Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle sigortalının yerinde yaptığı ile ölüm olayı arasında illiyet bağının olup olmadığının tespiti gerekmektedir....

    Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde ve yargılama aşamasındaki sözlü ve yazılı beyanlarında özetle; 03.03.2016 tarihinde meydana gelen kazası ölüm tahkikatı için hastane, savcılık ve işyerine resmi yazışmalar yapıldığını, kazası ölüm iddiasını destekleyen bilgi ve belgelerin yetersiz olması sebebiyle 06.12.2018 tarih 16605670 sayı ile Rehberlik Ve Teftiş Başkanlığına Müfettiş tahkikatı için gönderildiğini, 24.09.2019 tarihinde Müdürlüğümüze ulaşan 05.08.2019 tarihli 120636/20/İR/20 sayılı Müfettiş Raporunda kazası olmadığı yönünde karar verildiğini, 01.10.2019 tarih 14574380 sayı ile sigortalı hak sahibi eşi T1 bilgi verilip dosya işlemleri sonlandırıldığını, kazası, T3na (SGK) bildirilmesine rağmen meydana gelen olay SGK tarafından kazası olarak kabul edilmemişse hem SGK hem de işverenin davalı olarak gösterileceği bir kazasının tespiti davasının açılması gerektiğini, kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf T3nun hak alanını doğrudan ilgilendirmediğini beyanla kazası...

    nun 06.04.2005 tarihli, 2005-10-183 Esas, 2005-241 Karar nolu kararıda bu yöndedir.Bu durumda aylık bağlama hakkını doğuran olayın sözü edilen yasa değişikliği olduğu gözetilerek şartlar oluşuyor ise ölüm tarihi yasanın yürürlüğe girdiği tarihten sonra ise aylığın ölüm tarihini takip eden aybaşından, ölüm tarihi yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce ise aylığa 01.09.2003 tarihinden itibaren hak kazanılacağının kabulü gerekir. Bu davada her nekadar SGK Başkanlığıda hasım gösterilmiş ise de dava dilekçesinin içeriğinden davacının yalnızca maddi ve manevi tazminat talep ettiği ,davalı Kurumdan kendisine kazası sigorta kolundan gelir bağlanması ile ilgili bir isteminin bulunmadığı anlaşılmakla mahkemece SGK Başkanlığına yönelik davanın reddine karar verilmiş olması doğru bulunmuştur. Yapılacak , davacıya kazası sigorta kolundan ölüm geliri bağlanması için Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaatta bulunmak gelir bağlanma taleplerinin reddi halinde giderek SGK....

      un nüfus kaydına ölü olduğunun işlendiği anlaşılmakla, mahkemece bu durumun kabulü ile ...'ın sağ olduğunun tesciline karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Ancak; Davada ...'ın sağ olduğunun tespiti ile nüfus kütüğündeki ölüm kaydının iptaline karar verilmesi istenildiği gözetilerek, mahkemece ...'ın nüfus kütüğündeki ölüm kaydının iptaline de hükmedilmesi gerekirken, salt sağ olduğunun tespiti ile yetinilmiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 10.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Yapılacak ; davaya konu kazası olduğu iddia edilen olayın SGK tarafından kazası olarak tespit edilip edilmediği, ölüm olayının kazası neticesinde gerçekleşip gerçekleşmediğini araştırmak, SGK tarafından bu yönde bir tespitin bulunmaması halinde ise, davacılara kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde ise Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, bir karar verilmesi gerekmektedir. 3-Öte yandan davaya konu olayın ve ölümün kazasından kaynaklı olduğunun tespiti halinde yargılama görevinin İş Mahkemesine ait olduğu görev konusunun kamu düzenine ilişkin olup kıyas veya yorum yolu ile genişletilip değiştirilemeyeceği, taraflarca ileri sürülmese bile mahkemece kendiliğinden dikkate alınacağı açıktır....

          in %25 oranında kusurlu olduğunun rapor edildiği, sonrasında dosyanın davacıdaki gücü kaybının tespiti için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı'nın 30/10/2020 tarihli raporun alındığı, söz konusu rapora göre davacı ...'...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, ölümün tespiti ve ölüm kaydının nüfus kütüğüne işlenmesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 24.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ; davacılara kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmaları, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde, Sosyal Güvenlik Kurumu ile hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açmaları için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek kazası sigorta kolundan ölüm geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVALILAR : Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde çalışırken geçirdiği kazanın kazası olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalılardan kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, davacının davalıya ait işyerinde 18.02.2006 tarihinde maruz kaldığı zararlandırıcı olayın kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir....

                  ın alınan ifadesinde eşinin tansiyon ve şeker rahatsızlığı olduğunu, ilaç kullandığını, olayla ilgili kimseden davacı ve şikayetçi olmadığını belirttiği, alınan ifadeler ile ATK'nın kesin raporu kapsamına göre meydana gelen ölüm olayı ile ilgili kimseye atfı kabil bir kusur bulunmadığı, ölümün patolojik (travmatik olmayan) beyin kanaması ve gelişen komplikasyonlar sonucu doğal ölüm olduğundan kovuşturmaya yer olmadığına" ilişkin değerlendirme ve karar verildiği görülmüştür. Mahkememizce İstanbul SGK İl Müdürlüğü'ne yazı yazılarak ... ...'ın davacı şirket çalışanı olarak .....TV - Radyo Kulesi İnşaatı İşi kapsamında çalıştığı sırada beyin kanaması geçirerek vefat ettiği belirtilmekle, bu hususun bir kazası olup olmadığı, kazası nedeniyle yürütülen bir soruşturma bulunup bulunmadığı, düzenlenmiş bulunan bir teftiş raporu bulunup bulunmadığı hususları kapsamlıca araştırılmış, verilen cevaplardan vefat eden ... ...'...

                    UYAP Entegrasyonu