Türk Medeni Kanunun 704, 998 ( E.M.K. 632, 911 ) maddeleri uyarınca üst hakkının bu şekilde taşınmaz olarak tapu kütüğüne kaydı halinde, üst hakkı sahibine bir taşınmaz malikinin hukuki statüsünü kazandırır. Bu şekilde bağımsız ve müstakil bağımsız üst hakkı statüsü kazanan davalı Medeni Kanunun 826 maddesi uyarınca taşınmaz maliki hukuki statüsü kazandığından bağımsız ve müstakil üst hakkının iptali isteminin reddine karar verilmesi yerindedir. 2- Davalının temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede ; 10.7.1986 tarihinde ve tadil edilmek suretiyle 10.7.1986 tarihinde Türk Medeni Kanunun 826. ( E.M.K. 751 ) maddesinin 3. fıkrası uyarınca tarafların talebi ile kurulan bağımsız ve müstakil üst hakkı sahibine taşınmaz malikinin hukuki statüsünü kazandırmıştır....
dışında meydana gelmiş olması, üst hakkı nedeni ile davacının tasarruf yetki ve ehliyetinin sınırlanmış olması, taşkın kullanım nedeni ile neden olunan zararların taşkın kullanımı yapan üst hakkı sahibinden talep edilmesi gerektiği anlaşılmakla, DAVANIN REDDİNE..." şeklinde karar verilmiştir....
dışında meydana gelmiş olması, üst hakkı nedeni ile davacının tasarruf yetki ve ehliyetinin sınırlanmış olması, taşkın kullanım nedeni ile neden olunan zararların taşkın kullanımı yapan üst hakkı sahibinden talep edilmesi gerektiği anlaşılmakla, DAVANIN REDDİNE..." şeklinde karar verilmiştir....
Bu durumda, üst hakkı sözleşmesinin kiralama işleminin unsurlarını taşıyor olması nedeniyle kiralama mahiyetinde kabul edilmesi gerekmekte olup üst hakkı tesisi işleminin ve karşılığında tahsil edilen üst hakkı bedelinin vergileme açısından da kiralama hükümleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden, davacı tarafından belirli vadelerde ödenen üst hakkı kullanım bedeline ait borcun her bir taksitinin ödenmesi gereken tarihte tahakkuk ettiği açık olduğundan, dava konusu tahakkuk işleminde hukuka aykırılık bulunmamaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 29/05/2013 NUMARASI : 2011/619-2013/175 Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.09.2011 gününde verilen dilekçe ile taşınmazın tahliyesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, dava konusu 139 ada 94 parsel sayılı taşınmaz üzerine davalı lehine 04.01.2001 tarihinde 29 yıllığına üst hakkı kurularak tapuya tescil edildiğini ancak davalının sözleşme gereğince ödenmesi gereken 7, 8, 9 ve 10 yıl üst hakkı bedellerini ödemediğini, davalı şirkete ödenmeyen üst hakkı bedellerinin ödenmesi, sözleşmenin 7. maddesinin açıkça ihlali nedeniyle son yıl üst hakkı bedeli tutarında tazminat bedeli ödemesi, üst hakkının rızaen terkin edilmesi ve...
(öncelikli) kabul edilecektir.” denilerek üst hakkı sözleşmesinin önceki sözleşmelerin yerini aldığının açıkça ifade edildiğini, davalının üst hakkı kurma sözleşmesinde belirtilen irtifak hakkı bedelini ödeme yükümlülüğü olduğunu ve bu tutarın açıkça USD (Dolar) olarak belirlendiğini ve irtifak hakkı tutarının-üst hakkı iradının taraflar arasında daha önce akdedilen 4 ve 5 yıldızlı otel inşaat ve işletme sözleşmelerinde yazılı şekilde ödeneceğinin hüküm altına alındığını, davalının taraflar arasındaki ilişkinin kira ilişkisi olduğundan bahisle kira bedellerinin uyarlanması talebiyle Bakırköy 4....
"İçtihat Metni" TARİHİ : 09/07/2015 NUMARASI : 2015/179-2015/468 Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi üst hakkı ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakların davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmişise de dosyada davetiye gideri bulunmadığından, duruşma isteminin reddi ile incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi üst hakkı ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakların davacı idare adına tescili istemine ilişkindir...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 sayılı Kanuna muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; TAPDK davaya katılabilecek surette suçtan zarar gördüğünden, CMK'nun 260. maddesi uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğu gözetilerek TAPDK vekili ve üst Cumhuriyet Savcısının temyiz istemi yönünden yapılan incelemede; 1. Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre, suçtan doğrudan zarar gören TAPDK'ya (...'na) 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Yasasının 234/1-b/1. maddesi uyarınca davadan haberdar edilip duruşma günü bildirilmeden, yokluğunda yargılamaya devamla hüküm kurulması, 2....
"İçtihat Metni" TARİHİ : 09/07/2015 NUMARASI : 2015/209-2015/476 Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi üst hakkı ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakların davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi üst hakkı ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakların davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı HÜKÜM : Mahkumiyet İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: İddianame içeriğine göre sanığın eylemine uyan 6545 sayılı Kanunun 59. maddesi ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 103/1. maddesinin birinci cümlesinde düzenlenen suç için anılan maddede öngörülen cezanın üst sınırının 15 yıla kadar hapis cezası olarak belirlenmesi karşısında, atılı suçla ilgili davaya bakma ve bu kapsamda delilleri takdir ve değerlendirme görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca...