WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK.nun 89/4. maddesinde; "Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338. maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. İcra mahkemesi tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder" düzenlemesi yer almaktadır. Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Anılan maddenin açık hükmü gereğince; icra mahkemesince, genel hükümlere göre yargılama yapılarak sonuca gidilmelidir. Tazminat davası genel hükümlere tabi olduğunda, yargılamanın genel hükümlere göre yapılarak sonuca gidilmesi gerekir. Zira alacaklı 3. kişinin gerçeye aykırı beyanından kaynaklanan haksız fiile dayalı olarak tazminat davası açmaktadır....

    Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi İİK'nın 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir. Anılan maddenin açık hükmü gereğince icra mahkemesince genel hükümlere göre yargılama yapılarak sonuca gidilmelidir. Tazminat davası genel hükümlere tabi olduğunda, yargılamanın genel hükümlere göre yapılarak sonuca gidilmesi gerekir. Zira alacaklı 3. kişinin gerçeğe aykırı beyanından kaynaklanan haksız fiile dayalı olarak tazminat davası açmaktadır. Kaldı ki, İcra ve İflas Kanunu 89/4 ve 338. madde hükümlerinin 3. kişinin gerçeğe aykırı beyanını suç olarak nitelendirmesi, 3. kişinin bu davranışının haksız fiil olduğunun açıkça bir göstergesidir....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davalı üçüncü kişinin İİK'nın 89/1 haciz ihbarnamesine itirazının haksız olduğundan bahisle İİK'nın 89/4 maddesi gereğince davalının tazminata mahkum edilmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK 338, 89/1, 89/4. madde hükümleri 3. Değerlendirme 1.Davalı üçüncü kişinin katılma yolu ile temyiz isteminin incelenmesinde; 2.3.2005 tarihli ve 5311 sayılı Kanunun 25. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 364/1. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen ve miktar ve değeri Onbin Türk Lirası’nı geçen nihai kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabilir....

      Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK'nun 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir. Anılan maddenin açık hükmü gereğince; icra mahkemesince, genel hükümlere göre yargılama yapılarak sonuca gidilmelidir....

        ne, İİK'nın 89/1. maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesine karşı süresinde yapmış olduğu itirazın gerçeğe aykırı olduğu ileri sürülerek İİK'nın 89/4. maddesi gereğince tazminat talep edildiği, mahkemece tazminat talebinin kabulüne karar verildiği, taraflarca istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verildiği, kararın davalı 3. kişi tarafından temyiz edildiği anlaşılmıştır. Tazminat davası genel hükümlere tabi olduğundan, yargılamanın genel hükümlere göre yapılarak sonuca gidilmesi gerekir. Zira alacaklı 3. kişinin gerçeğe aykırı beyanından kaynaklanan tazminat davaları haksız fiile dayalı olarak açılmaktadır. Kaldı ki, İcra ve İflas Kanunu 89/4 ve 338. madde hükümlerinin 3. kişinin gerçeğe aykırı beyanını suç olarak nitelendirmesi, 3. kişinin bu davranışının haksız fiil olduğunun açıkça bir göstergesidir....

          Üçüncü şahıs; borcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haciz ihbarnamesinin tebliğinden önce borç ödenmiş veya mal istihlak edilmiş veya kusuru olmaksızın telef olmuş veya malın borçluya ait olmadığı veya malın kendisine rehnedilmiş olduğu veya alacak borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada ise, keyfiyeti, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yazılı veya sözlü olarak bildirmeye mecburdur" hükmüne yer verilmiştir. Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada, üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK.'nun 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir....

            Bilindiği üzere; borçlunun üçüncü kişi nezdindeki bazı alacakları, üçüncü kişiye 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 89. maddesine göre haciz ihbarnamesi gönderilmek suretiyle haczedilebilir. İİK.nun 89/3. maddesinde aynen “Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesinin kensine tebliğinden itibaren yedi gün içinde itiraz etmezse, mal yedinde veya borç zimmetinde sayılır ve kendisine gönderilen haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediği, bu nedenle de malın yedinde veya borcun zimmetinde sayıldığı ikinci bir ihbarname ile bildirilir. Bu ikinci ihbarnamede ayrıca, üçüncü şahsın ihbarnamenin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ikinci fıkrada belirtilen sebeplerle itirazda bulunması, itirazda bulunmadığı takdirde zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmesi istenir....

            İİK'nin 89. maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişi bankanın, borçluya ait mevduat hesabı üzerinde rehin hakkının olduğunu ileri sürmesi, haciz ihbarnamesine itiraz niteliğinde olup, alacaklı İİK'nin 89/4. maddesi uyarınca üçüncü kişinin cevabının aksini icra mahkemesinde ispat ederek, üçüncü kişinin İİK'nin 338/1. maddesi hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir (HGK'nin 28.3.2012 tarih ve 2011/12-849-242 sayılı kararı). Üçüncü kişinin haciz müzekkeresine karşı mevduat hesabı üzerinde rehin hakkı bulunduğunu ileri sürmesi ise, İİK'nin 96/1 uyarınca istihkak iddiası niteliğinde olup, icra müdürünün istihkak prosedürünü düzenleyen İİK’nin 96-97 maddelerinde yazılı kurallara göre işlem yapması gerekir....

              nun 89. maddesi uyarınca çıkarılan üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 günlük süre geçtikten sonra takip borçlusu ve takip alacaklısına karşı menfi tespit davası açmıştır. İİK'nun 89/5. maddesinde süresinde menfi tespit davası açmayan üçüncü kişiye, takip borçlusu ve kötüniyetli takip alacaklısına karşı istirdat davası açma imkanı tanınmıştır. Kötüniyetli alacaklı ve takip borçlusu birlikte hareket ederek üçüncü kişiye zarar vermek istemeleri halinde haksız fiil hükümlerine göre sorumlu olurlar. İİK'nun 89/5. maddesindeki hükmün amacı takip alacaklısı ve borçlusunun üçüncü kişinin borçlu olmadığını bildiği halde, kendi aralarında anlaşarak üçüncü kişiye karşı takibi kesinleştirip, haksız bir şekilde ona zarar verme kastının önüne geçmektir. Üçüncü kişi bu durumda istirdat davası açabileceği gibi menfi tespit davası da açabilir....

                bir ilişkiyi ileri sürmesinin gerekli olduğu, böyle bir ilişkiye dayanmadan soyut olarak takip borçlusunun üçüncü kişiden alacaklı olduğunun ileri sürülmeden ve bu ilişkinin neye dayalı olduğu açıklanmadan üçüncü kişiden borçlu olmadığını kanıtlamasının beklenemeyeceği, davacıya gönderilen haciz ihbarnamelerinde davacının takip borçlusuna ne sebeple ve ne miktar borçlu olduğunun gösterilmediği(Yargıtay 19....

                  UYAP Entegrasyonu