İcra İflas Kanunu Yönetmeliğinin 23. maddesinde; Taşınır teslimine veya taşınmaz tahliye ve teslimine ilişkin icra emri, (Örnek No.2 ) 25. maddesinde; Bir işin yapılmasına veya yapılmamasına, bir irtifak hakkının kaldırılmasına veya gemi üzerindeki intifa hakkının kaldırılmasına veya yükletilmesine ilişkin ilâmların yerine getirilmesinde icra emri, (Örnek No.4) 26.maddesinde, Para borcuna veya teminat verilmesine ilişkin ilâm veya ilâm niteliğindeki belgelere dayanan takiplerde icra emri, (Örnek No.5) özellikleri ve içerikleri düzenlenmiştir....
İcra Mahkeme’sinin 2011/896 Esas-2012/216 Karar sayılı ilamı ile takip talepnamesine uygun ödeme emri düzenlenmesine karar verilmiş, anılan karar 17.04.2012 tarihinde icra dosyasına ibraz edilmiştir. Verilen bu karardan sonra borçlulara yeniden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipler için ödeme emrinin düzenlenerek, gönderilmesi zorunludur. Alacaklı Banka tarafından talebine uygun ödeme emri düzenlenip, borçlulara tebliğe çıkarılması yönünde icra dosyasında bir talep ve masraf yatırıldığına dair bilgi ve belge bulunmamaktadır. Bu durumda, ... 2. İcra Mahkeme’sinin 2011/896 Esas-2012/216 Karar sayılı borçlulara yeniden ödeme emri düzenlenmesi ilamı karşısında, anılan karardan önce aynı Mahkemece verilen 13.12.2010 tarih 2010/1166-1187 Esas- karar sayılı satışın durdurulması talebinin reddine dair karara dayanılarak, takibe devam olunması ve ipotekli taşınmazın satışının yapılması işlemi usule uygun değildir. Şikayetçi vekilinin dilekçesinde bahsettiği ......
Ancak vekili varken borçlu asile icra emri tebliğ edilmek suretiyle takip işlemlerine devam edilmesi usul ve yasaya aykırı olup, asile yapılan icra emri tebliği üzerine takip kesinleşmediğinden buna bağlı olarak takip işlemlerine devam edilemeyeceğinden, somut olayda da vekili varken asile icra emri tebliğ edilmesi sonuç doğurmayacağından, asile yapılan icra emri tebliğinden sonra yapılan takip işlemleri hukuki sonuç doğurmayacak olup, bu sebeple borçlunun vekiline icra emri tebliğ edilmeden yapılan takip işlemlerinin iptali gerekirken, ilk derece mahkemesince davacı tarafın bu hususla ilgili talebinin reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır....
sehven takip talebine geçildiği ve İİK md 43'deki takip yolunun değiştirilmesi hükmünün kıyasen uygulanarak borçluya örnek 6 icra emri gönderilmesi talep edildiği, icra müdürlüğünce iş bu talebin de 07/06/2022 tarihinde reddedildiği, iş bu icra müdürlüğü işlemlerinin davacı alacaklı tarafından şikayet edildiği anlaşılmıştır ....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme gerekçeli kararında istinaf mahkemesi’nin neresi olduğunu belirtmediğinden öncelikle usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı tarafından T6 2016/771 sayılı dosyasında ilamsız ödeme emri gönderilerek icra takibi başlatıldığını, burhaniye 1 asliye hukuk mahkemesi’nin 2016/295 esasında kayıtlı itirazın kaldırılması alacağın tahsili davasının kısmen kabul edilmiş ve halen istinaf mahkemesi’nde derdest bulunduğunu, mahkeme kararı üzerine davalının icra müdürlüğü’ne mahkeme kararındaki asıl alacak ve diğer masraf ve faiziyle birlikte icra emri düzenleyerek, şirkete tebliğ ettirmesi gerektiğini, icra müdürlüğü’nce şirketin tüm bankalardaki mevduatlarına haciz konularak, şirketin ticari itibarı ile oynandığını ve usulsüz bir işlem yapıldığını, yukarıda açıklanan nedenler ile birlikte icra emri düzenlenmeden, takibin devamı sağlanmadan yapılan işlemlerin usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın bozulmasına karar verilmesini...
Buna göre ilamlı icra takibine konu edilebilmesi, bir diğer ifade ile icra kefiline icra emri tebliğ edilebilmesi için icra kefaletinin yasada öngörülen şekil şartlarına uygun olarak yapılmış olması gerekir. Bu nedenle de icra emri tebliği üzerine İİK'nun 16. maddesine göre şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurulması halinde, mahkemece, TBK'nun 581 ve devamı maddeleri kapsamında icra kefalet işleminin İİK'nun 38. maddesi uyarınca ilamlı icra takibine konu edilip edilmeyeceği değerlendirilerek, ilamlı takibe konu edilemeyeceğinin belirlenmesi halinde, kefaletin geçersizliğine değil, sadece bu kefalete dayalı olarak gönderilen icra emrinin ve varsa icra kefili sıfatı ile yapılan işlemlerin iptali ile yetinilmesi gerekir. Bu husustaki şikayet ise süreye tabi değildir....
Buna göre ilamlı icra takibine konu edilebilmesi, bir diğer ifade ile icra kefiline icra emri tebliğ edilebilmesi için icra kefaletinin yasada öngörülen şekil şartlarına uygun olarak yapılmış olması gerekir. Bu nedenle de icra emri tebliği üzerine İİK'nun 16. maddesine göre şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurulması halinde, mahkemece, TBK'nun 581 ve devamı maddeleri kapsamında icra kefalet işleminin İİK'nun 38. maddesi uyarınca ilamlı icra takibine konu edilip edilmeyeceği değerlendirilerek, ilamlı takibe konu edilemeyeceğinin belirlenmesi halinde, kefaletin geçersizliğine değil, sadece bu kefalete dayalı olarak gönderilen icra emrinin ve varsa icra kefili sıfatı ile yapılan işlemlerin iptali ile yetinilmesi gerekir. Somut olayda mahkemenin de tespitinde olduğu üzere; şikayetçi T1 23.07.2019 tarihinde dosya borcunun tamamına icra kefili olmuştur. İcra kefili olması akabinde kendisine örnek 7 ödeme emri tebliğ edilmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı tarafça, müvekkili davacı hakkında, aynı alacak için hem ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi (Bursa 20.İcra Müdürlüğü 2018/4436 Esas), hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi (Bursa 20.İcra Müdürlüğü 2018/6408 Esas) başlatıldığını, davalı tarafça aynı alacak için iki icra takibi yapılmasının mükerrer takibe neden olduğunu, bunun da usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, ipotek belgesi, kayıtsız şartsız borç ikrarını içermediğinden, davacı müvekkiline icra emri değil, ödeme emri gönderilmesinin gerektiğini, bu hususlara hiç değinilmeyen bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, hatalı bu rapora dayalı mahkeme kararının da hukuka aykırı olduğunu, ayrıca müvekkilinin eşinin rızasının alınmadığını, bu nedenlerle, takibin iptali ve meskeniyet yönünden mahkeme kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını Davacının iddialarının yersiz olup takibe dayanak belgeler ödeme emrinin ekinde bulunmakla beraber UYAP sistemine de tarandığını, Söz konusu işlemde İdaremizin kusuru bulunmadığını belirterek istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık: ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olup ödeme emri ekinde dayanak belgelerin davacıya tebliğ edilip edilmediğine ilişkin şikayet niteliğindedir Mersin 1. İcra Müdürlüğünün 2022/6273 Esas sayılı takip dosyasında; alacaklı T3 tarafından T1 Şirketi aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, icra takibinin dayanağı olarak hasar tespit tutanaklarının gösterildiği, davacı borçlunun "Yukarıöveçler Mah. Lizbon Cad. Fevzibey Apt. No:30/11 Çankaya/ Ankara adresine çıkartılan ödeme emrinin 24/05/2022 tarihinde tebliğ edildiği, çıkartılan ödeme emrinde "... Bu zarfta Örnek 10 ödeme emri vardır.....
İcra Müdürlüğünün 2021/706 Esas sayılı dosyasından ödeme emri gönderilmeden icra takibine itiraz ettikleri, davacı alacaklının ise henüz ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan itirazın geçersiz olduğunu, ödeme emri tebliğ edildikten sonra davalı borçlular tarafından itiraz edilmediğini ileri sürerek, icra müdürlüğünce, icra takibinin durdurulması yönünde verilen kararın hatalı olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğü kararının kaldırılması ile davalı borçlular aleyhine haciz taleplerinin kabulünü talep ettiği, Ancak Yargıtay 12....