Gönderilen ödeme emrinin ticaret sicilde kayıtlı adrese TK 35. Maddesi uyarınca tebliğ edildiğinden tebliğ işleminde usulsüz bir yön bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle usulsüz tebliğ şikayetinin reddine " dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: müvekkiline ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, söz konusu ödeme emrinde borçlunun adresi olarak gösterilen adresin müvekkilinin adresi olmadığını, müvekkilinin adresi 01.10.2020 tarihli ödeme emrine itiraz dilekçesinin ekinde sunulan noter onaylı Ticaret Sicili Gazetesi'nde "Güngören Mah. Turgut Özal Cad....
Takip 18/03/2021 tarihinde başlatılmış, bu tarihte diğer borçlu kooperatife ödeme emrinin tebliği talep edilmiş ancak davacıya ödeme emrinin tebliği talep edilmemiş, diğer borçlu yönünden takip kesinleştikten sonra 19/04/2021 tarihinde davacıya ödeme emrinin tebliği talep edilmiştir. Diğer bir ifadeyle alacaklı taraf yerleşim yeri Ankara olan borçlu yönünden takibi kesinleştirdikten sonra davacıya ödeme emri tebliğ ettirmiş böylece yetki itirazını getirme olanağını elinden almış olup bu husus iyi niyetli bir davranış değildir....
İcra Müdürlüğünün 2018/21150 Esas sayılı dosyası ile taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, müvekkiline gönderilen ödeme emrinde müvekkilinin adresinin yanlış yazıldığını bu sebeple ödeme emrinin müvekkiline tebliğ edilemediğini, taşıt aracı rehin sözleşmesinde bulunan imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek ödeme emrinin tebliğ tarihinin müvekkilinin öğrenme tarihi olan 31/10/2018 olarak düzeltilmesini ve imzaya itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 6183 sayılı Kanun'a göre yapılan takip, idari icra takip yöntemi olup Kurum icra dairesine müracaata gerek kalmadan kendisi ödeme emri düzenleyerek tebliğe çıkarmakta ve sonrasında icra takibine başlamaktadır. Kurum tarafından kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun, itirazı varsa tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde yetkili iş mahkemesinde ödeme emrinin iptali davası açması gerekmektedir. 26. Nitekim 6183 sayılı Kanun'un 58. maddesinin 1. fıkrasına göre; "Kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtirazın şekli, incelenmesi ve itiraz incelemelerinin iadesi hususlarında Vergi Usul Kanunu hükümleri tatbik olunur..."...
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 6183 sayılı Kanun'a göre yapılan takip, idari icra takip yöntemi olup Kurum icra dairesine müracaata gerek kalmadan kendisi ödeme emri düzenleyerek tebliğe çıkarmakta ve sonrasında icra takibine başlamaktadır. Kurum tarafından kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun, itirazı varsa tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde yetkili ... mahkemesinde ödeme emrinin iptali davası açması gerekmektedir. 26. Nitekim 6183 sayılı Kanun'un 58. maddesinin 1. fıkrasına göre; "Kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtirazın şekli, incelenmesi ve itiraz incelemelerinin iadesi hususlarında Vergi Usul Kanunu hükümleri tatbik olunur..."...
Mahkemesi Davacı, Kuruma borçlu olmadığının tespitiyle, ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanun'un 58. maddesinde ödeme emrine karşı dava açma süresi 7 gün ile sınırlandırılmıştır. İtiraz davası için öngörülen 7 günlük sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.4.2001 gün ve 2002/21-201-297 ve 24.3.2004 gün ve 2004/10164-170 sayılı Kararları)....
Maddesi gereğince 17.169,00 TL tutarında idari para cezası kestiğini, verdikleri dilekçe ile idari para cezasına itiraz etmelerine rağmen kurumdan bir cevap verilmediğini ve iş bu ödeme emrinin 29.06.2022 tarihinde tebliğ edildiğini belirterek usul ve yasaya aykırı olarak düzenlenen Şanlıurfa T3 İl Müdürlüğü'nün 2022/012180, 2022/012181, 2022/012182, 2022/012183 nolu ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı hakkında düzenlenen idari para cezasına karşı itiraz edildiği, itiraz sonuçlanmadan davacı hakkında ödeme emri düzenlenmiş olması nedeni ile daha sonradan ödeme emrinin iptal edildiğini, idari para cezasına itirazın da Kurum Komisyonu tarafından kabul edilerek yaptırım kararının iptal edildiğini, dolayısı ile dava açıldığı tarihten önce ödeme emrinin iptal edilmiş olduğunu ve dava açılmasında hukuki yaranın bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; müvekkilinin tevziat saatinden sonra dönmeyeceğinin tanık beyanları ile ispatlandığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, ödeme emri dışında senet örneğinin yanlış geldiğinin araştırılmadığını, senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Başvuru; gecikmiş itiraz ile birlikte ödeme emrinin iptali talebiyle şikayet ve borca itiraz niteliğindedir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Davacı şirket, ödeme emrinin iptalini istemiştir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. İnceleme konusu olayda; 2010/12, 2011/1 ila 5. aya ilişkin prim borçları için düzenlenen ödeme emrinin 23.07.2015 tarihinde tebliği ile eldeki dava açılmış, mahkemece ödeme emrine konu prim borçlarının dayanağının 07.10.2012 tarih ve 4635 denetim raporu olduğu ve davalı şirketin prim borçlarından sorumlu olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Takip yolunun değiştirilmesinde evvel ki takibin kesinleşmiş olmasının veya itiraz üzerine durmasının etkisi bulunmamaktadır. Somut olayda; çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçildiği, örnek 10 ödeme emrinin şikayetçi borçluya 16/05/2011 tarihinde tebliğ edildiği, işbu takip türüne ilişkin olarak birtakım haciz işlemleri yapıldıktan sonra alacaklı vekilinin 11/10/2013 tarihinde icra dairesine başvurarak bu defa takip şeklini iflas yoluna dönüştürdüğünü açıklayıp borçluya kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluna ilişkin örnek 12 ödeme emrinin gönderilmesini talep ettiği, işbu ödeme emrinin 01/11/2013 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu tarafından 06/11/2013 tarihinde itiraz edildiği ve itiraz nedeniyle icra müdürlüğünce 21/11/2013 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklı vekilince ... 3....