ın Denizbank lehine kurduğu ipotek nedeniyle davacılar tarafından ödenen ipotek bedelinin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca tahsili nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlık bu haliyle sebepsiz zenginleşmeye ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 30/01/2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki; 3. Hukuk Dairesince de görevsizlik kararı verildiğinden 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6644 sayılı kanunla değişik 60. maddesine göre görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, taviz bedelinin istirdatı isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 24.01.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 30.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, taviz bedelinin istirdatı istemine ilişkindir. avanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 3.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 3.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 05.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacının istinaf sebeplerinin incelenmesinde, Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin, taşınmazın tapuda devrinin yapılmaması nedeniyle sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalı satıcıdan istirdatı istemine ilişkin alacak davasıdır. Konuyla ilgili Yargıtay 3. HD.nin 2014/16520 E, 2015/2900 K sayılı ilamında, "Taraflar arasında imzalanan "tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme" resmi şekilde yapılmadığı için hukuken geçersizdir. (TMK. m 706, BK. m 213, Tapu Kanunu 26 ve Noterlik Kanunu 60) Bu nedenle de geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmaz. Davacı (alıcı) ancak ödediği satış bedelini sebepsiz zenginleşme kuralları gereğince geri isteyebilir. Satışa konu taşınmazın zilyetliği alıcıya devredilmiş ise zilyetlik devam ettiği süre zamanaşımı işlemez....
Davalı vekili, davacı ile müvekkili arasında bir cari hesap ilişkisi bulunduğunu, davaya konu çeklerin bu açık hesaptan kaynaklanan alacaklarına mahsuben alındığını, davacının iddialarının sebepsiz zenginleşme amaçlı olduğunu, bu nedenle davanın reddine ve davacı aleyhine alacağın %40' ından aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davalının defterlerine göre; davacıya borçlu olduğunun anlaşıldığı, davalının dava tarihinden sonra yaptığı ve belgeleyemediği çıkış işleminin geçerli olmadığı, karşılıksız kalmasına rağmen ödenen çek bedellerinin istirdatı gerektiği belirtilerek, davanın kabulüne ve toplam 40.000-TL tutarındaki çeklerin bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Bu durumda davacı BK.nun 62 maddesi kapsamında sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince ödemiş olduğu taviz bedelini geri isteyemeyecektir." denilerek, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davacı müvekkili tarafından daha önce de dava konusu İstanbul İli, Sarıyer İlçesi, Çavuşbaşı Mah. 538 Ada 11 Parselde kain başka bir hissesine ilişkin ödenen taviz bedelinin istirdadına ilişkin olarak Beyoğlu 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/77 Esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığını, söz konusu dosya üzerinden verilen 2005/77 Esas, 2005/450 Karar sayılı ilam ile "ilgili vakıfların gayri sahih vakıflardan olduğu ve taviz bedeli ödeme zorunluluğu bulunmadığı"nın tespit edildiğini,hükmün Yargıtay 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 302.237 TL taviz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan istirdadı istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı ve vekili gelmedi. Aleyhine temyiz olunan davalı vek.Av. ...geldi. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için 14.03.2012 gününe bırakılması uygun görüldüğünden, belli günde dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü. Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, davacı tarafından ödenen taviz bedelinin istirdatı talebine ilişkindir....
Vakfı" şerhinin terkini için ihtirazi kayıtla 04.08.2017 tarihinde 757.400,00 TL taviz bedeli ödendiğini, bu tahsilatın haksız olduğunu, birçok yargı kararında vakfın gayrısahih vakıf olduğunun belirlendiğini ileri sürerek; gayri sahih vakıf şerhinin terkini için davalıya ödenen 757.400,00 TL taviz bedeli yönünden borçlu olmadığının tespiti ile ödenen taviz bedelinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan istirdadını talep etmiştir. II....
Davalı, davaya konu 48 K 4709 plakalı aracın eski eşi Osman tarafından davacıya satıldığını, bedelinin de eski eşi tarafından tahsil edildiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının aracın eski eşi tarafından davacıya satıldığı ve bedelinin de dava dışı Osman tarafından alındığı iddiasının aksinin davacı tarafça ispatlanamadığı, sebepsiz zenginleşme halinde alacak isteminin ancak zenginleşene ve onun külli haleflerine karşı ileri sürülebileceği, mülkiyet hakkı sahibine karşı ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Sebepsiz zenginleşme, BK.nun 61-66.maddeleri (TBK.nun 72-82.maddeleri) gereğince, bir kimsenin malvarlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin malvarlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir....
Sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince sebepsiz zenginleşmediğini ispat yükümlülüğü keşidecide olup, keşideci sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlamalıdır. Somut olayda davalı keşidecinin sebepsiz zenginleşmediğini ispatlaması gerekmekte olup, mahkemece ispat külfetinde yanılgıya düşülerek davacı tarafın bilirkişi ücretini yatırmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir."...