Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2011/111 esas 2011/909 karar sayılı dosyada verilen önlem nafakasının kaldırılması talebinin konu dosyada yapılmasının gerektiğini belirterek davanın reddine, aksi halde ise önlem nafakası miktarının artırılmasına, yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin saklı tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı kadın vekilince istinaf edilmiş, davalı kadın vekili, kusur belirlenmesinin hatalı olduğunu, tedbir nafakası miktarının düşük olduğunu tüm kusurun davacıda olduğunu belirterek, davanın reddine ve aylık 500,00 TL tedbir nafakası taktirine, boşanmaya karar verilmesi halinde aylık 1000 TL yoksulluk 50.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın davacıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/133 KARAR NO : 2021/277 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : EREĞLİ(KONYA) AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/10/2020 NUMARASI : 2019/17 ESAS 2020/624 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası)| KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

Aile Mahkemesinde derdest TMK 197.maddeye dayalı önlem nafakası davası ile birleştirilmesine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İncelemeye konu dava, yazılı yargılama usulüne tabi boşanma davasıdır. İlk derece mahkemesince birleştirme kararı verilen Batman 2. Aile Mahkemesinin 2022/463 Esas sayılı dosyasındaki dava ise, basit yargılama usulüne tabi TMK 197.maddeye dayalı önlem nafakası davasıdır. Her iki davanın niteliği birlikte değerlendirildiğinde taraflar aynı eşler ise de, davalarının nitelikleri gereği birlikte görülmesinde mecburiyet olmadığı gibi aralarında birleştirmeyi gerektirir bağlantı da bulunmamaktadır. Bu haliyle, ilk derece mahkemesinin birleştirme kararı usul, yasa ve dosya kapsamına uygun değildir. Yine yazılı yargılama usulüne tabi davada savunma hakkını kısıtlar şekilde dosya üzerinden karar verilmesi doğru görülmemiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava önlem nafakası istemine ilişkindir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyalarından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır....

Maddesi kapsamında önlem nafakası isteminden ibarettir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyalarından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. (TMK 197/2) Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden; davacı kadın lehine Konya 4. Aile Mahkemesine açtığı 2016/376 esas 2016/1458 karar sayılı ilamı ile ayrı yaşamada haklı bulunarak 400,00 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, kadın lehine hükmedilen nafaka miktarının tarafların ekonomik ve sosyal durumuna nafaka alacaklısının ihtiyaçlarına göre makul olduğu, önlem nafakası takdirine ÜFE artışı uygulamasının kanuni olarak düzenlenmediği dikkate alınarak; davalının davanın kabulüne yönelik istinafının reddine, ÜFE artışına yönelik istinafının kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Davalı kadın yararına uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken, bu yön gözetilmeden isteğin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 4-Boşanma ve ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan özellikle eşlerin barınmasına (TMK.md.186/1), geçimine (TMK.185/3), malların yönetimine (TMK.md.223,242,244,262,263,264,267,215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re’sen) almak zorundadır (TMK.md.169). dava süresince geçerli olacak olan bu tedbirlerin alınması, tarafların “kusursuz” olma şartına bağlanmamış, yasada önlem için “kusur” unsuruna yer verilmemiştir. Başka bir ifadeyle tarafların kusur durumu hiç bir şekilde tedbir nafakası takdirine etkili bir unsur değildir (Hukuk Genel Kurulunun 02.11.2011 tarihli 2011/2-253 esas, 2011/670 karar sayılı kararı)....

    çocuk lehine ayrı ayrı aylık 2000 TL önlem nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

    Davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde; davalı kadının Sarayönü Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/91 Esas sayılı dosyası ile önlem nafakası davası açtığını, söz konusu mahkemede aylık 650 TL'ye önlem nafakasına karar verildiğini, davalı kadının Ahmet İnli'nin işlettiği Turkuaz isimli restorantta bulaşık hizmetlerinde çalıştığı, ayrıca eşine ait evde oturduğundan kira gideri olmadığını, 2 yıla yakın süredir erkeğin evi terk ettiğini, bir takım zorunlu giderlerinin olduğunu, tüm bu nedenlerle önlem nafakasının kaldırılmasına, olmadığı takdirde indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Somut olayda, taraflar arasında görülen boşanma davasında mahkemece, 15/10/2014 tarihli ara karar ile müşterek çocuk için Türk Medeni Kanununun 169'ncu maddesi çerçevesinde aylık 6.000 TL tedbir nafakası tayin edilmiştir. Mahkemenin ara karar ile, davanın devamı süresince önlem olarak hükmettiği tedbir nafakası, aksi yönde yeni bir karar alınmadıkça, boşanma kararının kesinleşmesine kadar devam eder ve bu hususta son kararda hüküm bulunmasa bile aksi yönde bir karar bulunmadıkça bu nafakanın ilamsız icra takibi yoluyla icrası mümkündür. Açıklanan bu durum karşısında mahkemece, davacının, boşanmanın kesinleşme tarihi olan 12.11.2014 tarihine kadar geçen dönem için biriken tedbir nafakasını talep edebileceği gözetilmeden, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

      Davacı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı TMK 197.maddesi gereğince açılan bağımsız tedbir nafakası davasında karar verilmesine yer olmadığı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan incelemede; her ne kadar yerel mahkemece ilk dava olan tedbir nafakası talebi hakkında aşağıda boşanma konusunda verilecek olan kararda değerlendirme yapıldığından tedbir nafakası davası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmiş ise de, asıl davada TMK 197.maddesi gereğince açılan tedbir nafakası davasının bağımsız bir dava olduğu, TMK 169.maddesinde düzenlenen geçici önlem niteliğindeki tedbir nafakasından farklı olduğu, yasal şartlarının ayrı düzenlendiği dikkate alındığında davacının asıl davadaki tedbir nafakası talebi ile ilgili olarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin asıl davadaki tedbir nafakasına ilişkin istinaf başvurusunun...

      UYAP Entegrasyonu