre davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve alacaktan mahsup edildiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Beraat Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın üzerine atılı bulunan çocuk teslimi emrine muhalefet eylemi, 2004 sayılı İİK’nın 341. maddesi uyarınca tazyik hapsi cezası ile yaptırım altına alınmış olup, aynı Kanunun 353. maddesinin birinci fıkrasına göre disiplin veya tazyik hapsi olan suçlardan dolayı verilen kararların itiraz yasa yoluna tabi bulunduğundan sanığın temyiz dilekçesi itiraz mahiyetinde kabul edilerek, gereği mahallinde itirazı inceleyecek mercii tarafından değerlendirilmek üzere dosyanın incelenmeksizin iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 19.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünün belirtilen dosyası kapsamında, takibin devamına ilişkin işleminin kaldırılmasına karar verildiği ve akabinde davalının vazgeçmesi üzerine takibin işlemden kaldırıldığı; davacı tarafından ödenen bu miktarın istirdatına yönelik ... İcra Müdürlüğünün 2014/2272 Esas sayılı dosyasında ilamsız takip başlatıldığı ve davalının itirazı üzerine de davacı tarafından borcunun bulunmadığının tespiti ve icra dosyasına ödenen meblağın istirdatı için eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Somut olayda; davalı tarafından, davacı aleyhine başlatılan ... İcra Müdürlüğünün 2013/1191 esas sayılı dosyasında, davacının ödeme emrine itiraz ettiği, icra müdürlüğünün itirazın reddi ile takibin devamına ilişkin işleminin; Yargıtay bozma ilamı üzerine, ......
İtirazın iptali davası açılabilmesi için yetkili icra dairesince borçluya ödeme emri çıkarılıp tebliğ edilmesi, ödeme emrine borçlunun 7 günlük itiraz süresi içerisinde itiraz etmiş olması ve itirazın alacaklıya tebliği tarihinden itibaren 1 yıl geçmemiş olması gerekmektedir. Somut olayda, davalı ...'in aleyhindeki İstanbul İcra Dairesindeki icra takibine yönelik borca ve yetkiye itirazı üzerine alacaklı tarafından yetki itirazı kabul edilerek yetkili olduğu bildirilen Tuzla İcra Dairesince ödeme emri çıkarılmış ancak bu ödeme emrinin davalılardan Yılmaz Olgan'a tebliğ edildiği, davalı ...'e ödeme emrinin tebliğ edilmemiş olduğu görülmüştür. Bu durumda, davalı ... yönünden itirazın iptali davası koşullarının somut olay bakımından gerçekleşmediği gözetilmeden işin esası hakkında hüküm kurulması doğru olmadığından hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Borçlunun kendisine gönderilen ödeme emrine karşı sadece faiz ile alacağın zamanaşımına uğradığı yönünde itirazda bulunduğu dikkate alınarak faize ve zamanaşımına ilişkin itirazlarıyla ilgili inceleme yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, faiz ile zamanaşımı itirazı konusunda değerlendirme yapılmadan ve borçlunun asıl alacağa ilişkin bir itirazı olmadığı halde, asıl alacağa itiraz varmış gibi asıl alacak miktarı üzerinden hesap edilen %20 icra inkar tazminatının borçludan tahsiline karar verilmesi isabetsizdir. Öte yandan, temyize konu kararda, hüküm altına alınanın ne olduğunun gösterilmediği ve sadece ''davanın kabulüne, borçlu aleyhine asıl alacak miktarının %20'si tutarında 1.827,39 TL kötü niyet tazminatına hükmedilmesine'' sözleriyle yetinildiği görülmektedir....
İflas yolu ile takipte borçlunun ödeme emrine itirazı yerinde görülmemişse, borçluya takip konusu borcu ödemesi için İİK'nın 158. maddesine uygun olarak bir depo kararı çıkartılır. Depo kararında, takip konusu borç ve fer'ilerinin ne olduğu açıkça gösterilmeli ve 7 gün içinde depo edilmemesi halinde, iflasa karar verileceği meşruhatı yer almalıdır. Somut olayda, davalı şirkete gönderilen depo emrine ilişkin tebligatta, bilirkişi raporunda tespit edilen tutarın ödenmesinin ihtarı ile yetinilmiş olup, asıl alacak, faiz ve icra masraflarının dökümü yapılmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklıların, genel haciz yoluyla başlatılan takipte, harç alınmadan dosyanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin icra müdürlüğü kararının iptali istemi ile icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece, istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun “Talep Müddeti” başlıklı 78/1.maddesinde; “Ödeme emrindeki müddet geçtikten ve borçlu itiraz etmiş ise itirazı kaldırıldıktan sonra mal beyanını beklemeksizin alacaklı haciz konmasını isteyebilir” hükmüne yer verilmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı kişi arasında yapılan konut kredisi sözleşmesini davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, alacağın tahsili için yapılan icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda davalıya ödeme emrinin tebliği üzerine davalı vekilince mal beyanında bulunulduğu, ödeme emrine itiraz edilmediği, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Balıkesir İcra Müdürlüğünün 2007/4760 sayılı icra takip dosyasında borçlu olarak gösterilen ... Ltd.Şti. vekili ...’nın 03.09.2007 havale tarihli dilekçe ile borca itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Mahkemece bu yön gözden kaçırılarak yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....
- K A R A R - Keşidecisi ... olan dava dışı ... emrine keşide edilen ve davacıya ciro edilen 22.07.2010 tarihli 15.000.00 TL.'lik çek 22.07.2010 tarihinde bankaya ibraz edilmiş, karşılığı çıkmamıştır. ... Şubesine ait olan bu çeke istinaden...'da icra takibi yapılmış, keşideci davalının itirazı üzerine işbu itirazın iptali davası açılmıştır. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda çekin muhatabı banka şubesi ile davalı keşidecinin ikametgâhının ... de olduğu, B.K.'nun 73. maddesinin uygulanma imkânı olmadığı, genel yetki kuralı gereği ... icra dairelerinin yetkili olduğu, yetkisiz icra dairesinde takip yapıldığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 23.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....