Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, hak sahibi konumundaki davacının aldığı ölüm aylığının kesilmesi işleminin iptali ile borç olarak çıkartılan tutarın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Hakkında verilen boşanma kararı 10.11.1992 tarihinde kesinleşen hak sahibine, yaşamını yitiren sigortalı annesi üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle Kurumca 01.11.2008 tarihi itibarıyla kesilerek, 01.11.2013-30.11.2014 tarihleri arasında yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır....

    İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının boşandığı eşi ile birlikte yaşamadığını, kurum işleminin usulsüz olduğunu, eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulduğunu, davanın kabulü gerektiğini, müvekkilinin mağdur olduğunu, kararın usul ve yasa hükümlerine aykırı olduğunu belirterek, kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ölüm aylığının kesilmesi işleminin iptali, kuruma borçlu olmadığının tespiti ile ölüm aylığının kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması istemine ilişkindir....

    Davacının, 13.09.1994 tarihinde eşinden boşandığı, babasının 12.02.1994 tarihinde vefat ettiği, davacının babasından dolayı ölüm aylığı almak için Kuruma müracaat ettiği, Kurumca davacıya ölüm aylığı bağladığı, yapılan bir ihbarı değerlendiren Kurum kontrol memurlarının, davacının adresinde ve diğer kayıtları üzerinde inceleme yaptığı, inceleme sonucunda Kurum kontrol memurlarınca düzenlenen raporda; “davacının boşandığı eşi ile birlikte yaşadığı tespit edildiğinden, davacı hakkında 5510 sayılı Kanunun 56/2. maddesi uyarınca işlem yapılması gerektiğinin” belirtildiği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, davacının ihtilaflı dönem boşandığı eşi ile birlikte yaşayıp yaşamadığı ve buna bağlı olarak ölüm aylığının kesilmesi ve borç çıkarılmasına ilişkin Kurum işleminin yerinde olup olmadığına ilişkindir. Davanın, yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 56'ncı maddesinin ikinci fıkrasıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı bağlanan ölüm aylığının kesilerek yapılan ödemelerin ölüm gelirinden kesilmesi ve yeni ödeme nedeniyle borç çıkarılmasına ilişkin davalı kurum işleminin iptaliyle ölüm aylığından yapılan kesintilerin kesinti tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 08/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Uyuşmazlık, davacının ihtilaflı dönem boşandığı eşi ile birlikte yaşayıp yaşamadığı ve buna bağlı olarak ölüm aylığının kesilmesi ve yersiz aylık ve yersiz tedavi gideri ödendiği gerekçesi ile borç çıkarılmasına ilişkin Kurum işleminin yerinde olup olmadığına ilişkindir. Kurum kontrol memurlarınca düzenlenen raporda, davacının mernis adresinde boşandığı eşi ile birlikte yaşadığının komşusu tanıklarca beyan edildiği anlaşılmaktadır. Davanın, yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 56'ncı maddesinin ikinci fıkrasıdır. Fıkrada “Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ölüm aylığının kesilmesi yönündeki kurum işleminin iptali ile davacının davalı Kuruma borcu olmadığının tespiti, ölüm aylığının yeniden bağlanması istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 27.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        DAVA Davacı davalı Kurumun müvekkilinin eşinden dolayı almakta olduğu ölüm aylığının kesilmesi ve yersiz ödeme olarak tahakkuk ettirilen borç çıkarmaya yönelik işleminin yerinde olmadığının tespiti ve iptali ile davacı müvekkiline ölüm aylığının ödenmesine devam edilmesine, kesilen aylıkların yasal faizi ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 04.10.0222 tarihli ve 2020/1137 Esas, 2022/370 Karar sayılı kararıyla; Dosya kapsamından; davacı ... ile eşi ... arasında Şişli 3. Aile Mahkemesinin 2004/748 esas sayılı dosyası üzerinden boşanma davası görülmekte iken ......

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, hak sahibi konumunda yer alan davacıya bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanunun 56. maddesi uyarınca kesilmesi ile yersiz ödenen aylıkların tahsiline ve evlenme ödeneği verilmemesine dair Kurum işlemlerinin iptali ile evlenme ödeneği verilmesi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi Asıl dava, ölüm aylığının kesilmesi yönündeki kurum işleminin iptali ile yeniden aylık bağlanması gerektiğinin tespiti, birleşen dava ise, yersiz ödenen aylıkların tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtilen gerekçelerle, hak sahibi davacının davasının kabulüne; birleşen davanın ise reddine karar verilmiştir. Hükmün, asıl davanın davalısı, birleşen davanın davacısı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

              TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçelerinde özetle; davacının, Bağ-Kur sigortalısı olan babasından ve 506 sayılı Kapsamında sigortalı olan eşinden dolayı ayrı ayrı ölüm aylığı aldığını, eşi ve babası 01.10.2008 tarihli kanun değişikliğinden önce ölmüş olduklarından davacının çift aylık alabilmesi için kanunen aranan bütün şartlara sahip bulunduğunu ancak Kurumun, babasından dolayı aldığı ölüm aylığını iptal ederek borç tahakkuk ettirdiğini, Kurum işleminin yerinde bulunmadığını ileri sürerek davacının borçlu olmadığının tespitine, ölüm aylığının kesilmesine ilişkin işleminin iptali ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ödenmeyen aylıkların 100,00 TL'sinin davacıya ödenmesine ve %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiş, 04.07.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile ödenmeyen ölüm aylıklarına ilişkin talebini 19.654,23 TL'ye yükseltmiştir....

              UYAP Entegrasyonu