SAVUNMA: Davalı vekili 11/06/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekili tarafından İİK'nun 89.maddesine göre gönderilen birinci haciz ihbarnamesine üçüncü kişinin yaptığı itirazın haksız olduğundan bahisle haksızlığın tespitine ve tazminata hükmedilmesi talepli davanın açıldığını, ancak 2004 sayılı İİK'nun 89/4 maddesi gereğince ve Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2016/29420 Esas 2018/2394 Karar, 2016/12670 Esas 2017/3614 Karar sayılı kararlarında belirtildiği üzere üçüncü kişinin haciz ihbarnamesine yasal süresi içinde itiraz etmesi halinde alacaklının üçüncü kişinin verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek, üçüncü kişinin İİK'nun 338/1....
Hukuk Dairesi’nin 26.6.2019 tarih, 2017/16631 Esas, 2019/6517 karar sayılı ilamı ile; borçlu şirketin hesaplarında bulunan paraların haczi için davalı üçüncü kişi Bankaya 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiği, Banka tarafından yasal süresi içerisinde borçlunun hak ve alacakları üzerinde bankanın rehin, hapis, takas ve mahsup haklarının bulunduğu bildirilmiş,buna göre itirazın İİK'nin 89. maddede düzenlendiği şekilde çözümlenmesi gerektiği, yazılı gerekçe ile hüküm tesisi doğru olmadığından bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece, İcra Müdürlüğünce, bankaya gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesi üzerine Bankanın hesap üzerinde rehin hakkını ileri sürmesinin haciz ihbarnamesine itiraz mahiyetinde olduğu, davalı banka tarafından İİk 89/1 maddesine göre gönderilen haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi itibariyle muaccel hale gelmiş bir alacağın varlığı ve itirazının haklılığı ispat edilemediği ,İİK 89/4 maddesine göre 3....
Hukuk Dairesi’nin 26.6.2019 tarih, 2017/16631 Esas, 2019/6517 karar sayılı ilamı ile; borçlu şirketin hesaplarında bulunan paraların haczi için davalı üçüncü kişi Bankaya 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiği, Banka tarafından yasal süresi içerisinde borçlunun hak ve alacakları üzerinde bankanın rehin, hapis, takas ve mahsup haklarının bulunduğu bildirilmiş,buna göre itirazın İİK'nin 89. maddede düzenlendiği şekilde çözümlenmesi gerektiği, yazılı gerekçe ile hüküm tesisi doğru olmadığından bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece, İcra Müdürlüğünce, bankaya gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesi üzerine Bankanın hesap üzerinde rehin hakkını ileri sürmesinin haciz ihbarnamesine itiraz mahiyetinde olduğu, davalı banka tarafından İİk 89/1 maddesine göre gönderilen haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi itibariyle muaccel hale gelmiş bir alacağın varlığı ve itirazının haklılığı ispat edilemediği ,İİK 89/4 maddesine göre 3....
Üçüncü şahıs; borcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haciz ihbarnamesinin tebliğinden önce borç ödenmiş veya mal istihlak edilmiş veya kusuru olmaksızın telef olmuş veya malın borçluya ait olmadığı veya malın kendisine rehnedilmiş olduğu veya alacak borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada ise, keyfiyeti, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yazılı veya sözlü olarak bildirmeye mecburdur" hükmüne yer verilmiştir. Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada, üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK.'nun 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir....
Maddesine göre haciz ihbarnameleri gönderildiği, birinci haciz ihbarnamesinin 15/11/2022 tarihinde, ikinci haciz ihbarnamesinin 30/11/2022 tarihinde, üçüncü haciz ihbarnamesinin ise 14/12/2022 tarihinde davacı şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davacı üçüncü kişinin İİK'nın 89. maddesine göre gönderilen haciz ihbarnamelerine itiraz etmediği, her ne kadar davacı vekilince davanın İİK'nın 72. maddesine dayalı olarak açıldığı belirtilmiş ise de, İİK’nın 72. maddesinde düzenlenen menfi tespit davası, takip borçlusunun takip alacaklısına karşı açacağı bir dava türü olup somut olayda davacı takip borçlusu olmadığından belirtilen Kanun hükmünün somut olaya uygulanmasının mümkün olmadığı, davanın İİK'nun 89. maddesine göre açılan menfi tespit davası olarak nitelendirilmesi gerekmekte olup İİK'nun 89. maddesi uyarınca açılacak menfi tespit davalarının 3. haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 günlük hak düşürücü sürede açılması gerektiği, üçüncü haciz ihbarnamesi davacıya 14/12...
İİK. nun 89. maddesinden farklı olarak 3. kişinin doğrudan doğruya İİK. nun 78. maddesine göre istenen haciz nedeniyle anılan işlemlerin dışında herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla, haciz yazısına cevap vermemesi halinde 3.kişi nezdinde kesinleşen haciz konusu bir alacak yoktur.Öte yandan İİK'nun 89/4. maddesine göre, üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde itiraz etmezse, mal yedinde veya borç zimmetinde sayılır ve kendisine gönderilen haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediği, bu nedenle de malın yedinde veya borcun zimmetinde sayıldığı ikinci bir ihbarname ile bildirilir....
nun 89-(3) maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davası olduğu, İİK.'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava: İİK 89/3 maddesine göre açılan menfi tespit davasıdır. HMK'nun 355. Maddesi gereğince istinaf incelemesi istinafa başvuran vekilinin dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlarda res'en gözetilerek yapılmıştır. Her ne kadar davacı taraf, açtığı davanın genel hükümlere göre açılmış menfi tespit davası olduğunu ileri sürmüş ise de; dava dilekçesindeki anlatım, takibin durdurulması talebi değerlendirildiğinde davacının asıl talebinin İİK 89/3 maddesine dayalı menfi tespit davası olduğu, İİK'nın 89/3. maddesine göre açılan bu dava, davacı takipte haciz ihbarnamelerinin gönderildiği 3. kişinin, takip borçlusuna borçlu olmadığını ispatla yükümlü olduğu özel bir menfi tespit davasıdır....
Bozma Kararı Dairemizin 09.02.2021 tarihli, 2020/3631 E. ve 2021/973 K. sayılı kararı ile "davanın 2004 sayılı Kanun'un 89 uncu maddesinin beşinci fıkrasına dayalı olarak açılmış istirdat davası olduğu, üçüncü kişinin kötüniyetli olan takip alacaklısına karşı dava açarak ödemek zorunda kaldığı meblağı geri alabileceği, burada üçüncü kişinin, kötüniyetli takip alacaklısına karşı açtığı davanın hukuki sebebinin 6098 sayılı Kanun'un 49 uncu ve devamı maddelerinde düzenlenen haksız fiil, takip borçlusuna karşı açılan davanın hukuki sebebinin ise sebepsiz zenginleşme olduğu, dolayısıyla somut olayda üçüncü kişi konumunda olan davacının, temyiz eden takip alacaklısı yönünden davacı üçüncü kişinin, takip borçlusuna borçlu olmadığını bilebilecek durumda olduğunu, üçüncü kişinin herhangi bir borcu olmadığını bilerek kötüniyetli olarak haciz ihbarnamelerini gönderdiği hususunu ispatlaması gerekirken, ispat yükünde yanılgıya düşülerek ve 2004 sayılı Kanun'un 89 uncu maddesinin beşinci fıkrası hükmü...
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; şikayetçinin, 89. madde uyarınca gönderilen birinci haciz ihbarnamesine karşı, haciz ihbarnamesinde belirtilen borçluya herhangi bir hak ve alacakları bulunmadığına dair beyanı, haciz ihbarına yapılan itiraz niteliğinde olmakla, icra müdürlüğünce, paranın icra dosyasına gönderilmesi için üçüncü kişiye muhtıra yazılmasının yasaya aykırı olduğu, diğer taraftan, aksinin düşünülmesi halinde, başka bir deyişle 3. kişinin beyanının 1. haciz ihbarnamesine itiraz olarak kabul edilmemesi halinde dahi, İİK'nın 89. maddesinde düzenlenen usul tamamlanmadan, icra dairesince, anılan ihbarnamede yazılı paranın üçüncü kişiye çıkarılan muhtıra ile istenilmesinin mümkün olmadığı, böyle bir durumda, üçüncü kişiye 89/2 haciz ihbarnamesi gönderilmesi gerektiği, bu prosedür tamamlanmadan alacak tutarının dosyaya gönderilmesi istenemeyeceğinden, şikayetin reddine karar verilmiştir....