Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ye ait taşınır ve taşınmazları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına birleşen dosya üzerinden konulan ihtiyati haczin kaldırılarak yatırılan 500,00 TL üzerinden ihtiyati haczin devamına," karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; birleşen dava dosyasında talep edilen ihtiyati haczin reddine dair verilen kararın istinaf talebi neticesinde incelendiğini ve Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 9....

Mahkemece toplanan delillere göre; üçüncü kişinin istihkak iddiası ile ilgili takibin devamı kararı verildiği, üçüncü kişinin aynı Mahkeme’de 2010/71 Esas sayı ile açtığı istihkak davasının açılmamış sayılmasına karar verildiği, icra takibine dayanak ihtarname ile ticaret sicil kayıt örneklerinin getirtildiği, diğer yandan alacağın tamamının davalı temlik .//.. 2014/532-2014/1406 -2- alacaklısına devredildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. Dava konusu haciz, borçluya ödeme emrinin de tebliğ edildiği takip adresinde yapılmıştır. Aynı mahcuzlara yönelik ilk haciz sırasında takip borçlusunun da hazır bulunduğu görülmüştür. Bu koşullarda İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğunun kabulü gerekir....

    Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu haczin üçüncü kişinin faaliyet adresinde yapıldığı, ödeme emrinin burada tebliğ edilmediği, borçlunun hacizde hazır olmadığı, davacının borçluya karşı markaya yönelik tecavüzün giderilmesi davasını açtığı ve lehine sonuçlanarak ... ibaresinin borçlu şirketin ticaret sicil kaydından terkinine karar verildiği, ticaret sicil kayıtlarına göre iki şirketin adreslerinin ve ortaklık yapısının farklı olduğunun tespit edildiği, İİK’nin 97.maddesi gereğince ispat külfetinin davalıya düştüğü, alacaklı tarafın mahcuzların borçluya ait olduğunu kanıtlamaya yönelik delilleri sunamadığı”“ gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nnu 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir....

      İcra Müdürlüğü'nün 2010/4916 sayılı takip dosyasında trafik kaydına 20.01.2011'de haciz konulan ... plaka sayılı aracın üçüncü kişi tarafından noterde yapılan sözleşme 02.07.2009'da satın alındığını, mülkiyetin hacizden önce üçüncü kişiye geçtiğini belirterek istihkak iddasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.Davalı alacaklı vekili, cevap dilekçesinde dava konusu aracın borçlu adına kayıtlı olması nedeni ile haczedildiğini, diğer yandan aracın satın alındığı tarihten itibaren uzunca bir süre geçmiş olması nedeni ile adına tescil işlemi yaptırmayan üçüncü kişinin iyi niyetinden söz edilemeyeceğini, fiili yakalama tarihi itibarı ile haczin öğrenildiğinin kabulü gerektiğini, buna göre istihkak iddiasının 7 gün içinde ileri sürülmediğini, davanın açılmasına neden olmadıklarını belirtmiş, 31.10.2012 günlü oturumda ise, açılan davayı kabul ettiklerini, haczin kaldırılmasını sağladıklarını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamaları gerektiğini...

        Davalı (alacaklı) vekili, davacı ile borçlu arasında evlilik bağının bulunduğun, mahcuzların alacaklı tarafından takip borçlusuna satılan halılar olduğunu,hacizde borçluya ait belgelerin ele geçtiğini, mülkiyet karinesinin alacaklı yararına olduğunu, üçüncü kişinin karinenin aksini ispatlamaya elverişli delilleri sunamadığını belirterek davanın reddine ve tazminata karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere göre; “haczin borçlunun huzurunda yapıldığı, hacizde borçluya ait belgelerin ele geçtiği, İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu,dolayısıyla alacaklı yararına olduğu, ispat yükü kendisine düşen üçüncü kişinin istihkak iddiasını kanıtlamaya elverişli güçlü delilleri sunamadığı,borçlunun eşi olan üçüncü kişinin alacaklıdan mal kaçırmak için danışıklı olarak istihkak iddiasında bulunulduğu ”gerekçesi ile davanın ve tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm,davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Mahkemece, İİK’nin 96/3 maddesi uyarınca malın haczine muttali olan borçlu veya üçüncü kişinin ıttıla tarihinden itibaren yedi gün içinde istihkak iddiasında bulunması gerektiği, haciz adresine ilk defa 05.09.2014 tarihinde gidildiğinde borçlunun hazır olduğu, 02.11.2014 tarihinde aynı adrese bu sefer muhafaza işlemi için gidildiğinde üçüncü kişinin hazır olduğu, istihkak iddiasında bulunduğu, ancak tutanağı imzalamadığı gerekçesi ile davanın süre yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK'nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. İİK'nin 96 vd. maddesine göre, borçlu tarafından üçüncü kişi lehine veya üçüncü kişi tarafından bizzat kendi lehine ya da İİK'nin 85/2 maddesi uyarınca borçlu ile malı birlikte elinde bulunduran üçüncü kişiler, diğer bir üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunabilirler....

            İcra Müdürlüğünün 2018/7399 Esas) sayılı icra dosyasında araç üzerine haciz konulduğunu, borçlu adına kayıtlı olsa da mülkiyeti kendisine ait olan araca borçlunun borcundan dolayı haciz konulamayacağını ileri sürüp haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin icra müdürlüğünün 19/08/2020 tarihli kararının iptali ile araç kaydı üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Davalı borçlu tarafından davaya cevap verilmediği anlaşılmıştır. Davalı alacaklı vekilinin, iddia edilen hususu dava nedeniyle öğrendiklerini, icra müdürlüğüne haczin kaldırılması için dilekçe verdiklerini, davanın konusuz kaldığını ileri sürdüğü anlaşılmıştır....

            Mahkemece, haciz tarihinde talebe konu edilen şirket hissesinin ticaret sicilde borçlu adına kayıtlı olduğu, üçüncü kişinin takipte taraf olmadığı, bu nedenle aktif dava ehliyeti bulunmaması nedenleriyle talebin reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Olayların hukuksal açıdan değerlendirilmesi ve nitelendirilmesi mahkeme hakimine aittir. Hakim, tarafların ileri sürdükleri maddi olay ve netice talepleri ile bağlı olup, olayların hukuki nitelendirmesini kendisi yapar. Üçüncü kişinin başvurusu istihkak davası niteliğindedir. Dilekçede aynı zamanda şikayetten söz edilmesi HMK'nin 33. maddesi uyarınca "Hukuki tavsif hakime aittir" kuralını değiştirmez....

              Mahkemece, davacı üçüncü kişinin davaya konu haczedilen hayvanları satın aldığına dair dosyaya sunduğu faturalar ve dekontlar borcun doğumundan önceki tarihli olsa bile dayanak çekin ileri tarihli düzenlenebileceği, fatura ve dekontlarda haczedilen hayvanlara ait kaydın da bulunmadığı, sıralı şekilde işlemler yapıldığı, yine davalı tarafın sunduğu, ipotek belgesinden üçüncü kişi ve borçlu şirket arasında güven ilişkisinin bulunduğu, borçlu ve üçüncü kişi tarafından alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik danışıklı işlemler yapıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK'nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir....

                Mahkemece toplanan delillere göre; “borçlu ile davacının karı koca olduğu, birlikte oturdukları,eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olmasının cebri icraya engel olamayacağı, İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu,dolayısıyla alacaklı yararına olduğu,ispat yükü kendisine düşen üçüncü kişinin istihkak iddiasını kanıtlayamadığı” gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili ve davalı borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava,üçüncü kişinin İİK’nun 96.vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir....

                  UYAP Entegrasyonu