WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ve 119/1- g maddesi uyarınca talep sonucunu ayrıntılı olarak açıklamak üzere süre verildiği, davacı vekilinin 05/03/2019 tarihli beyan dilekçesi ile öncelikle vasiyetnamenin tanınması ve tenfizini, bu husus karara bağlandıktan sonra vasiyetnamenin açılması, mirasın açılması, miras payının belirlenmesi ve iştirak halindeki miras payının müşterek mülkiyete dönüştürülmesi taleplerinin bulunduğunu bildirdiği ve mahkemesince vasiyetnamenin tanınması ve tenfizi ile tasarruf nisabının belirlenmesine yönelik talepler dışındaki vasiyetnamenin açılması, mirasın açılması, miras payının belirlenmesi ve iştirak halindeki miras payının müşterek mülkiyete dönüştürülmesine yönelik taleplerin dosyadan tefriki ile ayrı esasa kaydının yapılmasına karar verildiği ve mahkemesinin 2019/328 esasına kaydının yapılarak tefrik edilen bu talepler yönünden mahkemenin görevli olmadığı gerekçesi ile 09/05/2019 tarih ve 2019/328 Esas, 2019/162 karar sayılı karar ile göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine...

Başka bir ifadeyle tasarruf nisabı sınırları içerisinde geçerli olmak üzere vasiyetnamenin ıskatına ilişkin bölümün hükümsüzlüğüne karar verilerek davacının saklı payını talep edebileceği ve davaya tenkis davası olarak devam edileceği düşünülmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu durumda, mahkemece yapılacak iş; TMK.nun 512/3.maddesi gereğince, mirascılıktan çıkarmaya yönelik ölüme bağlı tasarrufun davacı mirasçının saklı payının tasarruf nisabı oranında yerine getirilerek davaya TMK.nun 564. vd. maddelerinde açıklanan tenkis davası olarak devam edilmek suretiyle murisin terekesinde bulunan tüm aktif ve pasifinin belirlenmesinden sonra uzman bilirkişiden alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurmak olmalıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene...

    Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/925 Esas, 2015/1585 Karar sayılı 23.10.2015 tarihli ilamıyla vasiyetnamenin açılmasına karar verildiği, davacının mirasbırakanın vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte ayırt etme gücünün olmadığını, vasiyetnamenin mal kaçırma amacıyla düzenlendiğini ileri sürerek vasiyetnamenin iptali istemiyle eldeki davadaki davalılar aleyhine açtığı davanın ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/272 Esas, 2015/433 Karar sayılı 12.10.2015 tarihli ilamıyla feragat nedeniyle reddine karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin 24.11.2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. 1930 doğumlu mirasbırakanın 09.02.2015 tarihinde öldüğü geriye mirasçıları olarak ilk eşinden olma oğlu davacı ile 2. eşinden olma çocukları davalıların kaldığı sabittir. Bilindiği üzere; tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır....

      Dava, murisin işlem tarihinde fiil ehliyetinin bulunmadığı, murisin aldatma, korkutma, baskı ve zorlama altında vasiyetname düzenlediği, vasiyetnamenin yasal şekil şartlarını taşımadığı iddiasıyla açılan vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. TMK. nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; 1-Ehliyetsizlik, 2-Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3-Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, 4-Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir. TMK'nun 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez....

        Davacılar birleşen dava dilekçesinde ;vasiyetnamenin şekil şartlarına uymadığını, baskı ve hileyle düzenlendiğini, murisin tasarruf ehliyeti olmadığını beyanla; ölüme bağlı tasarrufun iptalini; bunun mümkün olmaması halinde, kanun ile korunmuş olan saklı paylarının tenkisinin gerektiğini, bununda mümkün olmaması halinde tasarruf bedellerinin faizleri ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmişlerdir. Davalı (birleşen davalı ); asıl ve birleşen davanın reddini talep etmiştir . Mahkemece; asıl davanın reddine; birleşen davanın süresinde açılmadığından TMK'nın 571. maddesinin 1. fıkrası gereği usulden reddine karar verilmiş ; sözkonusu karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir . 1-) Asıl dava, vasiyetnamenin iptali; birleşen dava vasiyetnamenin iptali ve tenkisi istemine ilişkindir . TMK'nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır....

          vasiyetnamenin iptali talepleri uygun görülmediği takdirde müvekkillerinin aleyhine saklı payı aşan tasarrufun tenkisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Başka bir ifadeyle tasarruf nisabı sınırları içerisinde geçerli olmak üzere vasiyetnamenin ıskatına ilişkin bölümün hükümsüzlüğüne karar verilerek davacının saklı payını talep edebileceği ve davaya tenkis davası olarak devam edileceği düşünülmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu durumda, mahkemece yapılacak iş; TMK.nun 512/3.maddesi gereğince, mirascılıktan çıkarmaya yönelik ölüme bağlı tasarrufun davacı mirasçının saklı payının tasarruf nisabı oranında yerine getirilerek davaya TMK.nun 564. vd. maddelerinde açıklanan tenkis davası olarak devam edilmek suretiyle murisin terekesinde bulunan tüm aktif ve pasifinin belirlenmesinden sonra uzman bilirkişiden alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurmaktır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden...

              Vasiyetnamenin iptali istemi reddedildiği takdirde, tenkis talebinin de incelenmesi gerektiğinin düşürülmemesi de doğru görülmemiştir. Kabul şekline göre de; murisin, davacılar dışında başkaca mirasçıları bulunduğu gözetilmeli, vasiyetnamenin tümden iptali yerine davacıların hisseleri dikkate alınarak kısmen iptaline karar verilmelidir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......

                ın kendi iradesi ile yaptığı vasiyetnamenin davacı tarafından iptalinin istenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ...çılıktan çıkarma gibi bir durumun olmadığını savunarak, davanın reddini istemişlerdir. Davalılar ... ve Sabiha vekili cevap dilekçesinde,öncelikle hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, müteveffanın sağlığında özgür iradesi ile tasarruf hakkını kullanabilmesinin kanunun kişilere verdiği bir hak ve özgürlük olup, müteveffanın hayatta iken noter önünde iki tanığın katılmasıyla resmi vasiyetname yapmasında usul ve yasaya aykırı bir durumun bulunmadığını, TMK.'da ölüme bağlı bir tasarrufun iptali için dava açılabilecek hususların belirtildiğini, TMK.'nun 557. maddesinde sayılı nedenlerden birine dayanılarak davacı tarafça dava açılmadığını savunarak,davanın reddini istemiştir....

                  Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre; davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yersizdir. 1-) Yerel mahkeme, 1 nolu hüküm fıkrasında vasiyetnamenin iptali şartları oluşmadığından TMK 557 maddesi uyarınca iptal davasının reddine karar vermiş; 2. bent de ise vasiyetnamenin saklı pay gözetilmeksizin düzenlendiğinden bahisle; davacının saklı pay oranı olan 1/10 bakımından vasiyetnamenin iptaline karar vermiş; bir anlamda hüküm fıkrasında kendi içinde çelişkiye düşmüştür. 2-)TMK.nun 505.maddesine göre; "Mirasçı olarak alt soyu, ana ve babası veya eşi bulunan miras bırakan, mirasının saklı paylar dışında kalan kısmında ölüme bağlı tasarrufta bulunabilir. Bu mirasçılardan hiçbiri yoksa, miras bırakan mirasının tamamında tasarruf edebilir....

                    UYAP Entegrasyonu