WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkeme, kabulünde bir isabetsizlik yok ise de, 506 sayılı Kanunun 60/G maddesinde "Bu maddenin uygulanmasında; 18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir" hükmü öngörülmüştür. Maddedeki "malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanlar" sözcüklerinin, sigortalılar yararına bir yorumla, tabi olması gerekenleri de kapsadığının kabulü gerekir. Öte yandan davacının, aynı Kanunun geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmadığı da belirgindir....

    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: 5510 sayılı Kanun'un Geçici 7. maddesi yollamasıyla uygulanan mülga 506 sayılı Kanun'un 60/G maddesinde "Bu maddenin uygulanmasında; 18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir" hükmü öngörülmüştür. Maddedeki "malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanlar" sözcüklerinin, sigortalılar yararına bir yorumla, tabi olması gerekenleri de kapsadığının kabulü gerekir. Öte yandan, aynı kanunun Geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunanlar için bu maddenin yani 18 yaş sınırının uygulanmayacağı belirtilmiştir....

      Maddesine göre “Mülga 4355 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf Odaları ve Ticaret Borsaları Kanunu, mülga 5373 sayılı Esnaf Dernekleri ve Esnaf Dernekleri Birlikleri Kanunu ve mülga 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanununa göre; esnaf ve sanatkâr siciline veya odasına ya da her ikisine birden kayıtları bulunmakla birlikte üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine, Kuruma kayıt ve tescili yapılmakla birlikte, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık süreleri geçersiz sayılarak iptal edilen sigortalılardan 22.03.1985 tarihinden sonraki sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31.12.2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla 4'üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır. 4 üncü ve 7 nci maddeler ile 2926 sayılı Kanunun 2 nci, 5 inci ve 9 uncu maddelerine göre kayıt ve tescili yapılanların, sigortalılık tescil ve sürelerine esas...

        Aynı Kanunun geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malûllük,yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmayan ve 02.01.1985 doğumlu olan davacı sigortalının; sigortalılık başlangıcı olarak 18 yaşını ikmal ettiği 02.01.2003 tarihinin esas alınması gerektiğinin tespiti ve hükmün gerekçesine göre de, davacının 18 yaşını ikmal etmeden önce geçen ve 01.08.1998-02.01.2003 tarihleri arasında kalan 1592 günlük sürede çalıştığına dair kabul kararı isabetli ise de, 18 yaşının ikmalinden önce geçen ve prim ödeme gün sayısına dahil edilmesi gereken çalışma sürelerinin ve çalışma döneminin karar yerinde gösterilmemiş olması ve infazda tereddüte mahal bırakılması usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 213 sayılı VUK'na muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet Sanığa tebliğnamenin tebliği için çıkarılan tebligatın öldüğü belirtilerek iade edildiği ancak nüfus kayıt örneğinde sanığın sağ olarak gözüktüğü anlaşılmakla, sanığın ölüp ölmediği zabıta aracılığıyla araştırılarak, öldüğünün tespit edilmesi durumunda ölümün nüfus kaydına işlenmesi sağlanarak ölüm kaydını gösteren nüfus kaydı belgesinin dosyaya eklenmesi, sağ olduğunun tespiti halinde ise tebliğnamenin tebliği yapılarak buna ilişkin evrakın incelenmek üzere dairemize gönderilmesi için dosyanın mahalline iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 30.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Maddesinin “Tarafların veya mahkemenin dava dosyasında bulunan belgelerdeki açık yazı ve hesap hataları, karar verilinceye kadar düzeltilebilir.” Hükmü gereğince maddi hata kabul edilerek düzeltilmesi gerekir. 2-506 sayılı Yasanın 60/G maddesinde yer alan, “18 yaşından önce Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak, bu tarihten önceki süreler için ödenen Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir.” Düzenlemesi karşısında; aynı Yasanın Geçici 54. maddesi uyarınca 01.04.1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmayan davacı sigortalının; 18 yaşını ikmal ettiği tarihten önceye ilişkin tespite konu sigortalılığının bu çevrede değerlendirilmesi gereğinin hükümde belirtilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

              Öte yandan davacının, aynı Kanunun geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmadığı da belirgindir.Bu nedenle, 06.06.1986 doğumlu olan davacı yönünden sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşın doldurulduğu 06.06.2004 olarak kabulü, bu tarihten önceki hizmet sürelerinin ise yalnızca prim ödeme gün sayısına dahil edilmesi gereğinin gözetilmemesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır. S O N U Ç : Karar başlığında yazılı bulunan “...” sözcüklerinin silinerek, yerine “... İnşaat Hızarcılık Turizm San. Ve Tic. Ltd. Şti.” sözcüklerinin, hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan ''...'dan” sözcüklerinin silinerek, yerine “... İnşaat Hızarcılık Turizm San. Ve Tic. Ltd. Şti.'...

                S O N U Ç: Hüküm fıkrasının 1. bendinin sonuna “506 sayılı Yasanın 60/G maddesi gereğince, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına esas olmak üzere sigortalılık başlangıcı olarak 18 yaşını ikmal ettiği 01.04.1990 tarihinin esas alınması ve tespitine karar verilen 1 günlük sürenin prim ödeme gün sayısına dâhil edilmesi gerektiğinin tespitine” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, 4. bendinin hükümden çıkarılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir” hükmü öngörülmüştür. Maddedeki “malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanlar” sözcüklerinin, sigortalılar yararına bir yorumla, tabi olması gerekenleri de kapsadığının kabulü gerekir. Öte yandan davacının, aynı kanunun geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmadığı da belirgindir. Bu nedenle 27.10.1964 doğumlu olan davacı yönünden sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşın doldurulduğu 27.10.1982 olarak kabulü gerekirken, bu husus gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Sarıkaya Cumhuriyet Başsavcılığının 17.11.2005 gün ve 2005/7 sayılı davanamesi ile ... 'in kayden 30.6.2005 olan ölüm tarihinin gerçeği yansıtmadığı bildirilerek adı geçenin gerçek ölüm tarihinin belirlenerek nüfusa tescili istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı Nüfus İdaresi tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 14.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu