a ödeme ve tahsis talep tarihini takip eden aybaşı olan 01.08.2008 tarihinden başlamak üzere ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine, aksine kurum işleminin iptaline" rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 05.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
dan ayrı ayrı ölüm aylığı almaya hak kazandığının tespitine" ibaresinden sonra gelmek üzere, "davacının Kocası Hayrullah üzerinden 01.10.2008 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine ve babası üzerinden bağlanan aylığın Kurumca kesilmesine dair işlemin iptali ile aylığın kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması gerektiğinin tespitine” hükmünün yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
GEREKÇE: Dava, davacının hak sahibi anne sıfatıyla ölüm aylığı bağlanması talebini reddeden Kurum işleminin iptali ile ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Dosya kapsamına göre; davacının oğlu 4/1- a sigortalısı Serdar Solmaz'ın bekar ve çocuksuz olarak 17/12/2019 tarihinde vefat ettiği, davacının 12/02/2020 tarihinde ölüm aylığı tahsis talebinde bulunduğu, Kurumun 27/07/2020 tarihli inceleme ve araştırma raporuna göre 24/08/2020 tarihli cevabi yazısı ile eşinin yaşlılık aylığı aldığı ve kira geliri bulunduğundan bahisle talebini reddettiği anlaşılmıştır....
Mahkemece 1479 sayılı Yasa'nın 41. maddesine göre davacının 01/05/2006 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tesbitine karar verilmiş ise de ihtilafın ve istemin ölüm aylığı talebi olduğu, murisin ölüm tarihi olan 06.11.1986 tarihinde ölüm aylığı için " 3 tam yıl " primi ödenmiş sigortalılık şartı bulunduğu , davacının 2926 sayılı Kanuna göre ölüm aylığı bağlanması için askerlik borçlanmasını yaptığı 21/04/2008 tarihi itibariyle murisin 4 yıl 5 ay 7 gün hizmetinin bulunduğu gözetilerek davacının askerlik borçlanmasını yaptığı tarihi takip eden aybaşı olan 01/05/2008 tarihinden itibaren ölüm aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesi gerekirken mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, eşinden almakta olduğu dul aylığının yanı sıra babasından dolayı da ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Davacı kız çocuğu, 09/12/2007 tarihinde vefat eden eşinden dolayı 506 sayılı Kanun kapsamında ölüm aylığı aldığını, 506 sayılı Yasa kapsamında çalışmaları bulunan babasının da 17/11/1990 tarihinde ölümü nedeniyle ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitini istemiştir. Mahkemece yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir....
Dava konusu olayda, davacılardan ...’ın 09.06.1995 tarihinde başvurusunun olmadığı, 06.09.1995 tarihinde başvuruda bulunanın ölüm gelirine hak kazanamayan davacı ... olduğu, davacı ...’ın 23.02.2005 tarihinde ölüm aylığı talep ettiği, Kurumca şartları oluşmadığı gerekçesi ile ölüm aylığı talebinin reddedilerek ölüm toptan ödemesi yapıldığı anlaşılmaktadır. Muris Raif Azar’ın toplam 809 gün sigortalı çalışması olması karşısında, davacı ...’ın 23.02.2005 tarihli ölüm aylığı talebi ile ilgili red kararı verilmesine ilişkin Kurum işlemi doğrudur. Ancak ölüm aylığı talebinin aynı zamanda ölüm geliri talebini de içermesi nedeniyle, bu talebin ölüm geliri olarak değerlendirilerek bu yönden değerlendirilme yapılmaması hatalı olmuştur. .../......
Temyiz Sebepleri 26 Mayıs 2003 tarihinde vefat eden eşinden dolayı dul aylığı almakta olduğunu, müvekkilinin babası Şükrü Yıldız'ın da 20 Mayıs 2019 tarihinde vefat ettiğini ve vefat eden babasından dolayı yetim aylığı bağlanması gerektiği beyanla kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, eşinden ve babasından çift ölüm aylığı bağlanması ile kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. 2....
in 27.10.2011 tarihinde vefat ettiği, davacının başvurusu üzerine 01.11.2011 tarihi itibariyle ölüm aylığı bağlandığı,bilahare davacıya kendi sigortalılığından dolayı 01.02.2013 tarihinde aylık bağlandığı, kurumun davacıya aylık bağlanması sebebiyle ölüm aylığı durdurularak 17.02.2013- 16.04.2013 tarihleri arasında ödenen aylıklar yönünden borç çıkardığı,davacının 17.05.2016, 01.07.2016, 14.10.2016 tarihlerinde yeniden ölüm aylığı bağlanması için talepte bulunduğu, kurumun SGK'na tabi olarak emekli olması sebebiyle aylık bağlanamayacağını belirterek talebi reddettiği, davacının annesinden dolayı aylık almakta iken kendi sigortalılığından dolayı aylık almaya başlaması üzerine ölüm aylığının kesilmesi ve aylık almaya başlandıktan sonra ödenen aylıkların iadesinin istenilmesinin yasal düzenleme karşısında yerinde olup, 7103 sayılı Kanunda ayrık bir düzenleme bulunmadığı, mahkeme kararının yerinde olduğu gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V....
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 31/01/2006 tarihinde vefat eden eşi üzerinden 506 sayılı Kanun kapsamında ölüm aylığı bağlanan davacının 29/02/1980 tarihinde vefat eden babası üzerinden 04/07/2007 tarihli dilekçe ile ölüm aylığı bağlanması isteminde bulunduğu, Kurum'un 07/08/2007 tarih ve 575789 sayılı yazı cevabı ile davacının eşinden ve babasından dolayı ölüm aylığına hak kazandığı ancak yapılan hesaplamada aylık miktarı daha yüksek olan dosyadan dolayı tarafına ölüm aylığı ödendiği hususunun bildirildiği anlaşılmaktadır. 506 sayılı Yasa'nın 68/I-C-a maddesi aylık bağlanma koşulları yönünden, "evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan, tabi bir işte çalışmayan, buralardan gelir veya aylık almayan kız çocuklarına” aylık bağlanması olanağı öngörürken; aynı maddenin (VI) numaralı bendi, kız çocuklarına bağlanan aylığın kesilme nedeni olarak “çalışma ve evlenme” halini kabul etmekteyken; 4958 sayılı Yasa'nın 06.08.2003 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 35. maddesiyle...
Üniversitesi Rektörlüğünde öğretim üyesi olarak çalışmakta iken vefat etmesi nedeniyle, kendilerine ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemişlerdir. Mahkemece bozmaya uyularak, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalılar avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava, hukuki nitelikçe yabancı uyruklu...’nin Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü'nde sigortalı olarak çalışmakta iken 28.02.2004 tarihinde vefat etmesi nedeniyle davacılara 506 sayılı Yasanın 68.maddesi uyarınca ölüm aylığı bağlanması, bunun mümkün bulunmaması halinde primlerin taraflarına ödenmesi istemine ilişkin olup, mahkemece, davacılara 01.03.2004 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir....