WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 28/10/2010 gününde verilen dilekçe ile irtifak hakkının kaldırılması olmaz ise su kullanım hakkı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 20/11/2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 253 ada 23 parsel sayılı taşınmazın hissedarı olduğunu, 17.09.2006 tarihli sözleşme gereğince taşınmazında bulunan kuyu suyunun 1/2 oranında kullanma hakkının davalıya verildiğini, davalının anlaşmaya aykırı olarak kendisine su kullandırmadığını belirterek davalı lehine tesis edilmiş olan irtifak hakkının kaldırılmasını, kabul edilmediği takdirde 1/2 oranında su kullanma hakkının tesciline karar verilmesini talep etmiştir....

    Diğer taraftan, burada irtifak haklarından da bahsetmek yerinde olur. Gerçekten, irtifak hakları malik tarafından başkalarına tanınan, sahibine bir maldan faydalanma, yararlanma yetkileri veren veya malike mülkiyet hakkının sağladığı yetkileri kullanmaktan çekinme borcu yükleyen ayni haklardandır. İrtifak hakları ya belirli bir şahsa bağlı olarak tanınan şahsa bağlı irtifak hakları şeklinde ya da bir taşınmaz malikine tanınan gayrimenkulün maliki değiştikçe hak sahibi de değişen eşyaya bağlı irtifak hakları şeklinde kurulabilir. Bazı irtifak haklarının ise hem eşyaya bağlı hem şahsa bağlı olarak kurulması mümkündür....

      intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceği kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Her ne kadar intifa hakkının sona ermesi sebeplerini sayan Türk Medeni Kanununun 796. vd. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanununun 785. maddesinin kıyasen uygulanması gerekir....

        hakkı bedeli sayılmak üzere ödeneceğine ilişkin noter onaylı yönetim kurulu kararını bakanlığa iletildiğini, tahsis ve ek alan ön izin işlemlerinin dayanağının kalmaması sebebiyle tahsis ve ön izin işlemlerinin iptal edildiğinin belirtildiğini, müvekkilinin 2005 yılından 2013 yılma kadar tahakkuk etmiş irtifak hakkı bedeli ve gecikme zamlarını idareye eksiksiz ödediğini, üst hakkına ilişkin sözleşmenin batıl olduğu tarihe kadar ödemenin eksiksiz yapıldığını ve bu tarihten sonra geçerli olmayan bir sözleşmeye ilişkin üst hakkı bedeli ve ferilerinin talep edilemeyeceğini, davacının tapu müdürlüğünden üst hakkının terkini sağlanabilecekken, idari yaptırım kararının tescili talebinde bulunmadığını, Bakanlık kararı ile iptal edilen üst hakkı neticesinde, üst hakkına ilişkin taraflar arasındaki sözleşmenin batıl olduğunu, bu sözleşme dolayısıyla irtifak/üst hakkı bedeli talep edilemeyeceğini, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından gönderilen iptal bildirimlerinden itibaren de ilgili taşınmazlar...

        sayılı kararıyla; dosyanın incelenmesinden, davacı şirket tarafından kendisine tanınan irtifak hakkı/üst hakkı çerçevesinde Hazineye ait taşınmaz üzerinde inşa edilen binaların emlak vergisine tabi olmadığından bahisle, söz konusu binalar için 2018 ve 2019 yılı dönemlerine ilişkin olarak re'sen tarh edilen bina vergisi ve kültür varlıkları katkı payının kaldırılması istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığının anlaşıldığı, uyuşmazlığın dava konusu irtifak hakkına konu yapıların bina vergine tabi olup olmadığı noktasında toplandığı, dosya içerisinde yer alan tapu senedi ve yapı ruhsatına ilişkin bilgi ve belgelerden arsanın mülkiyetinin Hazineye ait olduğu, 21/04/2017 tarihinde 17 yıl 11 ay 1 günlüğüne davacı şirket lehine irtifak hakkı/üst hakkı tesis edilerek tapuya şerh edildiğinin görüldüğü, Hazineye ait arazi üzerinde inşa ettiği yapılar üzerinde irtifak hakkı sahibi olan davacı şirketin irtifak hakkı süresince 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu kapsamında malik sıfatıyla bina vergisi...

          İrtifak hakkı, tescilin terkini veya yüklü ya da yararlanan taşınmazın yok olmasıyla sona erer (TMK m.783). Lehine irtifak kurulan taşınmaz için bu hakkın sağladığı hiç bir yarar kalmamışsa, yüklü taşınmazın maliki bu hakkın terkinini isteyebilir. Yüküne oranla çok az yarar sağlayan bir irtifak hakkının, bedel karşılığında kısmen veya tamamen terkini istenebilir (TMK m.785). Genel yola bağlantısı bulunmayan taşınmazlar için, yol ihtiyacını karşılamak amacıyla kurulan geçit hakkı, bu ihtiyacın sona ermesi ile birlikte ya da yüküne oranla çok az yarar sağladığı kanıtlandığı takdirde hukuksal temelini de kaybedeceğinden, böyle bir durumda yükümlü taşınmazın maliki de bedel karşılığında taşınmazı üzerinde kurulan geçit hakkının kaldırılmasını isteyebilir. Geçit hakkının kaldırılması davalarında, davacı tarafından geçit ihtiyacının sona erdiğinin veya kaldırılması istenen geçitin davalının taşınmazına, yüküne oranla çok az yarar sağladığının kanıtlanması gerekir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki sözleşmeye dayalı irtifak hakkı tesisi istemine ilişkindir. İrtifak hakkı, bir taşınmaz malikine mülkiyet hakkının sağladığı bazı yetkileri kullanmaktan kaçınmak veya yararlanan taşınmaz malikinin yüklü taşınmazı belirli bir şekilde kullanmasına katlanma borcu yükler. TMK m.780 göre de irtifak hakkı kurulması için bu hakkın tapu kütüğüne tescili zorunludur. Somut olayda davacı davalı ile yaptıkları sözleşmenin irtifak hakkı sağladığı ve tescilden kaçınıldığını savunmuş ise de taraflar arasındaki sözleşmenin yap işlet devret modeli bir sözleşme olduğu, davacının meydana getirdiği eserleri belirli süre kullanma hakkı tanıdığı ve bedel öngörüldüğü ancak bu kullanımın irtifak hakkı tanınacağı şeklinde belirlenmediği anlaşılmıştır....

            Serbest Bölge Müdürlüğü’nce verilen cevapta; üst yapı üzerine, mülkiyetin Hazineye ait olması nedeni ile haciz konulamayacağı belirtildiğinden, bu defa üst yapı hakkı ile birlikte üst yapı kullanım hakkının devir hakkı bedeline de haciz uygulandığı görülmektedir. Yukarıda yer verilen yasal düzenlemelere göre, her ne kadar faaliyetin sonunda, üst yapı hakkına ilişkin ruhsat Hazine’ye intikal edeceğinden haczi mümkün değil ise de, söz konusu hakkın, ekonomik değer karşılığı devrinin, yönetmelik kapsamında mümkün olması nedeniyle devir hakkının haczinin de mümkün olacağı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, şikayet konusu serbest bölge üst yapı hakkının kurulmasına ilişkin olarak, borçlu ile ......

              Arazi niteliğindeki taşınmaza net geliri esas alınarak değer biçilmesinde, taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve boru hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle daimi üst hakkı ve geçici irtifak hakkı karşılıklarının tespit edilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

                HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1045 KARAR NO : 2022/1277 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : OVACIK(TUNCELİ)ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2022 NUMARASI : 2020/19 ESAS - 2022/8 KARAR DAVA KONUSU : Üst Hakkı Kurulması (İrtifak Hakkının Kaldırılması) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Tunceli, Ovacık ilçesi, Köseler Köyü 544 parsel sayılı tarla vasıflı 125.671,89 m2 yüz ölçümündeki taşınmaz üzerinde 06.05.2014 tarih ve 158 yevmiye sayılı işlemle davalı lehine 30 yıl süreli irtifak hakkı tesis edilmiş ise de davacının 2017- 2018- 2019 ve hakkın terkin edildiği 2020 yılına kadar olan irtifak hakkı bedellerini ödemediğini, bu miktarın % 25 tazminat tutarı, gecikme zamlarıyla birlikte 25.06.2020 tarihi itibariyle 62.682,85- TL olduğunu ileri sürerek irtifak hakkının iptali ile tapudan terkinine, 62.682,85- TL ile irtifak hakkının tahsiline karar verilmesini...

                UYAP Entegrasyonu