"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R- Dava, Orman Genel Müdürlüğü tarafından önceden köy adına tesis edilen üst hakkının 6360 Sayılı Kanun uyarınca köy yerine davalı Belediyeye geçmesi nedeniyle belediyeye yöneltilmiş; üst hakkı Bakanlık tarafından iptal edildikten sonra bu haktan kaynaklanan alacağın tahsili talep edilmektedir. Olayda üst hakkı ile ilgili bir uyuşmazlık bulunmayıp, yalnızca alacağın tahsili istenilmektedir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 12.02.2016 tarihli ve 2016/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 16.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Kanununda irtifak türleri; taşınmaz lehine irtifak hakları, intifa hakkı, oturma hakkı, üst hakkı, kaynak hakkı ve diğer irtifaklar olarak belirlemiştir. Kanunundaki diğer irtifaklar kavramı ve seçilen türdeki irtifakın içeriğini belirlemede geniş bir sözleşme serbestisinin öngörülmesi nedeniyle irtifak haklarının sınırlı sayıda olmadığı anlaşılmaktadır. İrtifakın konusu, içeriği tescil ile ortaya çıkan durumdur. Ancak, tapu kaydına sınırlı kayıt nedeniyle içeriğin tam saptanamaması halinde irtifak sözleşmesi ve tarafların sözleşmedeki amaçları ve nihayet çekişmesiz kullanıla gelen durum ile içerik saptanarak tarafların hak ve yükümlülükleri belirlenir (Oğuzman/Seliçi/Oktay-Özdemir, s.628)....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/07/2019 NUMARASI : 2018/1111 ESAS- 2019/752 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Türkmal Gayrimenkul Yatırım AŞ ile aralarında imzalanan sözleşmenin 12.maddesi gereğince üst hakkının 3.şahıslara devrinin açıkça yasaklandığını, devri yasaklanan üst hakkı nedeniyle haczininde mümkün olmadığını beyan ederek üst hakkında konan haczin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 19/07/2019 tarih 2018/1111 Esas 2019/752 Karar sayılı ilamı ile " Şikayetin KABULÜNE, davacıya ait taşınmaz üzerindeki üst hakkına uygulanan hacizlerin FEKKİNE," karar verilmiştir....
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle üst hakkı tesis edilen parsellerin tam ortasında bulunan, dava dışı Hazineye ait 11 parsel sayılı taşınmazın davacı ... tarafından devralınmaması ve üst hakkına konu sözleşmenin esaslı unsuru olan alışveriş merkezi inşaatına başlamak için gerekli imar, ifraz ve tevhit işlemlerinin başlatılmaması nedeniyle ilgili sözleşmenin de ayakta olmadığı görülmekle, üst hakkından beklenen faydanın elde edilemeyeceğinin anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı şirket vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
Taraflar arasındaki ilk protokolün ayakta olduğu ve bu protokol ile üst hakkı kurulması konusunda taraf iradelerinin uyuştuğu hususu belirlendikten sonra mahkemenin üst hakkının yalnızca tapu sicil müdürlüğünde resmi şekilde düzenlenmesi gerektiğine ilişkin gerekçesi değerlendirilmelidir. Üst hakkı Medeni Kanunun 726, 826-836. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu hak sahibine başkasına ait taşınmaz üzerindeki yapının maliki olma yetkisi veren bir irtifak hakkı olarak tanımlanmıştır (MK.m.726). Bir kimsenin üçüncü kişiye, taşınmazı üzerinde veya altında yapı yapmak veya mevcut yapıyı muhafaza etmek yetkisi veren irtifak hakkı kurulmasına izin vereceği de yine Kanunda düzenlenmiştir (MK.m.826.) Üst Hakkı kişi lehine bağımsız bir irtifak hakkı olarak kurulacak ise resmi bir sözleşme veya ölüme bağlı tasarruf gibi geçerli bir hukuki sebebin düzenlenmesi ve malikin tescil talebi üzerine tesis edilebilir (Gürsoy/Eren/Cansel Türk Eşya Hukuku Ankara 1978 s.952)....
İşyerinde üst düzey yönetici konumda çalışan işçi, görev ve sorumluluklarının gerektirdiği ücretinin ödenmesi durumunda, ayrıca fazla çalışma ücretine hak kazanamaz. Bununla birlikte üst düzey yönetici konumunda olan işçiye aynı yerde görev ve talimat veren bir başka yönetici ya da şirket ortağı bulunması halinde, işçinin çalışma gün ve saatlerini kendisinin belirlediğinden söz edilemeyeceğinden, yasal sınırlamaları aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti talep hakkı doğar. O halde üst düzey yönetici bakımından şirketin yöneticisi veya yönetim kurulu üyesi tarafından fazla çalışma yapması yönünde bir talimatın verilip verilmediğinin de araştırılması gerekir. İşyerinde yüksek ücret alarak görev yapan üst düzey yöneticiye işveren tarafından fazla çalışma yapması yönünde açık bir talimat verilmemişse, görevinin gereği gibi yerine getirilmesi noktasında kendisinin belirlediği çalışma saatleri sebebiyle fazla çalışma ücreti talep edemeyeceği kabul edilmelidir....
Kanununda irtifak türleri; taşınmaz lehine irtifak hakları, intifa hakkı, oturma hakkı, üst hakkı, kaynak hakkı ve diğer irtifaklar olarak belirlemiştir. Kanunundaki diğer irtifaklar kavramı ve seçilen türdeki irtifakın içeriğini belirlemede geniş bir sözleşme serbestisinin öngörülmesi nedeniyle irtifak haklarının sınırlı sayıda olmadığı anlaşılmaktadır. İrtifakın konusu, içeriği tescil ile ortaya çıkan durumdur. Ancak, tapu kaydına sınırlı kayıt nedeniyle içeriğin tam saptanamaması halinde irtifak sözleşmesi ve tarafların sözleşmedeki amaçları ve nihayet çekişmesiz kullanıla gelen durum ile içerik saptanarak tarafların hak ve yükümlülükleri belirlenir (.../.../..., s.628). İrtifak hakkına ilişkin bu açıklamalar davacının tesisini istediği irtifak hakkının niteliğini belirlemek açısından önemlidir. Davacı özel okul yapmak ve taşınmazı 49 yıl süre ile kullanmak amacıyla irtifak hakkı tesisini istemektedir....
MAHKEMESİ Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı ... vekili; ....05.1986 tarihli protokol ile davalı lehine irtifak hakkı tesis edildiği belirterek, ödenmeyen 2005 yılı hasılat payı bedeli olan 42.963.60 TL, 2006 yılı hasılat payı olan 752.01 TL, 2007 yılı hasılat payı bedeli 363.68 TL, 2008 yılı hasılat payı bedeli olan ....471,29 TL, 2009 yılı hasılat payı bedeli olan ....812,73 TL, 2010 yılı hasılat payı bedeli olan ....983,97 TL kısmının ödenmediği beyanla dava konusu taşınmaz üzerinde davalı lehine kurulan üst hakkı nedeniyle eksik tahsil edilen toplam 55.347,28 TL ana para ile ana paranın vade tarihlerinden ....09.2015 tarihine kadar hesaplanan gecikme zammı...
Mülkiyet hakkının sağladığı bazı yetkilerin kullanılmasına imkan veren irtifak hakkının çeşitlerinden olan intifa hakkı ile üst hakkının hüküm ve sonuçları birbirinden farklı olup, intifa hakkı ile üzerinde tesis edilen taşınmazdan tam bir yararlanma yetkisi elde edilmekte iken üst hakkı ile sadece inşaat yapmak veya mevcut bir yapıyı muhafaza etmek yetkisi elde edilmektedir. Dolayısıyla üst hakkı (inşaat hakkı) ile intifa hakkının sağladığı tüm yetkilerin kullanılması mümkün değildir. Yukarıda anılan Emlak Vergisi Kanununda arazinin irtifak hakkı sahibinin değil, irtifak hakkının bir çeşiti olan, mülkiyet hakkına en yakın yetkileri sağlayan intifa hakkı sahibinin vergi mükellefi olduğu belirtildiğinden, emlak vergisine konu arsalar üzerinde Medeni Kanunun 751. maddesine istinaden inşaat hakkına sahip olan davacı vakfın emlak vergisi mükellefi olduğunun kabulü mümkün değildir. Bu durumda Mahkemece, ......
Maddesine göre, "Malik, üst hakkı karşılığı olarak irat biçiminde borçlanılan edimleri güvence altına almak amacıyla, o tarihteki üst hakkı sahibinden en çok üç yıllık irat için tapu kütüğüne taşınmaz olarak kaydedilmiş bir üst hakkının ipotek edilmesini isteyebilir." Bu madde metninden anlaşılacağı üzere, eğer üst hakkı karşılığı irat biçiminde belirlenmiş ise, taşınmaz malikinin alacağını güvence altına almak amacıyla ipotek tesis etme hakkı tanınmıştır. Bu hakkın kullanılabilmesi için; Söz konusu üst hakkının tapuya taşınmaz olarak kayıtlı bağımsız ve sürekli bir hak olması, Borçlanılan edimlerin irat şeklinde ödeneceğinin kararlaştırılması (hatta Kanunun açıkça hükmüne göre azami üç yıllık irat toplamı isenebilecektir.) Yüklü taşınmaz malikinin üst hakkı sahibinden söz konusu teminat ipoteğinin kurulmasını (tescilinin sağlanmasını) talep etmesi koşullarının da gerçekleşmesi gerekmektedir....