WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, tarafların göstereceği deliller, ticari defterler ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihbarnamenin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir, diğer bir ifade ile anılan maddeye göre tazminata hükmedilebilmesi için, borçlunun, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle, üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, İİK’nun 89/1. maddesi kapsamında haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur. Somut olayda, borçlunun icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile, 3. kişi... … Ltd....

    Her halde, üçüncü şahsın genel hükümlere göre borçluya karşı müracaat ve tazminat hakkı saklıdır. (Değişik son cümle: 4949 - 17.7.2003 / m.22) Her halde üçüncü şahıs, borçlu ile kötü niyetli alacaklıya karşı dava açarak ödemek zorunda kaldığı paranın veya teslim ettiği malın iadesini isteyebilir..."şeklindedir. Bu davada, ödemeyi yapan üçüncü kişinin (davacının) takip borçlusuna (davalıya) karşı haciz ihbarnamelerinin tebliği tarihinde doğmuş bir borcunun bulunup bulunmadığı hususunun araştırılması gerekmektedir. İİK 89/ 3 maddesine göre haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz etmeyen üçüncü kişinin onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması gerekir. Bu davada üçüncü kişi, takip borçlusuna borçlu olmadığını veya malın takip borçlusuna ait olmadığını ispat etmeye mecburdur....

      Her halde, üçüncü şahsın genel hükümlere göre borçluya karşı müracaat ve tazminat hakkı saklıdır. (Değişik son cümle: 4949 - 17.7.2003 / m.22) Her halde üçüncü şahıs, borçlu ile kötü niyetli alacaklıya karşı dava açarak ödemek zorunda kaldığı paranın veya teslim ettiği malın iadesini isteyebilir..."şeklindedir. Bu davada, ödemeyi yapan üçüncü kişinin (davacının) takip borçlusuna (davalıya) karşı haciz ihbarnamelerinin tebliği tarihinde doğmuş bir borcunun bulunup bulunmadığı hususunun araştırılması gerekmektedir. İİK 89/ 3 maddesine göre haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz etmeyen üçüncü kişinin onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması gerekir. Bu davada üçüncü kişi, takip borçlusuna borçlu olmadığını veya malın takip borçlusuna ait olmadığını ispat etmeye mecburdur....

        Borçlunun üçüncü kişi bankadaki mevduat alacağı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 106/2. maddesi gereğince menkul hükmündedir. Bankadaki mevduat, menkul haczi gibi icra müdürlüğünce bankaya yazılacak yazı ile haczedilebileceği gibi, İİK'nin 89. maddesine uygun olarak düzenlenen haciz ihbarnamesi ile de haczedilebilir. Bu takdirde İİK'nin 89. ve bunu izleyen maddelerde yazılı hukuki sonuçlar doğar. İİK'nin 89. maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişi bankanın, borçluya ait mevduat hesabı üzerinde rehin hakkının olduğunu ileri sürmesi, haciz ihbarnamesine itiraz niteliğinde olup, alacaklı İİK'nin 89/4. maddesi uyarınca üçüncü kişinin cevabının aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü kişinin İİK'nin 338/1. maddesi hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir (HGK'nin 28.3.2012 tarih ve 2011/12-849-242 sayılı kararı)....

          Asliye Hukuk Mahkemesince, davacının iddiasının İİK.89/4 fıkrası kapsamında kaldığını, bu iddianın İcra Mahkemesince değerlendirilmesi gerektiğini gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İcra Hukuk Mahkemesi ise, Anılan tazminat davasının İcra Mahkemesinin görevi dahilinde olması için, usulüne uygun birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ edilmesi ve üçüncü kişinin haciz ihbarnamesine karşı gerçeğe aykırı şekilde itiraz etmiş olması gerektiği, somut olayda bankaya İİK.nun 89/1 niteliğinde haciz ihbarnamesi değil, haciz müzekkeresi tebliğ edildiği için üçüncü kişi bankanın eylemi koşulları varsa haksız fiil sorumluluğunu gerektirdiğinden ve bu tür davaya bakmak ise genel mahkemelerin görevine girdiği gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, takip alacaklısı ..., borçlu ... İnş.Ltd. Şti....

            Kişinin İİK'nun 89. maddesi uyarınca açmış olduğu menfi tespit işlemine ilişkin olup davacıya 89/3 haciz ihbarnamesinin 30/05/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 13/06/2022 tarihinde süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Kayseri Genel İcra Dairesinin 2020/30344 Esas sayılı dosyası incelendiğinde, alacaklı vekili tarafından 26/02/2021 tarihinde alacaklı olma ihtimaline binaen borçlu Derviş Aydeniz için 3. Şahıs T1 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmesinin talep edildiği, icra müdürlüğü tarafından borçlu Derviş Aydeniz için 3. Kişi T1 89/1 haciz ihbarnamesinin gönderildiği, haciz ihbarnamesinin TK 21/2 Maddesi uyarınca 29/03/2021 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin talebi üzerine borçlu Derviş Aydeniz için hazırlanan 89/2 haciz ihbarnamesinin 3....

            İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir.” Somut olayın incelenmesinde; İİK'nun 89. maddesine göre; borçlular ... ve ...'ın üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının haczi için düzenlenen 89/1, 89/2 ve 89/3. haciz ihbarnamelerinin, üçüncü kişi ...'na sırası ile 22.03.2013, 29.04.2013, 17.05.2013 tarihlerinde tebliğ edildiği, üçüncü kişinin 29.04.2013 tarihli dilekçesinde; borçlu ...'ın kurumdan 40.810 TL alacağı bulunduğunun ve üçüncü kişi belediye tarafından, borçlu ... ile alacaklı ... hakkında... 1....

              İİK'nun 89/4. maddesine göre; üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine yasal süresi içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek, üçüncü şahsın, İİK'nun 338. maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkûm edilmesini isteyebilir. Buna göre, İİK'nun 89. maddesinde, haciz ihbarnamesine itiraz edilmesi halinde, üçüncü kişiler aleyhine itirazın kaldırılması isteminde bulunulabileceğine dair bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Bu durumda, alacaklının, üçüncü kişinin haciz ihbarnamesine yaptığı itirazın kaldırılmasını istemesine yasal imkan bulunmadığı tartışmasızdır. O halde mahkemece; açıklanan nedenle, itirazın kaldırılmasına yönelik istemin de reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir....

                İİK 89. maddesindeki özel düzenleme ile İİK 72. maddesindeki menfi tespit dava- sına ilişkin genel düzenleme gözetildiğinde genel düzenleme hükmünün İİK 89. maddesini işlevsiz bırakacak biçimde uygulanamayacağı da açıktır. "Bu durumda İlk derece Mahkemesinin, hukuki nitelendirme mahkemeye ait olmakla İİK'nın 89/3-5. maddesine dayalı olarak açıldığı belirtilen davada, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu gözeterek davayı göreve ilişkin dava şartı yönünden red etmesi doğru görülmediğinden aksi yöndeki kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir....

                  İcra Hukuk Mahkemesince, İİK'nın 89/4. maddesi gereğince tazminat isteminin, esas icra takibinin yapıldığı yer olan Amasya İcra Müdürlüğünün bağlı bulunduğu Amasya İcra Mahkemesi yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. İcra İflas Kanunu'nun 89/4. maddesinde; “Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338. maddenin birinci fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. İcra mahkemesi, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder" hükmü dikkate alındığında ayrıca İİK’nın 89/4 maddesi uyarınca takep edilen tazminatın haksız fiile dayalı dayalı bir tazminat olduğu da göz önünde bulundurulduğunda; icra takibinin Amasya İcra Müdürlüğünde yapıldığı anlaşıldığından uyuşmazlığın Amasya İcra Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp sonuçlandırılmasına karar vermek gerekmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu